Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Benim milletim suçlu olan parlamenterleri parlamentoda görmek istemiyor. Bölücü terör örgütünün desteklediklerini bu parlamentoda görmek istemiyorum" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize Ticaret Odası'nca Kültürpark'ta düzenlenecek ödül törenine katıldı. Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Bildiğiniz gibi bugün, Rize Sanayi ve Ticaret Odası'nın bir ödül töreni vesilesiyle buradayız. Birazdan ödül törenine geçeceğiz. Anında bir oluşum görünce selamlamadan geçmek olmazdı. Sizin heyecanınız, bizim heyecanımızdır. Sizin bu onurlu duruşunuz bizim onurlu duruşumuzdur. Sizler bizi bu yolculukta hiçbir zaman yalnız koymadınız. Biz sizinle birlikte yürüdük, beraber yürümeye devam edeceğiz.
Benim sizden ricam şudur. Hep bir olacağız, diri olacağız, beraber olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Bizi bölmek isteyenler olabilir bunlara kulak asmayacağız. Bir davanın bir hareketin mensupları olarak sizler bir ümmet bilinci içinde yüreyeceksiniz.
29 Mayıs geliyor. İstanbul'da bu yıl muhteşem bir kutlama yapacağız. Ülkemiz üzerinde oynanan oyunları görüyorsunuz. Her gün şehitlerimiz var, ama şehitler tepesi boş değil. Şehitlik makamı sıradan bir makam değil. Bu topluluk şahadete susamış ve şahadet için koşan bir toplum. İnanıyorum ki bizim Mehmetçiğimiz ismini nereden alıyor; sevgili Peygamberimizden. İslam ülkerinin hiçbirinde böyle bir isim yok. Mehmetçik teröristlerle vuruşuyor, gereğini yapıyor. O aileler nasıl üzülüyorsa, biz de öyle üzülüyoruz. Ama bedelini ödetiyorlar, ödetmeye devam edecekler.
79 milyonuyla tek millet diyoruz. Bölemeyecekler bizi. Onlar benim Kürt kardeşlerimin temsilcisi olamaz, onlar bir üst aklın uşaklarıdır. Bizim bayrağımıza eş bir şey yapıyorlarmış, onlar paçavradır, paçavra. Bu tür adımlar atanlar yanılacaktır. İkincisi bayraktır. Bu topraklar uğruna ölenler var, o yüzden vatan. Kimse bu topraklar üzerine ameliyat, operasyon yapamaz. Dördüncü tek devlet. Çıkmışlar, paralel devlet, paralel yapılanma... Bunların bir kısmı Pensilvanya'da, bir kısmı Avrupa'da; niye kaçıyorsunuz? Bir kısmı da cezaevinde. Ne demiştik, inlerine gireceğiz, inlerine... Paralel devlet yapılanması içindekilere sesleniyorum, hala aldanıyor musunuz? Bölücü terör örgütüyle birlikte olanlarla, CHP ile birlikte olanlarla siz hala nasıl beraber oluyorsunuz?
Parlamentoda dokunulmazlıkla ilgili tarihi bir oylama yapılıyor. Benim milletim suçlu olan parlamenterleri parlamentoda görmek istemiyor. Bölücü terör örgütünün desteklediklerini bu parlamentoda görmek istemiyorum. İktidar partisi, MHP 'Burada olmamaları lazım' diyorlar. Bugünkü oylamayla hayırlı bir netice çıkarsa, 670 fezleke dosyasını yargıya götürecekler. Alın yargılayın, bedeli neyse ödesinler. Referanduma gidildiği zaman en doğru kararı benim milletim verecektir."
ÖDÜL TÖRENİNE KATILDI
Erdoğan, halka hitabından sonra Rize Ticaret ve Sanayi Odası'nın ödül törenine katıldı. Erdoğan, burada konuşma yapıyor:
Rize önemli bir destinasyon ama Rize'nin kıymetini Rize bilmedi ki, başkası bilsin. Ev mi yapıyorsun, yapıyorsan Rize'nin mimarisine uygun bir ev yap. Rastgele yapıyor. Bir de televizyonlarda resmi çıkarsa bayılıyor. Güya övüldüğünü sanıyor. Bizim özgün mimarinin kendisi çok ciddi bir çekim alanı olacaktır. Nasıl Safranbolu, Beypazarı'na gidiliyorsa sırf bunun için gelecekler var.
Rize'nin esnafı, sanayici olarak bu işi en iyi anlatacak kişilersiniz. İnanıyorum ki bu adımı hep beraber yapacağız. Neyse şimdi oteller yapılmaya başlandı. Rize otelcilik noktasındaki sıkıntıyı büyük ölçüde aşacak.
Yaylalarımız var. Ayder'e çıktığınız zaman oradaki binalara uygun demek mümkün mü? Bakan arkadaşlarıma da söylüyorum. Kentsel dönüşüm yapıyoruz ya bunlardan birini Ayder'e diğerini Uzungöl'e yapmamız lazım. Ülkemizi seviyoruz. O evlerde oturanları da seviyoruz. Ama onlar kendilerini sevmiyor. Biz aynı zamanda çevreciyiz. Çevrecilik budur.
Bakın Yeşil Yol projesi başlattık. Green Peace falan birileri çıktı... Bunların dikili ağacı yok. Nerede hayırlı bir iş yapılıyor karşısına çıkıyorlar.
Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü yapıyoruz... Gösteriler yaptılar, 'İstemezük' dediler, biz de 'isterük' dedik, bitti.