Cumhurbaşkanı Erdoğan Çanakkale'de Konuştu

18 Mart 2016 Cuma  11:53

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Brüksel'de veya AB'nin herhangi bir şehrinde bu bombalarının patlamaması için hiçbir sebep yok. Mayın tarlasında dans etmek gibidir bu. Ayağınızın ne zaman mayına basacağını bilemezsiniz ancak bunun kaçınılmaz bir son olduğu da bellidir. Koynunuzda yılan besliyorsunuz. Beslediğiniz o yılan her an sizi de sokabilir. Türkiye'de paylayan bombaların size bir şey ifade etmediği olabilir. Sizin şehirlerinde patladığında bizim ne hissettiğimizi anlayacaksınız, ancak çok geç olacak" dedi.



Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 101. yıldönümü dolayısıyla konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle: 

"Çanakkale Savaşlarını, bugünümüzü kurtaran, maziye kaharamanlığını ve büyüklüğünü iade eden ve bu toprakları bize sonsuz vatan gazi Mustafa Kemal'i rahmetle yad ediyorum.

Çanakkale zaferini bilmeyenler, bu savaşın hangi fedakarlıkla yapıldığını anlamayanlar bugün yaşadaıklarımızı kavrayamazlar. Savaşın gerçekleştiği mekanı görmeyen, bu havayı teneffüs etmeyen hiçbir vatandaşımız kalmamalıdır. Liseye, üniversiteye geçişte sınavlar var değil mi? Ben Çanakkale'nin ziyaret edilmesini ve buradan verilen mücadelenin bilinmesini aynı düzeyde önemli görüyorum.

Bilhassa son 3 yıldır yaşadığımız hadiseler Çanakkale'de mücadeleyi çok daha önemli hale getiriyor. Biz şehitlerin nesliyiz, biz şehitlerin suladığı bu topraklarda yetişmişiz. Şahadet bizim için korkulacak bir makam değil, ulaşılması gereken bir makamdır. Onlar ölü değil, diridirler, ama sizler bilemezsiniz. Onların rızkının kefili Allah'tır. Bu müjdeyle onlar yürürler. Kabrinden sonra da oradaki hali görünce 10 kez bu dünyaya dönmek ister. Birileri anlamaz. Onlar tabutta götürülen cenaze zanneder, değil, değil. Burası önemli.

Bundan 101 yıl önce tarihe gömülmek istenen Balkan faciasının utancıyla şaşkınlık içinde olan millet Çanakkale'de yeni bir dirilişin zaferini yazmışlardır. Asıl gücün teknoloji olmadığını burada göstermişlerdir. Gözü olup da bunu göremeyenler var. Bunlar bizi aldatmasın. Biz aynı şekilde yürüyeceğiz. 

Çanakkale hem İstiklal hem istikbal mücadelemiz oldu. Vatanını ve hürriyetini canı pahasına korumak isteyen millet karşısında durabilecek hiçbir millet yoktur. Türkiye mazlumlar için umudun adı olmuştur. O var oluş mücadelesiydi. Buraya gelenler soruyordu, 'biz buraya niye geldik' diye soruyordu. Burada ezan seslerini duyunca 'biz nereye geldik' diyip saf değiştirip gerçek yerlerine döndüler. Bu destan böyle bir destan. 'Ben Müslüman kardeşime nasıl silah çekerim' dediler.

Bugün ne oldu? 6-7-8 Ekim'de Kürt'ü Kürt'e öldürtenler kimler? Benim Mehmetçiğimin, benim polisim karşısına dikilenler kimler? Bunlara alkış tutanlar, bunlara destek verenler kimler? Millet olmak kolay değil. 

Ülkemiz bugün tarihi bir yol ayrımında. Gözler bir kez daha Türkiye'ye yönelmiş, ümitler bir kez daha Türkiye'ye bağlanmıştır. Başarıya ulaşmak millet olarak bizim en önemli vasfımımızdır. Gençler umudunuzu yitirmeyin. Biz bir ölür, bin diriliriz. Onun için tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.

Dün Çanakkale önlerine en modern gemileriyle, uçaklarıyla, askerleriyle gelenler hiç ummadıkları bir mağlubiyetle karşılaşmışlardır. Buraların mezarları olacaklarını hiç düşünmemişlerdi. Dünyanın dört bir yanından getirilmiş seçkin birlikler eriyip biterken, gerçekliğe inanmak istememişlerdir. Bir büyük hezimete dönüşmüştür. Onlar için tek hedef vardı, İstanbul. İstanbul'u verebilir miydik? Çanakkale'yi geçemediler. İstanbul'un üzerinde çok hevesi olan var. Hepsinin hevesi kursaklarında kaldı. 

Bugün de içeride ve dışarıda her türlü oyunu oynayanları aynı akıbet bekliyor. 300'ü aşkın şehit verdik. Bütün operasyonlarda 2 bini aşkın kayıpla kaybolup gittiler. Yaşanan krizlerin insani ve ekonomik maliyetleri ülkemizle sınırlı kalmamış, kalmayacaktır. Bölgemizde yaşananların da nasıl tarihi değişimlere yol açacağını yaşayıp göreceğiz. Bize düşen 2023 hedeflerine sıkı sıkıya sarılmaktır. En büyük kozumuz 2023 hedefleridir. Allah'ın izniyle Çanakkale 2015 Köprüsü'nü de yaparız, 3. havalimanımızı da bitirerek dünyaya örnek koyarız. 

Yeni bir destan yazmamıza kimse engel olamaz. Yeter ki millet olarak kardeşliğimizi, dayanışmamızı güçlü bir şekilde muhafaza edebilelim. Yeter ki bayrağımızın indirilmesine, ezanlarımızın susturulmasına izin vermeyelim. Yeter ki vatanımızı bölmek isteyenlerin heveslerini kursaklarında bırakalım. 

İlkelerimizden taviz vermeyelim. Dün Çanakkale geçilmez diyerek üzerimizde oynanan oyunları bozmuş, kararlılığımızı ortaya koymuştuk. Bugün de yeni Türkiye'yi bu sütunlar üzerine inşa ederek 21. yüzyılın büyük ülkesi haline getireceğiz. 

Karşımıza mertçe çıkan kim olursa olsun yılmayız, korkmayız. Ama terör denen, karşımıza sinsi, ahlaksız yöntemlerle çıkan musibet işimizi zorlaştırıyor. Ankara'da Kızılay Meydanı'ndaki saldırıyla yaşadık. Terör örgütlerinin maşa olarak kullandıkları, 'mankurt' olarak nitelendirdiğim bu aşağılık varlıklar karşısında öfkeye kapılmamak mümkün değil. Ne kadar terör örgütü varsa Türkiye'ye karşı birleşti.

Pek çok devlet bu örgütler karşısında ilkeli bir tutum ortaya koyamıyor. Bunlar dürüst değil, bunlar samimi değil. Bunlar ikircikli davranıyorlar. Bugün bayrağı indirmiş, oradaki posterleri kaldırmışlar. Kime ne anlatıyorsunuz siz. Karşınızda aldatacağınız bir Türk milleti yok. Bunlar teröre teslim oldular. Brüksel'de veya AB'nin herhangi bir şehrinde bu bombalarının patlamaması için hiçbir sebep yok. Mayın tarlasında dans etmek gibidir bu. Ayağınızın ne zaman mayına basacağını bilemezsiniz ancak bunun kaçınılmaz bir son olduğu da bellidir. Koynunuzda yılan besliyorsunuz. Beslediğiniz o yılan her an sizi de sokabilir. Türkiye'de paylayan bombaların size bir şey ifade etmediği olabilir. Sizin şehirlerinde patladığında bizim ne hissettiğimizi anlayacaksınız, ancak çok geç olacak. Ülkenizde bir bombalı saldırı olduğunda, ve sizin bir milletvekiliniz taziyeye gittiğinde neler yapabileceğinizi çok iyi biliyorum. Akademisyen, STK temsilcisi sıfatı taşıyanların terör örgütüne destek verdiklerinde sizin tavrınızı da iyi kestirebiliriz. 

Türkiye benzer bir tehdide maruz kalabilecek ülkelere karşı çok daha demokrat, ilkeli bir tutum ortaya koyuyor. Avrupa ülkelerinden beklentimiz biraz empati yapmalarıdır. Biz ne yaptığımızı, nasıl bir mücadele verdiğimizi, kimlere karşı mücadele ettiğimizi gayet iyi biliyoruz. Eleştiriler adilse kulak veririz, değilse kusura bakmasınlar. Yapılması gerekeni yaparız. Bizim tarihimizde kıyım, katliam, toplumların iliğini sömürme anlayışı hiç yoktur. Bizim terörle mücadelemizin bir ölçüsü, ahlakı, meşruyeti verdır.

Türkiye 3 milyonu aşkın sığınmacıya evsahipliği yaparken, bir avuç mülteciye yer bulamayanlar önce dönüp kendilerine baksınlar. Bizler Çanakkale'deki kahramanların evlatları olarak, onların şanına gölge düşürecek en küçük yanlışın içinde olmayız. 



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/Cumhurbaskani-Erdogan-Canakkale-de-Konustu/401050