Antalya'nın Kumluca ilçesinde yaşayan narenciye tüccarı Recep Karakoç, gençliğinde giremediği üniversite hayali için yeniden YGS'ye girdi. Karakoç, sınava girmeden önce tek rakibi olarak gördüğü 20 yaşındaki oğlu Semih Karakoç'u da sınava gireceği okula bıraktı. Daha sonra kendi okuluna gelen Recep Karakoç, eşi Nurten Karakoç'un duaları eşliğinde salonun yolunu tuttu.
Recep Karakoç, okumanın yaşının olmadığını belirterek, idealinin hep okumak olduğunu söyledi.
Oğlunun Akdeniz Üniversitesi Biyoloji bölümünde okuduğunu ifade eden Karakoç, şöyle konuştu: "Benim öncelikli hedefim Akdeniz Üniversitesini kazanmak. Gençlere okumanın bir yaşının olmadığını gösterebilmek için ve onlarla bilrikte heyecan yaşamak için okumaya karar verdim. İnşallah istediğim yeri kazanırım."
OKUMAK İÇİMDE HEP VARDI
Gençliğinde şartların uygun olmaması nedeniyle okuyamadığını dile getiren Karakoç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Üniversiteyi kazandığım halde okuyamadım. İçimde her zaman okuma hissini duydum. Bugünlere nasipmiş. Oğluma rakibim aynı zamanda. Çalıştım bilgime güveniyorum. Herkesin okumasını istiyorum. Bunun bir yaş sınırı olmadığını göstermek istedim. Eşim en büyük destekçim."
Karakoç, idealindeki bölümün hukuk olduğunu kaydetti. Karakoç, sınavdan çıkınca yeniden oğlunun yanına gitti.
OĞLUMDAN DAHA ÇOK PUAN ALACAĞIM
Oğlunu tebrik eden Karakoç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sorular fena değildi. Başaracağıma inanıyorum. Oğlumdan daha iyi puan alacağıma inanıyorum. Oğluma başarılar diliyorum. Sınava girmeden önce aramızda kim daha yüksek puan alacak diye konuşma oldu. Ben daha fazla puan alacağıma inanıyorum."
Eşini okul bahçesinde bekleyen Nurten Karakoç da "Eşime destek olmaya geldim. Evde iki kişi okuyacak dua ediyorum" dedi.
BABAM RAKİBİM
Üniversite birinci sınıf öğrencisi olduğunu belirten Semih de, "Babam sınava girince ona eşlik etmek istedim. Sorular kolaydı. Sonuçları babamla değerlendireceğiz. Babamı rakip olarak görüyorum beni geçecektir" diye konuştu.
SINAVDAN DETAYLAR
Öte yandan adaylar, sınava girecekleri binanın kapısında erken saatlerde hazır bulundu. Sıkı güvenlik önlemleri alınırken, adaylara sınavda kullanacakları kalem, silgi, kalemtıraş ile şekerleme ve peçete gibi malzemeler, ÖSYM tarafından verildi. Adaylar sınava şeffaf pet şişe içerisinde su ile girebildi. Adaylar sınava girmeden önce, yanlarında bulunan gözlük, anahtarlık, yüzük, küpe, kalem, silgiyi emanete bırakmak zorunda kaldı. Yasak olan materyalleri üzerinde taşıyan adaylar bir kaç kez emanete gitmek zorunda kaldı. Bir aday 3 kez emanete gidip geldi. Adaylar ehliyet ile sınava alınmazken, kimlikleri yanında bulunmayanlar ise en yakın ilçe nüfus müdürlüğüne gönderildi. Son giriş saatinin 10:15 olduğu sınava geç kalan adaylar koşarak salona girdi. 07.00'den 10.00'a kadar il ve ilçelerdeki nüfus müdürlükleri açık bulunduruldu. Böylece kimliğini kaybeden adayların nüfus cüzdanlarını edinebilmelerine imkan sağlandı.