İştte Erdoğanın Yemekte Yaptığı Konuşmanın Önemli Bölümleri
FETÖ İHANET ÇETESİNİN TEK HEDEFİ ÜLKEMİZİN BİRLİĞİDİR”
Bugünkü yemekte tüm şehit yakınları ve gazilerle birlikte olmak istediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yürüttüğümüz mücadele öylesine büyük ki, bu uğurda hayatını kaybeden ve gazilikle şereflenen kardeşlerimizin sayısının çokluğu buna imkân vermedi. Sadece 1984 yılından bu yana asker, polis, güvenlik korucusu, diğer kamu görevlisi olarak 9 bine, sivil vatandaşlarımızla birlikte 17 bine yakın şehidimiz vardır” dedi.
Şehit ve gazi sayısıyla mukayese edilemeyecek kadar çok sayıda teröristin de ortadan kaldırıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, değişen terörle mücadele stratejisiyle, sivrisineklerle uğraşmak yerine bataklığın kurutulduğunu kaydetti ve “15 Temmuz darbe girişiminden beri yaşadıklarımız, bu kararımızın ve kararlılığımızın ne kadar doğru olduğunu göstermiştir. FETÖ ihanet çetesinin de, tıpkı PKK gibi, tıpkı DEAŞ gibi, tıpkı diğer terör örgütleri gibi tek hedefi, ülkemizin birliğidir, beraberliğidir, geleceğidir. Türkiye kendi kararlarını alıp, kendi belirlediği hedeflere doğru ilerledikçe, karşımıza çıkartılan engelleri giderek daha kolay aşmaya başladık” diye ekledi.
“BUGÜN GELECEĞİMİZE ÇOK DAHA ÜMİTLE BAKIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan şehitlere olan manevi borcu ödeyebilmek, gazilere layık olabilmek için artık daha fazla imkâna sahip olunduğunu belirterek, “Yeni yönetim sistemimizle karar alma ve uygulama mekanizmalarımızı tıkayarak Türkiye’yi istedikleri gibi yönlendirenlerin bir kozlarını da ellerinden aldık. Bugün geleceğimize dün olduğundan çok daha ümit var bir şekilde bakıyoruz. İnşallah 2023 hedeflerimize ulaştığımızda her şey çok daha farklı hâle gelecek. Yaşadıklarımızdan ibret almak, aynı hataları tekrarlamamanın, aynı tuzaklara düşmemenin en başta gelen şartıdır. Esasen bizim milletimizin karakterinde bu özellik zaten vardır” şeklinde konuştu.
“MİLLETİMİZİN VERDİĞİ MÜCADELENİN BÜYÜKLÜĞÜ, ZAMAN GEÇTİKÇE DAHA İYİ ANLAŞILACAK”
Düşman Çanakkale’ye dayandığında toprağını işleyen, işini yapan vatandaşın koşarak savaşmaya gittiği gibi, 15 Temmuz gecesi de vatandaşların aynı irfanla tehlikeyi sezip, darbecileri püskürttüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Biz ülke ve millet olarak bu mücadeleyi hep inancımızla, davamızla yürüttük. 15 Temmuz gecesi milletimizin sergilediği kahramanlığın sırrını keşfetmek isteyen, asırlardır süregelen bu büyük mücadeleye bakmalıdır” dedi.
Milletin istiklali ve istikbali uğrunda verdiği mücadelenin büyüklüğünün, zaman geçtikçe daha iyi anlaşılacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: “Biz bugünden geriye bakıp nasıl Anadolu’nun kapılarını açan Sultan Alp Arslan’ı, Haçlı Ordularını Anadolu topraklarında mum gibi eriten Sultan Kılıç Arslan’ı, bir beyliğin bir dünya devleti hâline gelmesinin temellerini atan Ertuğrul Gazi’yi, Osman Gazi’yi, İstanbul’u fethederek çağ kapatıp çağ açan Fatih Sultan Mehmet Han’ı, siyasetteki maharetiyle ve gerçekleştirdiği reformlarla en kritik zamanda Osmanlı’yı ayakta tutan Abdülhamid-i Sani’yi, Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal’i, demokrasi tarihimizin sembol ismi şehit Başbakan Adnan Menderes’i, tarihimizin diğer kahramanlarını rahmetle, minnetle yâd ediyorsak, bugünün kahramanlarının isimleri de aynı şekilde tarihe altın harflerle yazılacaktır.”
“KENDİMİZE GÜVENLİ VE AYDINLIK BİR GELECEK KURMAK İÇİN DAHA ÇOK ÇALIŞACAĞIZ”
“Bizler terör örgütlerine karşı dinî, millî ve ahlaki görevimizi yerine getirdik, asıl hükmü verecek olan milletimizin vicdanı ve tarihtir” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanılan bu önemli dönüm noktasını unutmamak ve unutturmamak için 15 Temmuz’u Demokrasi ve Millî Birlik Günü ilan ettiklerini hatırlattı. Bu anma günü vesilesiyle yıllar boyunca yapılacak her muhasebenin, maziden atiye kurulan köprünün daha da güçlenmesini sağlayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ülkemizde ve bölgemizde bir süredir yaşadığımız olaylardan çıkardığımız dersler ışığında, kendimize daha güvenli, daha güçlü, daha aydınlık bir gelecek kurmak için daha çok çalışacağız. Ecdadımızdan tevarüs ettiğimiz şekilde özgürlüğümüzün kıymetini daha çok bileceğiz. Ezanlarımızı susturtmamak, bayrağımızı indirtmemek, vatanımızı korumak, devletimize sahip çıkmak için daha kararlı hareket edeceğiz. Milletimiz asırlardır, sahada kanıyla, canıyla, bileğinin hakkıyla kazandıklarını, masada söz oyunlarıyla, diplomasi tuzaklarıyla, gafletle ve hatta ihanetle kaybetmekten bıkıp usanmıştır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında, şehitlerimizin kanları, gazilerimizin fedakârlığı ve bu yola baş koymuş milyonların mücadelesi uğruna kazanılanları masada tehlikeye atmamakta da kararlı olduklarını vurgulayarak, “Bunun için içerideki başarılarımızı dışarıda da tahkim edecek şekilde hareket ediyoruz. Avrupa Birliği’nden NATO’ya kadar tüm uluslararası kuruluşlarla ilişkilerimizi bu anlayışla yürütüyoruz. Rusya, Çin, Afrika, Güney Amerika, Asya gibi tüm coğrafyalarda dünyanın yükselen güçleriyle mümkün olan en geniş iş birliği zeminini kurmaya çalışıyoruz. Mecburiyet ve mahkûmiyet değil karşılıklı fayda temelinde bize doğru atılan her adıma fazlasıyla karşılık veriyoruz” şeklinde konuştu.
“DÜNYADAKİ MAZLUMLARA EN FAZLA DESTEK VEREN ÜLKE TÜRKİYE’DİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi Türkiye yapan hususlardan birinin de, mazlumlara ve mağdurlara yaklaşımındaki adil, hakkaniyetli, vicdani ve ahlaki duruş olduğunu belirterek şunları kaydetti: “Dünyada ülkemizdeki kadar çok sığınmacıya ev sahipliği yapıp da bu kadar az sorunla karşılaşan başka bir ülke yoktur. Avrupa’da birkaç yüz bin sığınmacının neredeyse yönetimlerin devrilmesine, ırkçılığın hortlamasına yol açtığına hep birlikte şahit olduk. Kendileri refah içinde yaşarken, yoklukla, sefaletle ve hatta açlıkla boğuşan toplumlara dönüp bakmayanlara karşılık, biz elimizdeki paylaşmaktan memnuniyet duyuyoruz. Dünyadaki mağdurlara, mazlumlara birinci sırada en fazla desteği veren ülke kim biliyor musunuz? Türkiye. 8 milyar dolar yardımla birinci sıradayız. Nasıl oluyor bu? Çünkü bizim medeniyet değerlerimiz bunu gerektiriyor. Hep elimizi uzattık, uzatmaya devam edeceğiz. Çünkü biz paylaşmanın bereketine inanan bir medeniyetin mensupları olarak bu konumumuzu daha da ileriye taşıyacağız.”
“ŞEHİTLERİMİZİN AZİZ RUHLARININ MUAZZEP EDİLMESİNE, GAZİLERİMİZİN İNCİTİLMESİNE ASLA İZİN VERMEYİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında, “Demokrasimizi ve ekonomimizi geliştirerek, istiklalimize ve istikbalimize sıkı sıkıya sahip çıkarak konumumuzu daha da güçlendireceğiz. 15 Temmuz, işte bu inancımızın ve kararlılığımızın sembolüdür” vurgusunda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında 15 Temmuz’u önemsizleştirmeye çalışanların varlığına dikkat çekerek, bunların aslında örtülü olarak ülkemize ve milletimize karşı ruhlarında biriktirdikleri kibirlerini, kinlerini, nefretlerini dile getirdiklerini söyledi. Terörle mücadelemizi küçümseyenlerin de aynı ruh hâlinde olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiçbir siyasi, sosyal, ekonomik çıkar, hiçbir kişisel husumet böyle bir alçaklığı mazur gösteremez. Şehitlerimizin aziz ruhlarının muazzep edilmesine, gazilerimizin incitilmesine asla izin vermeyiz. Böyle bir davranış içine girenler, karşılarında önce bu aziz milletin bir ferdi olarak ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olarak bizi bulurlar. Her şehit ailesi ve her gazi benim öz kardeşim mesabesindedir. Onlara yapılan her yanlışı şahsıma yapılmış sayarım, ona göre davranırım” ifadelerini kullandı.
“GELECEĞE GÜVENLE BAKABİLMEK İÇİN İLMİYLE VE GÖNLÜYLE YÜRÜYEN NESİLLERE İHTİYAÇ VAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan geleceğe güvenle bakabilmek için hem ilmiyle, hem gönlüyle yürüyen nesillere ihtiyaç olduğunu belirterek, anne babalardan bunu beklediklerini ifade etti. Bu konuda ailelerin çok önemli olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu şekilde yeni 15 Temmuz’ların, yeni terör örgütlerinin bünyemize saldırmasının önüne geçebiliriz. Ancak bu şekilde yüce dinimizin değerlerinin, aziz milletimizin hassasiyetlerinin istismarının önüne geçebiliriz. Ancak bu şekilde geleceğimize güvenle bakabiliriz. 15 Temmuz’u ve terörle mücadeledeki zaferlerimizi yâd etmek, bizi işte bu anlayışa yöneltmelidir. Bugünü sadece bir kuru hamasetten ibaret görürsek, asıl amacımızı unutmuş oluruz” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü vesilesiyle tüm şehitlere bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır temennisiyle bitirdi.