Turizm, Çevre ve Kültür Bakanlığı’na bağlı Çevre Koruma Dairesi tarafından Lefkoşa, Gazimağusa, Girne, Güzelyurt, Teknecik, Kalecik ve Alevkayası’nda hava kalitesi ölçümleri gerçekleştirilerek 2012 yılı hava kalitesi değerlendirilmesi yapıldı.
Hava kalitesinin 2012 yılındaki durumu, Avrupa Birliği direktifleri ile uyumlaştırılan Hava Kalitesinin Değerlendirilmesi ve Yönetimi Tüzüğü ile kıyaslanarak değerlendirilmiştir.
Yıllık toz konsantrasyonu sınır değerlerleri aşıldı.
2012 yılında elde edilen sonuçlara göre günlük ve yıllık toz konsantrasyonları insan sağlığının korunması için tespit edilen sınır değerlerini aşmaktadır. Toz konsantrasyonu için yıllık ortalama sınır değer 40 µg/m3 dür. Tozun yıllık ortalama değerleri Gazimağusa’da 42.4 µg/m3 Girne’de 40.2 µg/m3, Lefkoşa Bedrettin Demirel Caddesi’nde 58.8 µg/m3, Lefkoşa Küçükkaymaklı’da 43.2 µg/m3, Güzelyurt’ta 32.9 µg/m3, Kalecik’te 37.8 µg/m3, Teknecik’te 30.3 µg/m3 ve Alevkayası’nda 21.3 µg/m3 olarak tespit edilmiştir. Bu sonuçlara göre toz konsantrasyonu için yıllık sınır değer olan 40 µg/m3 değeri % 47 oranında olmak üzere en fazla Lefkoşa Bedrettin Demirel Caddesi’nde aşılmıştır. Söz konusu sınır değer Lefkoşa Küçük Kaymaklı’da % 8, Gazimağusa’da % 6 ve Girne’de % 0.5 oranında aşılmıştır.
Günlük toz konsantrasyonu değerleri de yüksek
Toz konsantrasyonu için 50 µg /m3 olan günlük ortalama sınır değer de ayni şekilde müsade edilen gün sayısından fazla olarak aşılmıştır. Tüzük kurallarına göre toz konsantrasyonunun bir takvim yılında aşılmasına müsade edilen gün sayısı 35’dir.
2012 yılında Lefkoşa Bedrettin Demirel Caddesi’ndeki istasyon toz açısından en fazla aşımın yaşandığı yer olmuştur ve yılın 182 günü yani yılın %50’sinde sınır değeri aşılmıştır. Lefkoşa Küçük Kaymaklı’da yılın 82 gününde, Gazimağusa’da yılın 71 gününde, Girne’de yılın 62 gününde, Kalecik’te 64 gün, Teknecik’te ise 48 gün günlük standart değerler aşılmıştır. Güzelyurt ve Alevkayası’nda ise sırasıyla yılın 27 ve 5 gününde toz konsantrasyonu günlük ortalama sınır değeri geçmiştir.
Toz Konsantrasyonunun Kaynakları
Yüksek toz konsantrasyonunun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki ana kaynakları: doğal kaynaklar ( Afrikada’ki Sahara çölü veya diğer açık alanlardan sınırlar ötesi toz taşınımı), motorlu taşıtlardan doğrudan yayılan tozlar ve kaçak kaynaklar denilen yollardaki tozların araçlar tarafından yeniden havalandırılması, inşaat alanlarından, çıplak bitki örtüsünden, arazi yangınlarından, açıkta depolanan tozlu yığma maddelerinin rüzgar tarafından havalandırılması ve elektrik santralları ile endüstriyel tesisler gibi kaynaklardır.
Doğal Toz oOayları
AB Direktifi ile uyumlaştırılan “Hava Kalitesinin Değerlendirilmesi ve Yönetimi Tüzüğü” gereği doğal olaylar sonucu meydana gelen tozun katkısının, toplam toz konsantrasyonundan çıkartılması ve bu şekilde günlük toz konsantrasyonunun tekrar hesaplanması gerekmektedir. Doğal kaynak; insan eliyle meydana gelmeyen ve sadece doğal olaylar sonucu oluşan toz demektir. KKTC yıl boyuncu muhtelif zamanlarda Afrika’daki Sahara Çölü’nden kaynaklanan doğal toz fırtınalarına maruz kalmıştır.
Çevre Koruma Dairesi meydana gelen yüksek toz konsantrasyonunun doğal olaylardan kaynaklandığını kanıtlamak için uydu resimleri ve uluslararası bir takım modellerden yararlanmaktadır.
Ozon Konsantrasyonu
Ozon konsantrasyonu 8 saatlik ortalama hedef değer olan 120 mikrograms/m3 değerini 1 Nisan ile 30 Eylül 2012 periyodunu kapsayan yaz döneminde kırsal fon istasyonu olan Alevkayası istasyonunda, müsade edilen gün sayısından daha fazla gün olarak geçmiştir. Alevkayası istasyonunda, Ozon hedef değeri sınırı 25 gün iken, 148 gün ile bu oran aşılmıştır. Güneş radyasyonunun yüksek düzeylerde bulunduğu Akdeniz bölgesinde, yüksek radyasyon neticesinde ozon oluşumu artmaktadır. Ozon oluşumu bölgesel bir olay olup sadece ülkemizi değil tüm Akdeniz Bölgesini ilgilendiren bir konudur.
Şehirlerde ozon, trafikten kaynaklanan kirleticilerle girdiği reaksiyon sonucu azalmaktadır, bu nedenle ozon seviyeleri kentsel alanlara nazaran kırsal yerlerde daha yüksek düzeyde görülmektedir.
Kükürt Dioksit Konsantrasyonu Uygun Çıktı
2012 yılında, Lefkoşa, Girne ve Gazimağusa’da yapılan ölçümlerde Kükürt dioksit(SO2) konsantrasyonu 1 saatlik ve 24 saatlik ortalama için tespit edilen sınır değerlerin altında kalmıştır.
Elektrik santrallerinin hava kirliliğine etkisinin izlenmesi amacıyla Teknecik bölgesinde iki noktada, Kalecik bölgesinde ise bir noktada günde 24 saat kesintisiz SO2 ölçümleri gerçekleştirilmiştir.
Teknecik Elektrik Santralı’nın doğusuna yerleştirilen iki ölçüm istasyonunda SO2 konsantrasyonu saatlik sınır değer olan 350 µg/m3 değerini birinci istasyonda 10 kez, ikinci istasyonda 9 kez aşmıştır. Kalecik’te yapılan ölçümlerde ise 3 kez 350 µg/m3 değeri aşılmıştır. AB ile uyumlaştırılan taslak tüzük kurallarına göre bir takvim yılında SO2 saatlik ortalamasının 350 µg/m3 değerini en fazla 24 kez aşmasına müsaade edilir. Teknecik ve Kalecik bölgelerindeki ölçümlerde 24 sayısı aşılmamıştır.
Teknecik’teki istasyonlarda alarm eşik değeri olan saatlik 500 µg/m3 değeri 6 gün aşılmıştır. Ancak alarm eşik değerleri insan sağlığının korunması için sınır değer olan ardışık 2 saatten daha fazla aşılmama standardını sağlayarak ardışık iki saatten fazla aşılmamıştır.
2012 Yılı Raporunun Değerlendirilmesi
2012 yılı hava kalitesi sonuçlarından anlaşılacağı üzere ülkemiz için hava kalitesi açısından en önemli sorun havadaki toz konsantrasyonu ile elektrik santrallarından kaynaklanan kükürt dioksit emisyonlarıdır. Toz konsantrasyonunun azaltılmasına yönelik belediyeler ve ilgili diğer kurumlar tarafından alınması gereken tedbirlerin bazıları şu şekilde sıralanabilir:
• Toprak yolların asfaltlanması ve böylelikle toprağın taşıtlar tarafından havalandırılmasının önlenmesi.
• Yol kenarlarında biriken toprak yığınlarının düzenli olarak temizlenmesi ve böylelikle bu toprağın rüzgar ve/veya taşıtlar tarafından havalandırılmasının önlenmesi.
• Trafiğin yoğun olduğu yolların, sokakların, caddelerin, bulvarların özellikle yaz mevsiminde düzenli olarak yıkanması ve süpürülmesi
• Çıplak toprak alanlarının azaltılması kapsamında yeşil alanların ağaçlandırılması/bitkilendirilmesi
• İnşaat ruhsatı verilen şantiyelerin toz önleyici önlemleri almalarını sağlamak ve denetlemek.
• Yapılan her türlü kazı çalışmasının sulu sistemle yapılmasının sağlanması.
Elektrik santrallerinde düşük kükürt oranlı yakıt kullanılmalı
Kükürt dioksit, kükürt içeren yakıtların yakılması sonucu oluşmaktadır. Sağlığa olan zararlı etkilerinin yanısıra, ormanlara, bitki örtüsüne ve ürünlere (mahsül) zarar veren asit yağmurlarına da sebep olmaktadır. KKTC’de SO2 emisyonunun ana kaynağı kükürt içerikli yakıtların yakılmasıdır. En büyük kaynak fuel-oil kullanan Teknecik ve Kalecik elektrik santrallarıdır. SO2 emisyonu, yakıtın kükürt içeriği ve yakılan yakıtın miktarı ile doğru orantılıdır. Bu sebepten dolayı SO2 emisyonunu azaltma yöntemleri arasında en etkilisi özellikle elektrik santrallerinde düşük kükürt oranlı yakıt kullanmaktır. Bunun dışında baca gazı arıtma sistemi kurma veya çevre dostu alternatif yakıt kullanma yöntemleri sayılabilir.