Prof. Dr. Ata Atun Yazdı :Sıra Kimde ?

30 Eylül 2024 Pazartesi  11:27

BYTURCO MEDYA GRUBUMUZA AİT  Gazetelerde köe yazan  ilgi ve beğenyle okunan KKTC Cumhurbaşkanı Politik Danışmanı, Prof.Dr. Ata Atunun  yine ilgiyle okunacak  gündeme dair özel köşe Yazısı 
                        Sıra kimde?

İsrail’in Lübnan’a saldırısı, İkinci Dünya Savaşının sudan nedenlerle başlaması ve
başta Avrupa olmak üzere sanayi, ticaret ve ekonomide dünyanın önde gelen
ülkelerinin yeniden yapılandırılması ile benzeşiyor.
Özellikle ABD’nin sanayide gelişmiş olmasına karşın ürettiği mallarını Avrupa’ya ve
Avrupa’nın kanını emdiği sömürgelerine satamıyor olması ve savaş sonunda bu
durumun değişmesi, savaşın dünyayı yeniden şekillendirdiğinin bir göstergesi
olmuştu.
Görünen o ki ABD, İsrail’in lehine ve rahat edeceği şekilde Orta Doğu’yu yeniden
dizayn etmek istiyor.
İsrail’in 1948 yılında devlet olarak tanınmasından sonra 1948, 1952, 1967 ve 1973
yıllarında birleşerek 4 kez İsrail’e ortak bir ordu ile saldıran Mısır, Libya, Suriye,
Ürdün ve Irak gibi Arap ülkeler, bölgede İsrail için potansiyel tehdit olarak algılandı.
Özellikle 1973 yılında yer alan Yom Kippur savaşında, ABD’nin sınırsız desteği ile
yenilgiden kıl payı kurtulan İsrail, bölgede varoluşunu sağlamlaştırmak ve
garantilemek için ABD ile uzun vadeli bir plan yaptı. Çareyi de söz konusu Arap
ülkelerinin bir kez daha birleşip İsrail’e saldırmaması için bu ülkeleri kontrol altına
alarak pasifize etmek, pasifize edemediklerini de içten, bir daha birleşememek üzere
parçalamakta buldular.

İlk etapta İngiltere’nin gizli sömürgesi olan Ürdün, bu birlikten ayrıldı ve Atlantik
ittifakının kontrolü altına girdi.
İkinci adımda Mısır, ABD’nin Maryland eyaletinde yer alan Camp David’de Mısır
devlet başkanı Enver Sedat ile İsrail başbakanı Menahem Begin’in, 12 gün süren gizli
pazarlık sonrasında 17 Eylül 1978;de el sıkışmaları ile ABD’nin güdümü altına girdi
ve birlik içinde pasif kalmayı tercih etti.
Bu tarihten sonra Libya, Suriye ve Irak’ta, MOSSAD’la CIA’in çalışmaları ile pasif
hücreler kuruldu, satın alınan siyasilerin yardımı ile de yavaş yavaş ülke içinde
işsizlik, gıda enflasyonu, siyasi yozlaşma, ifade özgürlüğü, usulsüzlükler ve kötü
yaşam koşulları yaratıldı. Zamanlamanın ve ortamın uygun olduğu 2010 yılında pasif
hücreler harekete geçirildi ve hedef dışı olan Tunus'ta Muhammed Buazizi'nin kendini
yakmasıyla hükümete karşı bir başkaldırı hareketi başlatıldı. Bu başkaldırının
ardından, pasif hücrelerin aktif hale getirilmesi ile benzer sorunlar yaşayan hedef
ülkelerde eşzamanlı olarak başkaldırılar başlatılmıştı. Sonuçta, geçmişte Birleşik
Arap Ordusuna katılan Ürdün ve Mısır Atlantik İttifakının denetimi altına girerken,

Libya, Irak ve Suriye üçe bölündü, kısmi olarak Atlantik İttifakının işgali altına girdi,
geçmişte Birleşik Arap Ordusunu oluşturan tüm devletler bir daha birleşememek
üzere saf dışı bırakıldı.
Günümüzde Orta Doğu, İsrail ve ABD tarafından, tamamen İsrail’in bekası ve
ABD’nin bölgesel çıkarları doğrultusunda tekrar şekillendirilmeye çalışılıyor.
Bu ikinci etabın hedefinde Hizbullah, Hamas ve Yemen’deki Ensarullah Hareketi yer
almakta. İsrail bu üç Arap örgütünü de imha ederek rahat bir soluk almak istiyor.
Bunun için ilk hedefi Gazze ve Hamas oldu.
Hamas yapısı itibarı ile gerilla örgütü ve gerektiğinde de düzenli orduya
dönüşebilecek yetenekte olduğu için İsrail Hamas’ın üst düzey yöneticilerini hedef
aldı. Ardından Hizbullah lideri Nasrallah’ı saf dışı bıraktı, Hizbullah’ı yönetim
zafiyetine sokmak için hedefine üst düzey Hizbullah komutanlarını koydu.
Üçüncü hedef de Yemen ve Ensarullah gibi duruyor.
Umalım ki ABD ve Batı şimdiye kadar sürdürdüğü “İsrail’e her koşulda destek”
politikasından vazgeçsin ve Orta Doğu, daha da sıkıntılı günler yaşamasın.
Prof. Dr. (İnş. Müh.), Doç. Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN
KKTC Cumhurbaşkanı Danışma Kurulu Üyesi
KKTC Cumhuriyet Meclisi 1. Dönem Milletvekilii



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/Prof-Dr-Ata-Atun-Yazdi-Sira-Kimde-/419907