İlklerin hocası Prof. Dr. Ömer Özkan'dan Öğrencilere ufuk açıcı konuşma

23 Şubat 2024 Cuma  22:31

Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi koordinasyonunda Akdeniz Üniversitesi;nin ev sahipliğinde 12 üniversitenin katılım sağladığı Güney Kariyer Fuarı (GÜNKAF), Mimar Sinan Kongre Merkezi;nde devam ediyor. İki gün sürecek olan Güney Kariyer Fuarı’nda alanında uzman isimler öğrencilere deneyimlerini ve kariyer yolculuklarını anlattı. Dünyada ilklere imza atan Akdeniz Üniversitesi Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu
Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan da öğrencilerle bir araya gelerek kariyerini ve alanıyla ilgili merak edilenleri öğrencilerle paylaştı.
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan’ın konuşmalarını Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Gülbin Arıcı, Prof. Dr. Cengiz Toker, Prof. Dr. Şükrü
Özen, akademisyenler ve öğrenciler takip etti. Toplantının moderatörlüğünü Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü Müdür Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü İç Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ender Terzioğlu yaptı. Terzioğlu’nun ve katılım gösteren öğrencilerin sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Ömer Özkan, bir kişinin hedefini belirlemesini ve dünyada iz bırakması gerektiğini ifade etti.
KAAN’IN UÇUŞUNU BİRDEN FAZLA KEZ İZLEDİM
Milli muharip uçak KAAN;ın ilk uçuşundan övgüyle bahseden Prof. Dr. Ömer Özkan, “KAAN’ın uçuşunu birden fazla kez izledim ve gururla seyrettim. Bu coğrafyada ekonominiz iyi olacak, savunma sanayiniz iyi olacak ve mutlaka kendinize yeter tarım ve sağlık hizmetlerini karşılamanız gerekiyor.” dedi.
ÖLÜMSÜZLÜK MÜMKÜN MÜ?
Ölümsüzlük mümkün mü? şeklinde gelen bir soruya Prof. Dr. Ömer Özkan, “Çok ünlü bir milyarder vardı. Kalp ve karaciğer nakli oldu, ölümsüz olacağını düşündü ama sonuçta öldü. Burada Orta Çağ’a doğru gidersek insanların ana hedefi ölümsüzlüğü bulmakmış. İnsanlar ölümsüzlük üzerine sürekli çalışmışlar. Bir
süre sonra ölümsüzlüğü bulamayacaklarını anlamışlar. Sonuçta bize ne kalmış, sağlıklı yaşamak. İnsan ömrü orta çağlarda 35-40 yaşındayken, biz bugün 80-85’lerden bahsediyoruz. Hedefi yüksek tutmak lazım. Ölümsüzlük denilen kavramda 30’lardan 80’e geldiysek belki 100’e de uzayacak. dedi. Önemli olanın
kaliteli bir yaşam olduğuna değinen Prof. Dr. Ömer Özkan, "Doğdunuz yüzünüz yok, okula gidemiyorsunuz, iki kolunuz yok 80 yaşına kadar yaşamak ister misiniz? İnsan hayatının daha refah daha huzurlu yaşamaktan
bahsediyorum. Hedefimizi hep üst seviyede tutmamız gerekir, insanların daha uzun ve sağlıklı yaşayacağını düşünüyorum.” dedi.
KAFA VE BEYİN NAKLİ
Canlıdan organ naklini en iyi yapan ülkelerden birinin Türkiye olduğunu kaydeden Özkan, beyin ve kafa naklinin gelecekte mümkün olup olmayacağına ilişkin ise şunları söyledi:
Beyin nakli yüzyıllardır insanların aklında olan bir şey. İnsana fantastik geliyor. Beyini yaşatmak çok da zor
değil. Beyin nakletmek ne için yapılır? Faydalı olabileceği birkaç hastalık da var aslında. İnsan vücudunda
beyin çalışıyor ama bir gövde lazım. İş birliği içinde başka branşlarla birlikte bunu geliştirmemiz lazım. Sinir
iyileşmesi denilen kavramı bizim uçurmamız gerekir. Daha bizim kafa naklinden önce felç olan insanların
tedavisini yapabilmemiz lazım. Felçle yaşayan insanların tedavisini yaptığınız zaman artık beyin nakli
yapılabilir." ifadelerini kullandı. Tıpta baş döndüren bir gelişim yaşlandığının altını çizen Prof. Dr. Özkan,
Türkiye’nin de bu gelişimi takip etmesi için tıpta temel bilimlere ağırlık verilmesi gerektiğini söyledi. Bu
anlamda Akdeniz Üniversitesi olarak önemli çalışmalar yürüttüklerini anlatan Prof. Dr. Özkan,
"Cumhurbaşkanlığı bize büyük destek verdi laboratuvar anlamında. Kanser hastalarının, birçok felcin, sinir
sistemi hastalıklarının tedavisi gelecekte temel bilimlerde. Bizim kurduğumuz laboratuvarlarda bu konuda
önemli sonuçlar yaşanacağını düşünüyorum." diye konuştu.
GENETİK YAPIN
Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda öğrencilerin kalp beyin cerrahisi yazmadığını ve rahata düşkün alanların tercih
edildiğini kaydeden Özkan, salondaki öğrencilerden trende kendilerini kaptırmamalarını istedi ve “Bir meslek
seçerken, 10-20 sene sonrasını düşünün. Günümüzde dermatoloji, plastik cerrahi popüler çok güzel paralar
kazanıyorlar ne olur aldanmayın. Kadın doğum ama üzerine mutlaka genetik yapın. Bizim artık laboratuvarda
geri planda çalışacak insanlara ihtiyacımız var.” diye ekledi.
BİR GÜN KALBİN SİPARİŞİNİ VERECEKSİNİZ
Her organ rafta satılabilecek hale gelir mi? sorusuna cevap veren Özkan, buhar makinesinin icadı sonrası
yaşanan sanayi devrimini örnek göstererek “Tıpta bu durum farklı. Biz daha basamağı oluşturmaya
çalışıyoruz. Biz daha buhar makinesini keşfetmedik. Daha emekleme aşamasındayız. ARGE, immünoloji ve
genetik üzerindeki hızı yakaladığımızda bir gün göreceksiniz ki kalbin siparişini vereceksiniz ve takacaksınız.
Ütopik gibi gelebilir ama değil. Erken basamakları belirli yerlerde üretiliyor. Yapay rahimler geliştirilmeye
başlandı. 15-20 güne kadar anne karnı dışında yaşatılan çocuklar var. Bunlar gelecekte çok daha hızlı
gelişecek.” cevabını verdi.
DAHA FAZLA LABORATUVAR ÇALIŞMASI
Kanserin bilinen net bir sebebi olmadığına değinen Özkan, “Bizim daha fazla laboratuvar çalışmamız, ana
sebebini bulmak için çok çalışmamız gerekir. Mutlaka ARGE’ye dönük ülkemizde bu ilaçları geliştirmemiz
lazım. Sağlık harcamalarını kısmamız için ekonomik ve stratejik değeri olan, kendi kendimize yeterli hale
gelmeliyiz. İşinizi basitleştirmeyin. Sadece basit iş bulma hedefinden öte kendinize yer bulun. Unutmayın
pandemilerin arkası kesilmeyecek, biyolojik, kimyasal, nükleer saldırılar olabilir, alt yapı olarak bunlara hazır
olmalıyız. Aşıyı anında yapmamız lazım. Hedeflerinizi büyük tutun.” diye konuştu.
ORGAN ÜRETİMİ BAŞARILACAK
Gelecekte Ömer Özkan ne yapacak, planı nedir? sorusu üzerine ise Özkan, "Bundan 2-3 ay önce fantastik bir
şey oldu. ABD’de domuzdan kalp nakli yapıldı. İlham verici bulgularla oldu. Bu ülkede o nakli yapsanız
perişan olmuştunuz. Birçok insana ilham verdi. Ya hayvandan insana nakil yapacaksınız ya da diğeri de siz
organ üretmek zorundasınız. Organ üretiminin sonunda başarılacağına inanıyorum. Üniversite olarak
hedefimiz bunları gündeme sokmaktır.” dedi.
TRENDLERE TAKILMAYIN
Plastik cerrahinin iki dalı olduğunu dile getiren Özkan, “Birincisi estetik, burun, dudak ameliyatları çok
popüler. Dünyada insanların güzelliğine önem verdiği bir trend var. Kendini beğendirme kadar lüks bir
kavram yok. Aklını beğendirme yerine, fiziğini beğendirmeye çalışıyor. Plastik cerrahinin estetik dışında,
vücudunun ilgilenmediği alanı yok. Ama plastik cerrah olup sadece botoks, dolgu yapacak olursan çok iyi para kazanırsın. Ancak bunun için plastik cerrah olursan ileride bu trend nedeniyle sayı artacak, fiyatı düşecek
ve mutsuz olacaksın. Sadece bugünkü trendi düşünmeyin. Hem severek hem de para kazanacağınız işi yapın.”
dedi.
YAPAY ZEKA AMELİYAT YAPABİLİR Mİ?
Yapay zekanın geleceği hakkında ne düşündüğü sorusuna cevap veren Prof. Dr. Ömer Özkan, “Robotik
cerrahi alanında yapay zeka var. Robotik cerrahi ile yapay zeka bu işin içine girdi. Şu anda uzaktan ameliyat
yapıyorsunuz. İnsan DNA’sının çözülmesi bile yıllar alacak. O yapay zeka DNA ile başa çıkması mümkün
değil bence. Her insanın gözü farklı, her insanın burnu farklı, her insanın kalbi farklı. Dünyada 8 milyar insan
var. Bunun içinde 8 milyar tane yapay zeka geliştirmen gerekir. Hayatımızı kolaylaştıracak bir çok mesleğin
yerini alacak ama tıp alanından önce sosyal bilimlerde bir çok şeyi yapay zeka çözecek. Korkacak bir şey yok
yapay zeka ile yürümenin yöntemini bulacağız.” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay’ın sorusuna ise Prof. Dr. Ömer
Özkan, mühendislik ile tıp biliminin birbirine yakınlaşarak ilerlediğini ve Akdeniz Üniversitesi’nde de
mühendislik alanındaki hocalarla birlikte çalıştıklarını söyledi.
Prof. Dr. Ömer Özkan’ın 2004 yılında yarık dudak tedavisi yaptığı bir hastası da toplantı da söz alarak teşekkürlerini iletti.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi Başkanı Doç. Dr. Salim Atay, Prof. Dr. Ömer Özkan’a plaket takdim etti. Toplantı toplu fotoğraf çekiminin ardından son buldu.



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/Ilklerin-hocasi-Prof-Dr-Omer-Ozkan-dan-Ogrencilere-ufuk-acici-konusma/419484