Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon uzmanı Dr. Mehmet Gök Ankilozan Spondilit hastalığına dikkat çekti
ı Dr. Mehmet Gök Ankilozan Spondilit hastalığı hakkında BYTURCO MEDYA  GRUBU İÇİN YAPTIĞI ÖZEL AÇIKLAMADA  
Ankilozan spondilit (AS) öncelikle omurgayı etkileyen nadir görülen bir artrit
şeklidir. Sırt ağrısı ve sırtta, boyunda ve vücudun diğer bölgelerinde sertliğe ve
tutukluğa neden olan kronik (uzun süreli) bir durumdur. Tipik olarak geç ergenlik
döneminde veya erken yetişkinlik döneminde, yani 45 yaşından önce başlar. Zamanla
omurga kemikleri birbirine kaynaşabilir. Henüz bir tedavisi bulunmamakla birlikte, bazı
tedaviler semptomların azaltılmasına ve muhtemelen hastalığın ilerlemesinin
yavaşlatılmasına yardımcı olabilir. Erken teşhis ve müdahale çok önemlidir.
Spondilit, omurganın iltihaplanmasını ifade eder ve ankiloz, iki kemiğin bir araya
gelerek kaynaşmasını ifade eder. Ankilozan spondilit genellikle belde başlayan ağrı ve
tutukluğa neden olabilir. Hastalık ilerledikçe boyun, omuzlar, gluteal bölge, kalçalar
ve topuklar etkilenebilir. Örneğin çorap ve ayakkabı giymek için eğilmek dahil normal
günlük aktiviteler etkilenebilir. Hatta omurga ve kaburgalar arasındaki eklemleri bile
etkileyerek kambur bir duruşa ve nefes almada zorluklara neden olabilir.
AS gelişiminde bilinen spesifik bir neden yoktur. Ankilozan spondilit nispeten nadirdir
ve yaklaşık 1000 kişiden 1'ini etkiler. HLA-B27 adı verilen gene sahip kişilerin,
ankilozan spondilit geliştirme riskinin en yüksek seviyede olduğuna inanılmaktadır;
gene sahip olan herkes bu durumu geliştirmez. Ankilozan spondilit erkeklerde daha sık
görülür. Hastalık her yaşta ortaya çıkabilir; ancak başlangıç genellikle geç ergenlik
veya erken yetişkinlik döneminde, yaklaşık 20 ila 40 yaş arasında meydana gelir.
Ankilozan spondilitli hastaların büyük çoğunluğunda semptomlar 30 yaşına gelmeden önce
ortaya çıkar ve yalnızca %5'i 45 yaşından sonra semptomlarla ortaya çıkar.

Ankilozan spondilitin en yaygın erken belirtisi ve semptomu, sabahları veya
hareketsizlik dönemlerinden sonra daha da kötüleşebilen bel ağrısı veya sabah
tutukluğudur. Sabahları yarım saat ya da daha uzun süren tutukluk görülmektedir. Ek
olarak, semptomlar aktivite veya egzersiz sonrasında iyileşebilir. Diğer nedenlerden
kaynaklanan sırt ağrısı egzersizle kötüleşme eğilimindedir, ancak ankilozan spondilitli
kişiler düzenli egzersiz yapmadıkları takdirde kendilerini daha kötü hissedebilirler.

Boyun ağrısı ve yorgunluk diğer yaygın semptomlardır. Diğer olası semptomlar arasında
ateş, iştahsızlık, kilo kaybı, bağırsaklarda veya gözlerde iltihaplanma sayılabilir.
Kompresyon kırıkları ve kalp problemleri bu durumun olası komplikasyonlarıdır.
Ankilozan spondiliti teşhis edebilecek tek bir test yoktur. Ancak tanı koyarken
hastanın tıbbi geçmişi, bulguları, kan tetkikleri, x-ray veya MRG gibi görüntüleme
teknikleri kullanılmaktadır.
Ankilozan spondilitin şu anda tedavisi yoktur. Bununla birlikte, eklem ağrısını
azaltmaya ve muhtemelen omurga veya diğer etkilenen eklemlerdeki hasarı yavaşlatmaya
yardımcı olabilecek tedaviler vardır. Bir hastanın tedavisi, yaşanan semptomlara ve
durumun ciddiyetine bağlı olarak değişmektedir. Tedavi seçenekleri şunları içerebilir:
Antiinflamatuar ilaçlar, ağrı kesiciler, biyolojik ilaçlar, kortikosteroidler gibi
ilaçlar; Hareket açıklığının artmasını teşvik etmek ve esnekliği korumak için fizik
tedavi ve egzersiz. Sıcak banyolar, ısı ve masajlar da ağrının hafifletilmesine
yardımcı olabilir.