14 Nisan 2019 Pazar 18:03
Yazmış olduğu köşe yazıları okuyucuları tarafından büyük beğeni ve ilgiyle takip edilen Gazeteci Yazar Mehmet Kesim' 31 Mart seçimleri sonrası gündemde yer alacak cumhurbaşkanı Erdoğanın anlattığı bir kıssayı okuyucularıyla köşesinde paylaştı.İşte Mehmet Kesim'in Yeni köşe yazısı
| Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Ders Alınacak Kadıhan Kıssası |
 |
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir toplantıda kıssadan Hisse çıkarılması için anlattığı bu hikaye 31 Mart Seçimleri sonrası gündeme geldi ve dilden dile dolaşmaya konuşulmaya başlandı.
Bu İbretlik, herkesin ders alması gerektiğine inandığım ,cumhurbaşkanı Erdoğanın kendine has anlatımıyla dile getirdiği hikayeyi dinlerken çok etkilendim ve köşemde sizlerle paylaşmak istedim.
Moğol İmparatoru Cengizhan’ın torunu Hülagü Bağdat’ı ele geçirip şehri baştan sona yağmalar.
Kimi kaynaklar 200bin kimi kaynaklara göre 400bin kişinin katledildiği söylenir.
Bağdat’ın her biri asırların eseri olan camileri, sarayları, kütüphaneleri Hülagü’nün ordusu tarafından yerle bir edilir.
Bu zalim hükümdar şehrin dışında ordusuyla karargâhını kurarak yerleşir.
Şehre haber göndererek şehrin en büyük alimiyle görüşmek istediğini söyler.
Hiçbir âlim Zalim Hülagünün karşısına çıkmak için gönüllü olmaz.
Sonunda Kadıhan isimli daha sakalı bile çıkmamış genç bir medrese hocası bu görüşmeye gitmeye gönüllü olur.
Giderken yanınan bir deve ,bir keçi, bir de horoz alır.
Hülagünün karargahına varır.Genci tepeden tırnağa süzen Hülagü genç alime'' karşıma çıkarmak için bula bula senimi buldular ''diye sorar.
Kadıhan'' görüşmek için iri birini istiyorsan dışarda bir deve var,sakallı birini istiyorsan dışarda bir keçi var,gür sesli birini istiyorsan da dışarda bir horoz var istediğini çağırabilirsin'' der.
Hülagü karşısında boş birinin olmadığını anlayınca ‘’söyle bakalım beni buraya getiren sebeb nedir ‘’ der.
Genç alim oldukça anlamlı bir cevap verir ‘’seni buraya bizim amallerimiz getirdi .Allahın verdiği nimetlerin kıymetini bilemedik,zevk ve sefaya daldık,makam ,mevki,mal peşine düşdük .Allah’da nimetlerini geri almak için seni gönderdi ‘’der.
Bunun üzerine Hülagü ‘’peki beni buradan kim gönderebilir ‘’diyerek ikinci soruyu sorar.
Kadıhan cevap verir ‘’üzümüze döner,bize verilen nimetlerin kıymetini bilir,birbirimizle uğraşmaktan vazgeçersek işte o zaman buralarda duramazsın ‘’der.
Bu kıssayı anlatıktan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine devam eder ‘’Birbirimizle uğraşmayı bırakacağız,birbirimizi Allah için seveceğiz.Eğer biz sahip olduğumuz nimetlerin kıymetini bilemez,nankörlük yoluna saparsak akıbetimiz eninde sonunda böyle olur.
Buna karşılık şükrümüzü eksik etmez ,çok çalışır,birliğimize ,kardeşliğimize,sahip çıkarsak ,inanın dünyanın en güçlü ordularını toplasalar,getirseler.bizim karşımızda duramazlar.''diyerek bu ibretlik hikayi ve bu konudaki görüşlerini paylaşır.
Cumhurbaşkanı Erdoğanın anlattığı bu ibretlik hikayenin önemi bugün kendini daha çok hissettiriyor.
Bence Cumhurbaşkanı Erdoğanın anlattığından ''kıssadan hisseden '' muhatabı olan herkesin tekrar tekrar dinleyerek tekrar tekrar okuyarak bir ders çıkarması gerekiyor.
Yılların deneyimi siyasi tecrübesi ile Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel başkanı Erdoğanın Hem Türkiyenin, hem AK Partinin başarılarının devamı için atacağı adımları ,icraatları, önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğimize inanıyorum.
[email protected]
