Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Kemer’de halka 16 Nisan Halk oylaması ile ilgili sisteme neden ihtiyaç duyulduğunu anlattı. Başarının tılsımlı sözcüğünün istikrar olduğunu belirten Başkan Türel, istikrar sayesinde her hizmetin sorunsuz gerçekleştirildiğine dikkat çekti. İstikrar ve yönetimde süreklilik için ‘evet’ denmesi gerektiğini belirten Başkan Türel, “Bizim daha hızlı kalkınmamız, omzumuzda ki yüklerden kurtulmamız ve daha hızlı koşmamız için hükümet sistemindeki değişiklik sistemine evet demeliyiz” dedi.
 
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Kemer’de Çamyuva Mahalle Toplantısında, ardından, Kemer İlçe Eğitim Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen Kemer Projeleri Tanıtım Toplantısında konuştu. Başkan Türel, önce Çamyuva Mahalle toplantısında halka seslendi. Çocukluğunun gençliğinin geçtiği Kemer’in hayatında öneminin büyük olduğunu anlatan Başkan Türel, Kemer’e ayrı bir özlem duyduğunu vurguladı. 18 ilçe 912 mahalleye ayrı ayrı hizmet götürdüğünü belirten Başkan Türel, şimdi çalışma zamanı diyerek her ilçe için ayrı ayrı proje çalışmaları olduğunu söyledi.
 
Kemer Proje Tanıtım Toplantısında da ilçeye yapılacak projeleri tanıtan Başkan Türel, “Çocukluğumun geçtiği bu topraklara ne yapacaksak, özenmeliyiz en iyisini en güzelini yapmalıyız. Kemer en üstlere çıkmalı artık dünya gıpta etmeli. Sadece Türkiye değil. Ben sizlerin huzuruna gelirken dünyanın en güzel projesini hazırlayarak gelme heyecanıyla çalıştım. Önemli olan Kemer’e bu projelerin kazandırılmasıdır. İnşallah sizlerin de destekleriyle bu projelere başlayacağız. Tabi bu projeyle 1980 model Kemer 2020 model oluyor. Çünkü hakikaten Kemer’de çok önemli bir turizm hamlesi gerçekleştirildi. Ama Kemer benimde çok iyi hatırladığım bu 1980 model döneminden 2020 modeline dönüşmek için böylesine projeleri bekledi.” Dedi.
 
KEMER’E MUHTEŞEM MEYDAN
 
Kemer’in 12 ay turizm sezonunu kullanabileceği projelerin kazandırılacağını belirten Başkan Türel, “Kemer kent merkezinde ve Liman Caddesi’nde düzenlemeye gideceğiz. Bu projeleri gerçekleştirdiğimizde Kemer’de çok farklı bir hava oluşacak. Hazırladığımız projeyle sadece Kemer’in içine değil Çamyuva’ya da, Göynük’e de ciddi bir katma değer sağlayacak. İçine bir kongre merkezi koyduk. Kemer’in içindeki küçük çaplı butik oteller, kongreler merkezi haline gelecek. Kemer’de 12 ay turizm sezonunu kullanabilir hale gelecek. Malum bu tür kongreler genellikle kış aylarında yapılır. Bunun içinde mükemmel kongre merkezleri gerekir. Bunları sağladığımızda Kemer’i artık kışın kaderine terk edilmiş turizm destinasyonu değil 12 ay turizmle yaşayan destinasyonu haline getirmek için bir adım atmış oluyorsunuz. Deniz ve Liman Caddesi benim de ailemle birlikte ne zaman Kemer’e gelsem yürüyüş yaptığım yoldur. Ama senelerdir bana yolun yenilenmesini söylerlerdi. Bu yolu bir cazibe alanı bir meydanla buluşturmazsanız önü biraz kör kalıyor. İşte o yüzden TOKİ’nin mülkiyetindeki geçmişte Dünya Ralli Şampiyonası’nın depolama otopark alanı olarak kullandığımız o meydanı TOKİ ile de protokolü imzaladık artık mülkiyeti Büyükşehir Belediyesi’ni geçti, anlaşmak suretiyle Kemer’in yeni bir meydanı haline dönüştürüyoruz. “ dedi.
 
 
ALT TARAFI ARITMA ÜST TARAFI 5 YIDIZLI TESİS
 
Başkan Türel proje ile ilgili şu bilgileri verdi: “Bu meydanda konserler verilebilir, toplantılar yapılabilir, buradaki çarşıda Türk el sanatları, sahaflar antikacılar, baharatçılar geleneksel Türk çarşısının özelliklerini taşıyarak turistlere ekstra bir cazibe yaratabilir. Bunu gerçekleştirebildiğimizde bu meydan ben diyeyim Paris'teki Şanzelize gibi mükemmel bir çekim alanı olacak. Ve bu Kemer’e dalga dalga yayılır. Kemer’deki arıtma tesisimizde Türkiye’de bir ilk Dünyada ise ilklerden olma özelliğini taşıyor. Dört tarafı da kapalı altı arıtma tesisi üstü de spor alanları, kafeteryalar ve gezi alanları olacak. Bunun bir alt ölçekteki projesini Lara Kundu Arıtma Tesisi’nde gerçekleştirmiştim. Yarı kapalı bir arıtma tesisiydi. Açılış töreninde benim ilk dönem başkanlığım ve Sayın Cumhurbaşkanımız Başbakanlık görevindeydi. Orada da arıtma tesisinin üstünü futbol sahası yapmıştık. Şimdi orada Antalya’ya kamp yapmaya gelen futbol takımları arıtma tesisinin üstünde antrenman yapıyor. O gün açılışta demiştim ki “Efendim biz Antalya’da ne yapsak itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Bir kesime ne yapsak beğendiremiyoruz. Antalya’nın 2040 yılına kadar Antalya’nın arıtma sorununu çözecek bir tesis. Bunu önemsemeyip alt tarafı bir arıtma tesisi yapıyor diyebilirler ama üst tarafı da futbol sahası demiştim” Şimdi burada da aşağı yukarı 2071 senesine kadar Kemer’in arıtma problemini çözecek mükemmel bir tesis. Şimdi buna da kulp takmak isteyenler olur ve alt tarafı bir arıtma tesisi diyecek olursa, “Alt tarafı arıtma tesisi ama üst tarafı da 5 yıldızlı bir otel tesisi” diyeceğim.”
 
YÖNETİMDE SÜREKLİLİK
 
Proje tanıtımının ardından 16 Nisan Referandum süreci ile ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Türel, “Milletin hakimiyette olduğu kayıtsız şartsız milletin hakim olduğu bir sistemi 15 senedir güçlendiriyoruz. Bizler bu ülkeyi birleştirmek kaynaştırmak için bütünleştirmek için çalışıyoruz. Çok daha iyi hizmetlere vesile olacakken üzerimizdeki yüklerle ayağımızdaki bağları zincirleri kıracağız. 15 senede geldiğimiz nokta iyi ama daha iyisi olabilirdi. Bunun için istikrar gerekli. Neden mi? Bu istikrar nedir Allah aşkına diye sorulduğunda Ekmek mi? Hava mı? Su mu? Para mı? Pul mu? sorulduğunda aslında istikrar biz Antalya’dakiler çok iyi gördük yaşadık. İlk ödenimimde 5 sene 11 kavşak yaptık. Antalya büyükşehir seçimlerinde Kemer hizmet sınırında değildi o zaman yönetim değişikliği oldu istikrar bozuldu. 5 senede kavşak yapılmadı, ağaç dikilmedi. Yüzde 70 tamamlanan hizmet binası çürümeye terk edildi. 2009 da görevden ayrılmadan önce Antalya Kemer arasında deniz otobüslerini denize indirmişken 5 sene boyunca bir kaptan bir miço bulup çalıştıramadılar. Geldik hemen başlattık. Niye çalışmadı istikrar bozuldu. İşte yönetimdeki sürekliliği ifade ederken istikrar derken bunu kastettim. “diye konuştu.
 
KOALİSYON DÖNEMİ TARİHTE KALACAK
 
Türkiye’de koalisyon dönemlerinin hep kriz dönemleri olduğunu belirten Başkan Türel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bakanlık pazarlıkları ile hükümetler kurulunca o hükümetlerin ömrü 93 sene de 15 ayı geçmemiş. 15 ayda ne yapabilirsiniz. Üç senede ancak bir proje yapabilir hale geldik. 6 ay geldin hoş geldin beş gittin. 6 ay gittin valizleri topladın, dosyanın kapağını ancak kaldırırsın. Antalya’da biz bir çok vizyon projemize daha yeni başlıyoruz. Konyaaltı sahil projemize, Boğaçayı Projemize yeni başlıyor hale geleceğiz. Bunlar Antalya’nın değerine katkı sağlayacak hususlar. Ama üzerimizdeki yükler olmasaydı çok daha hızlı başlayabilirdik. Bunlardan şimdi inşallah arındıracağız. Devletin üstündeki hantal yapıdan kurtaracağız. Rakamlar yalan söylemez. Koalisyon dönemlerine göre tek başına iktidarlar döneminde Türkiye iki misli daha fazla büyümüş zenginleşmiş rahmetli Menderes ile Özal ile iki misli büyümüşüz. Koalisyon bize yaramıyor o yüzden şimdi tarihte kalacağı düzenlemeye Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine gidiyoruz. Koalisyon dönemi tarihte kalıyor ama uzlaşma çok daha kolay zorunlu hale geliyor. Çünkü % 51 Cumhurbaşkanı seçebilmesi için uzlaşma bulması lazım. Toplumun bir kişi üstünde uzlaşarak onu % 50’nin üstüne taşıması lazım.”
 
DİKTATÖRLER SİLAH ZORUYLA GELİR
 
Diktatörlük sistemi eleştirilerine ve yargılama süreci ile ilgili de açıklamalarda bulunan Başkan Türel, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şimdi sizlere soruyorum, dünyanın hangi ülkesinde diktatörler halk tarafından seçilmiş. Diktatörler silah zoruyla gelir halka zulüm eder ölünceye kadar da o koltukta kalmaya çalışır. Hangi diktatör beni iki dönem seçin daha fazla seçmeyin der Allah aşkına. Hangi diktatör kendisinin soruşturulmasını sorgulanmasını ve mahkemelerde yargılanmasını kolay hale getirir. Bugünkü sistemde Cumhurbaşkanları yargılanamaz. Evet Anayasamızda 4’te 3 çoğunlukla yargılanır yazıyor. Hangi suçtan yargılanır vatan hainliği suçundan. Türk Ceza Kanunlarımızda vatan hainliği diye bir tanım var mı? Tanımı olmayan bir suçtan kaçta kaç çoğunluğu bulursanız bulun yargılanamayacağı için bugüne kadar hiçbir Cumhurbaşkanı zaten fiilen yargılanmamış. Yeni sistemde ise 4’te 3 değil, 3’te 2 bir çoğunlukla Cumhurbaşkanları yargılanabilir diyor. Her suçtan yargılanabilecek. Espri ile karışık bu örneği veriyorum, Cumhurbaşkanı kırmızı ışıkta geçti meclisin % 66’sı yüce divanda yargılansın dedi bundan bile yargılanabilir. Diktatörler böyle her suçtan yargılanmayı ister mi? İki dönem sonra görevi bittiğinde normal vatandaş gibi yargılanır.”
 
YALANIN BİNİ BİN PARA
 
Meselenin teknik olarak anlatılmak yerine yalanla dolanla konuyu siyasallaştırarak sulandırıldığını belirten Başkan Türel,” Muhtarlıklardan lokantaları kapatmaya kadar yalanın bini bin para. Ben genel başkan yardımcısıydım, muhtarlarımızı hem ekonomik hem sosyal hak olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde talimatı ile biz güçlendirdik. Her hafta Cumhurbaşkanlığı külliyesinde muhtarlarımız ağırlanıyor. Biz ne zaman iyi bir şey yapsak bu yalan fabrikaları aslında fabrikada değil yalan atölyesi var bunların. Fazla yalan da üretemiyorlar hep aynı yalanlar. “Türkiye’yi bölüyorsunuz eyaletlere bölüp parçalıyorsunuz” Büyükşehir yasası çıkartıyorken de aynı iftiraları attılar. Ben meclisteydim ve bu yasayı savunuyordum, “30 eyalete bölüyorsunuz” dediler. Üç senedir Büyükşehir yasası ile Kaş’tan Gazipaşa’ya kadar bütün ilçelerimize hizmet ediyoruz. Bölündük mü? Peki hizmetler ne oldu? Kemer’e yaptığımız alt yapı yatırımlarının toplamı şu ana kadar yapılanı söylüyorum. Büyükşehir yasası çıkmadan önce 19 ilçeye Kaş’tan Kemer, Gazipaşa’ya kadar köylerimizle birlikte 2013 yılında 10 milyon Türk Lirası. Şimdi Kaş’ın Alanya’nın Gazipaşa’nın köyüne yol, su, alt yapı üst yapı hepsi dahil. Sadece Kemer Arıtma Tesisi ’ne yapacağımız yatırım bedeli 150 Milyon Türk Lirası. “ dedi.
 
İYİKİ NİKAH MASASINDA EVET DEMİŞLER
 
Büyükşehir Yasası sayesinde ilçelere önemli hizmetler gerçekleştirdiklerini belirten Başkan Türel, “Dün Finike ve Demre’deydim ilçelere yaptığımız yatırım miktarı sadece geçmişte yapılanların 10 mislinden fazla. 539 köyümüze 2013’te 150 trilyonluk asfalt yatırımı yapmışız. Büyükşehir Yasası sayesinde bunlar oldu. Yasayı çıkartalım dediğimizde “Olmaz hayır” diye karşı çıktılar. Hayatları hayırla geçiyor. Her şey evetle başlıyor. Hep ömrünü hayır ile geçinenlere hayret ediyorum nikah masasında evet demeyi başarmışlar. Ne tek adamlık sistemi geliyor ne de devletin kurumları ele geçirilmeye çalışılıyor. Güya yargıyı Cumhurbaşkanı ele geçirecekmiş. 13 kişilik HSYK var bunlardan birisi bakan birisi müsteşar olacak kalan on birin yedisini meclis seçecek dördünü Cumhurbaşkanı seçecek. Peki yedisini meclis nasıl seçecek? Meclis yedi üyeyi üçte iki çoğunlukla seçecek. Bugün üçte iki çoğunluk var mı? yok. 40-50 seneye bakın üçte iki çoğunluk hiç olmamış. Bunun için öteki partilerle uzlaşacaksın. Öteki partilerin uzlaşmasıyla seçilen bir yargının üst kurulunda tek adamın hâkimiyeti olur mu? Yine uzlaşamazlarsa bu sefer kura ile belirleniyor. Bu yargıyı Cumhurbaşkanı nasıl ele geçirebilir.” Şeklinde konuştu.
 
YANLIŞ SEÇERSE PASAPORTU VERİRSİN HADİ GÜLE GÜLE
 
Başkan Türel, sözlerini şöyle sürdürdü: “Peki bize çok akıl veren Avrupa ne yapıyor? Almanya’da HSYK ya da yüksek yargı konseyi 12 kişi. Almanya’da bölge parlamentosu sistemi var bir de ülke parlamentosu var. Altısını bölge, altısını ülke parlamentosu seçiyor. Hollanda çokbilmiş ya şimdi gazetelerinde Türkçe başlıklar atıyorlar hayır oyu verin diye. Bize akıl vermeye çalışıyorlar. Orada nasıl oluyor orada hepsini adalet bakanlığı belirliyor. İşte tek adamlık onlarda aslında. Orada kral var o noter tasdik makamı. Basıyor adalet bakanlığının dediği liste yüksek yargı konseyi veya HSYK kolu neyse onlarda. Demokrasisi gelişmiş İsveç İspanyasına bakın birinde tamamen hükümet birinde tamamen parlamento seçiyor. Yani hep milletin seçtikleri seçiyor. Türk milleti adına diye bir karar veriyorsa hakimlerimiz bu kararı veren yüksek kurulunu ya millet seçecek 3/5 ayda en fazla 6 ayda 1 senede yüksek kurulu seçeceğiz diye 80 milyonu sandık başına götürebilmek fiilen mümkün değil. E o zaman mecliste seçilmiş insanlar da bunun için var milletin seçtiği milletvekili milletin seçtiği cumhurbaşkanı seçecek demokrasinin gereği. Yanlış seçerse? Yanlış seçerse verirsin eline pasaportu zamanı gelince hadi güle güle.”
 
18 MADDENİN İÇİNDE HER SORUNUN CEVABI VAR
 
Yeni sistemle ilgili uzlaşma ve mutabakat zorunluluğu olduğuna dikkat çeken Başkan Türel, “Biz Antalya'da az buçuk bir şeyler yapmaya çalışıyorken ilk dönemimizde bizden sonra bir kavşak yapamadılar. Bir ağaç dikemediler ne oldu? 2014 geldi hadi bakalım güle güle biz en iyiyi yapacağız derken elimizdeki iyiden de mahrum olmuşuz neredeyse Menderes Türel iş başı dedi milletimiz. Mesele bu. Bugün bu konuyla ilgili atılan bütün adımlarda bir uzlaşma ve bir mutabakat zorunluluğu var. Ama birileri dediğim gibi olmayacak yalanlarla ortalığı karıştırıyor. Geçen gün Konyaaltı’nda bir toplantıdan çıktım mesai arkadaşlarım muhtarlarımızla, ben onlara mesai arkadaşlarım diyorum biliyorsunuz onların sayesinde biz bu hizmetleri yapıyoruz milletimizle beraber. Geçen bir ablamız ya dedi Suriyelilere vatandaşlık verecekmişsiniz. Dedim abla sen şu 18 maddeyi okudun mu? Okudum. Burası da ayrı inanın şu 18 maddeyi okuyun içinden başka bir karar çıkmaz evetten başka . O yüzden okudun mu diye sordum her satırına kadar okudum dedi. İçinde Suriyelilere vatandaşlık hakkı diye bir cümle var mı? Yok okudum dedi yok dedi. E peki sen bunu bana neden soruyorsun? Öyle diyorlar dedi. Okuduğuna mı başkasının söylediğine mi inanıyorsun. Aklınızdaki her sorunun cevabı bu 18 maddenin içerisinde var. Bizim hedeflerimiz büyük. Biz bu ülkeyi kalkındırmak istiyoruz.” Dedi.
 
GÜN OLACAK DEVRAN DÖNECEK
 
2023 te dünyanın 10’ncu büyük devleti olmak istediklerini belirten Başkan Türel şunları söyledi. “Ama bu istemeyenler yurtiçinden yurtdışından hayır kampanyaları yapıyorlar. Almanya devlet televizyonunda her gün hayır kampanyası yapıyor. Hollanda İsviçre'ye Türkçeyi öğrettik hamdolsun. Türkçe başlıklar çıkıyor gazetelerinde hayır oyu verin diye. Sizlere soruyorum bu öteki ülkeler acaba Türkiye çok güçlü olsun diye mi? Türkiye çok iyi zenginleşsin kalkınsın diye mi? hayır kampanyası yapıyor. Doğuda Kandilden İmralı'dan sürekli hayır mesajları. Bu eli kanlı teröristler 30/40 senedir bu ülkenin canına kast edenler acaba bu ülke bütünleşsin birleşsin diye mi? hayır kampanyası yapıyor. İki gün önce Fransa'daydım Avrupa konseyi toplantısında. Bugün gazetenin bir tanesi yazdı. HDP’li li belediye başkanlarının tutuklanması ile ilgili rapor tartışıyoruz. Nerede Fransa'da Strazburgda Avrupa konseyi demokrasi hukuk beşiği kongre binasının içerisinde. Ben bütün karşımızda hukuk dışı yapılan suçlamalara 2 dakika içinde cevap vermeye çalışıyorum. Sosyal medyama koydum oradaki konuşmamı dinleyebilirsiniz. Sosyal medyama koyduğum görüntüde bir şey daha var tabi ben fark etmemişim arkamda birileri ikide bir bana laf atıyor kahkahalarla konsantrasyonumu bozmaya çalışıyor. Tabi biz doğru bildiğimizi Allahtan başka kimseden korkmayız her yerde de söylüyoruz. Şöyle bir baktım bir sıra arkamda poşulu bayanlar gelmişler anlaşılıyor ki terör örgütünün ya üyesi ya yandaşı ya sempatizanı ya bir şey bize laf yetiştirmeye çalışıyorlar, bizi korkutmaya çalışıyorlar. Allahtan başka kimseden korkmayız bunu unutmayın. Bizim bakanlarımızı kendi ülkelerine sokmayanlar bunlara kendi kongre salonlarında cirit attırıyorlar izin veriyorlar bu nasıl oluyor? Çıkıyorken bana ne dediler biliyor musunuz? Tabi bizim değişiklik önergelerimizin hepsi maalesef büyük çoğunlukta ret edildi. Hukuk dışı kararlarla hepsi ret edildi orada. Konsey sadece bizim oylarımız bir de Azerbaycan evet oylarımız dışında diğer bütün ülkeler tarafından çekimserler de var aralarında hayır dedi bizim önergelerimize. Çıkıyorken dedi ki o arkamda oturanlardan bir tanesi bugün Avrupa konseyi hayır dedi üzüldünüz 16 Nisan’da da Türkiye hayır diyecek sizi yine üzeceğiz dedi. Döndüm dedim ki gün olacak devran dönecek. Biz hayatımızdaki tarihimizdeki bütün engelleri Çanakkale destanını yazıyorken 15 Temmuz destanını yazıyorken bu büyük milletle yazdık dedim. Siz ne kadar hayır için sevineceğinizi sanıyorsanız 16 Nisan’da size Osmanlı şamarı milletten geliyor siz üzüleceksiniz dedim. Bu büyük millet sizi sevindirmeyecek dedim ve yoluma devam ettim.”
 
PARTİ MESELESİ DEĞİL MEMLEKET MESELESİ
 
‘Evet ve hayır diyecek herkese saygımız sonsuz’ diyen Başkan Türel, “Ama hayır diyecek vatandaşlarımıza kimi sevindireceklerini çok iyi anlattım bu örnekle. Kimlerle aynı safta durduklarını hayır verecek olan vatandaşlarımız vicdanen yüreğine sorarak değerlendirmesini yapsın. Biz şunu söyleyemeyiz. Evete de hayıra da inanmış bir demokrasi şehidinin adını taşıyan bir kardeşiniz olarak saygılıyız. Her hayır diyene teröristtir diyemeyiz ama hayır verecek kardeşlerimize diyorum ki teröristlerin hepsi hayırcı bunu biliyor musun diyorum. Bunun hesabını iyi yap. Biz milletimizin gücü sayesinde 100 yıllardır binlerce yıllarca ayakta durmuş büyük milletiz büyük bir devletiz. Biz bu milletin birliğiyle beraberliğiyle hep bu imtihanları aşmışız. Çanakkale'de aşmışız kurtuluş savaşında aşmışız 15 Temmuz’da aşmışız Allah’ın izni ile yine aşacağız. Biz bu ülkenin birliği bütünlüğü için diyoruz ki tek vatan. Tek bayrak. Tek devlet tek millet kararımız evet. 16 Nisan’da bir siyasi parti tercihi yapmayacağız. Cumhurbaşkanı, başbakanı, belediye başkanı seçmeyeceğiz. Bu bir parti meselesi değil bu bir memleket meselesi . Allah izin verirse 17 Nisan da gözümüzü açtığımızda Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Bahçeli, belediye başkanları herkes yerinde olacak. Bu bizim daha hızlı kalkınmamız omzumuzda ki yüklerden kurtulmamız daha hızlı koşmamız için bir hükümet sistemindeki değişiklik. O yüzden bu mesele bir siyasi değil memleket meselesi. Diyorum ki 16 Nisan’da hep birlikte mesele memleket kararımız evet.” şeklinde konuştu.