15 Temmuz darbe girişimi Türk siyasi hayatının en büyük kırılma noktalarından biri olarak tarihe geçti. O karanlık gecede halkın üzerine ateş açıldı, TBMM bombalandı. Bilanço ağırdı: 240 şehit, 1500’ü aşkın yaralı. Darbe gecesi tankların üzerine ölümü göze alarak yürüyen halk, sayısız kahramanlık destanı yazdı. Ama bu kahramanlık destanını yazanlar arasında biri vardı ki, sadece darbe girişiminin değil, belki de bir ülkenin kaderini değiştirdi. O kahraman Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görevli Astsubay Ömer Halisdemir’di.
15 Temmuz’dan sonra Ömer Halisdemir’in adı milyonların hafızasına kazındı; adı parklara, okullara verildi. Ancak kahraman şehit hakkında bilinenler çok sınırlıydı. Yakın tarihimizin en büyük kahramanlarından Niğde Çukurkuyu’lu astsubay Ömer Halisdemir’i tanımak ve tanıtmak amacıyla ise çarpıcı bir belgesel hazırlandı: ‘’Ben Ömer.’’ Yönetmen Mesut Gengeç’in 2,5 aylık bir çalışma sonrası hazırladığı belgeselin çekimleri ise Niğde Çukurkuyu ve İstanbul’da gerçekleşti.
Ömer Halisdemir daha yeni toprağa verilmişken, şehit evinde taziyeler devam ederken, köyünde baba Hasan Hüseyin Halisdemir başta olmak üzere çocukluk arkadaşları, köylüleri, silah arkadaşları ve güvenlik strateji uzmanlarıyla röportajlar gerçekleştirdi. Belgesel içeriğine uygun olarak drama canlandırmalar yapıldı. Belgeselin müzikleri ise Kalan Müzik stüdyolarında Engin Arslan tarafından gerçekleşti.
53. Uluslararası Antalya Film Festivali belgesel seçkisinde gösterilecek ‘Ben Ömer’ belgeselinde şehit Ömer Halisdemir’le ilgili bilinmeyenler, anı ve fotoğraflar ilk kez gün yüzüne çıkacak. ‘Kahraman astsubay Ömer Halisdemir’in en büyük hayali neydi, ölümünden sonra hayali nasıl gerçekleşti?’; ‘Şehit olduğu gün neden babasına telefonda söyledi?’; ‘Gözleri yaşartacak ‘iki gül’ hikâyesi neydi?’; ‘Operasyonlara neden hep sazını götürürdü, en çok hangi türküleri çalar, söylerdi?’ gibi sorular Ben Ömer belgeselinde yanıt buluyor.