GAÜ İletişim Fakültesi Basın Yayın Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr.  Muharrem Özdemir;  “ Bir anda tüm dünyayı evlerine hapseden sınırları kapatan ve yaşamımızı dijatelleştiren virüsle karşı karşıya kaldık. Paranın, sınırların, eğitimin, sağlığın kısacası yaşamımıza değer katan bir çok şeyin dijitalleşeceği bir sürecin içerisine girdik. Hiç şüphesizki bunun etkilerini ülkemizde de en derinden yaşmakta ve günlerdir evlerimize hapsolmuş bir biçimde yaşamımızı sürdürmeye devam etmekteyiz. Günlük yoğun tempomuzdan koparılıp, kendimizi bir boşluğun içinde hissettiğimiz şu günlerde dijital ortam, yani sosyal medya araçları hayatımızda büyük yer kaplamakta. Haberleri ordan izlemekte, dünyadaki yaşanan kaosu yakınen ordan takip etmekte ve birbirinden farklı uzman görüşlerini oradan inceleyip salgının nasıl bir şey olduğunu kendi algılarımızla yeniden yorumlamaktayız. Tüm hastalıkların ve bu tür salgınların en büyük ilacı hiç kuşkusuz ki bilim adamlarının uyarılarına dikkat etmenin yanında moral motivasyonun yüksek tutulması gerektiğini bilmektediyiz. Hastaya hangi tedavi uygulanırsa uygulansın eğer bedeni o tedaviye cevap vermiyorsa iyileşmenin imkansız olduğunu tıp camiasından değerli doktorların yaptığı açıklamalarda ve makalelerde okumaktayız. Hal böyle olunca tüm dünyayı etkisi altına alan bu virüsün psikolojik baskısını her geçen gün daha da arttıtdığı bir dönemde sosyal medya araçlarının günlük yaşamımızda ne kadar önemli psikolojik algı yönetimi araçları olduğunu iyi algılamamız ve ona göre kullanmamız gerektiğini unutmamalıyız” ifadelerini kullandı. 
Türkiye Cumhuriyetinde İletişim Başkanlığı bünyesinde sosyal medya ve geleneksel medya üzerinden yürütülen ve halkın tüm kitlelerine hitap eden bilgilendirme faaliyetlerinin  bu zorlu süreçte ne kadar başarılı bir şekilde halkı psikolojik olarak rahatlattığının gözlemlendiğini vurgulayan Özdemir; “ Tüm bakanların ve ilgili kamu görevlilerinin sadece kendisine müsaade edilen kadarına cevap verdiği, yetki sınırlarını aşan yada karmaşa yaratacak farklı açıklamalara gitmediği görülmeketedir. Maalesef ülkemizde bunu başaramadığımızı görmekteyiz. Özellikle sosyal meyda üzerinden yayın yapan  haber siteleri ile sosyal mecra üzerinden bireysel veya kurumsal yayın yapanların  halkımızı daha çok kaygıya ve karmaşaya sürüklediği görülmektedir. Bu nedenle yeni tanışmaya başladığımız  ve keskin bir şekilde evlerimize kapanarak kendimizi içinde bulduğumuz dijital dünyada devlet eliyle sosyal medya mecralarında yayınlar yapılmasına ağırlık verilmeli, bireysel kavgalar uğruna halkımızda kaygıya neden olacak açıklamalarda uzak durulmalı, acil olarak da tek elden iletişim alanında doğru ve tarafsız bilgilendirme yapacak, toplumun herkesiminden insanımızın yer aldığı bilişim yönetimi kuruluna veya iletişim başkanlığına ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kurul sadece medyada yer alan haberleri gözden geçirmekle veya devlet olarak alınan tedbirleri, uygulamaları açıklamakla kalmayacak, aynı zamanda tüm yetkili makamların medya paylaşımlarının halkımız üzerinde nasıl bir etki yaratacağını da gözden geçirecektir” dedi. 
 “BİZ OLABİLME SÜRECİNDEYİZ”
Yrd.Doç. Dr. Muharrem Özdemir, içinde yaşadığımız süreçte birlik olmanın önemini vurgulayarak; “ Bu süreç kahraman olma veya kahraman yaratma “BEN” yaptım deme süreci değil, el birliği ile sıkıntıları aşabileceğimiz “BİZ” başardık deme sürecidir. Bu bağlamda tüm medya kuruluşlarımız ve halkımız paylaşım yaparken doğru bilgiyi paylaştığından emin olmak adına  bir çok kez teyit ettikten sonra  paylaşım yapmalı,  sansasyonel paylaşımlarla çok tıklama alma maksadıyla gereksiz ve  doğru olmayan bilgiyi haklımızdan uzak tutması gerektiğini unutmamalıdır. İçinden geçtiğimiz süreçte devletin ve özel sektörün her kademesinde görevini en iyi şekilde yürütmek için kendi sağlığından bile feragat ederek çalışan herkese teşşekkürlerimi sunuyor, medya kuruluşlarımızda yer alıp gerekli hassasiyeti göstererek halkımıza doğru bilgileri ulaştıran değerli meslektaşlarımızda da görevlerinde başarılar diliyorum. Zorlu süreci el birliğiyle aşıp, sağlıklı günlerde yine yeniden yine yeniden buluşabilmek dileğiyle...” şekinde açıklamada bulundu.