Bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay, Mormenekşe, Yeni Boğaziçi ve Yıldırım köylerini ziyaret ederek vatandaşlarla bir araya geldi. Özersay ziyaretleri sırasında yaptığı konuşmalarda “eskimiş, bizi geriye götüren siyaset anlayışını değiştirmenin zamanı geldi. Biz, ülkemize ve kendi irademize sahip çıkmak için yeni bir nesil olarak değişimi yapacağız. Gençliğin önünü tıkayan, partizanlık ve adam kayırmacılığa dayalı eskimiş siyaset anlayışını değiştireceğiz” dedi.
 
Bağımsız cumhurbaşkanı adayı Kudret Özersay dün gerçekleştirdiği ziyaretler çerçevesinde Mormenekşe Spor Kulübü, Yeniboğaziçi Spor Kulübü, Yıldırım köy kahvesi ve Mormenekşe Kadınlar Birliği’ni ziyaret etti. Devletin kurumları içinde ciddi bir zafiyet olduğuna dikkat çeken Özersay, vatandaşın giderek devletten uzaklaştığını ve güvenini yitirmeye başladığını dile getirdi. Kapsamlı çözüm müzakeresinde Kıbrıs Türk’ünün haklarını en iyi şekilde savunacağına inandığını ve tecrübesini bu görevde kullanacağını vurgulayan Özersay, devletin kurumlarında yeni bir hizmet anlayışıyla değişim yapabilecek bir cumhurbaşkanının göreve gelmesi ile bir yerden düzelmenin başlayacağını söyledi. “Kıbrıs Türkünün iradesine saygı duyulmasını istiyorsak devletin kurumlarına çeki düzen vermemiz gerekir” diyen Özersay, bu bağlamda Cumhurbaşkanı olarak tüm yetkilerini kullanarak adım atacağını ve hükümetlerin doğru yönde icraat yapmaları için ağırlığını koyacağını söyledi. Özersay adam kayırmacılık ve partizanlığa karşı samimi bir mücadeleyi ancak hiçbir siyasi partiye vefa borcu olmayan bir Cumhurbaşkanının yürütebileceğine dikkat çekti. Özersay “bugüne değin herhangi bir üye olmadım ve hiçbir siyasi partiye herhangi bir vefa borcum da yok. O nedenle göreve geldiğimde geri ödeme yapacağım bir borcum olmayacak, önceliğim halkın çıkarları olacak, bazı kesimlerin değil” dedi. Özersay “bu görevi en iyi kim yapar’ sorusunu kendi kendimize sorup doğru yanıtı kendimiz vermeliyiz” şeklinde konuştu.
 
Özersay konuşmasına şöyle devam etti; “Gerek müzakere masasında, gerekse diğer uluslararası platformlarda bizi, tüm vatandaşları en iyi şekilde kim temsil edebilir sorusunu kendimize soralım. Bu konularda tecrübeye sahip olan, işinin ehli olan, uluslararası hukuk ve diplomasi bilgisi olan bir Cumhurbaşkanı bu toplumu uluslararası alanda çok daha iyi temsil edebilecektir. Haklarımızı çok daha iyi koruyabilecek, yeni, yapıcı ve yaratıcı önerilerle Kıbrıs Türk tarafının bir aktör olabilmesi için aktif bir diplomasi yürütebilecektir. İşte bunun için aday oldum, bu görevi gerçekten çok daha iyi yapabileceğime inandığım için bu yola çıktım.’’
 
Kapalı Maraş konusunda da değinen Özersay, Kıbrıs Türk yönetimi altında Kapalı Maraş bölgesinin açılması gerektiğini söyledi. “Eğer geçmişte on defadan fazla Kıbrıs Rum tarafı ile birtakım önerilerin parçası olarak kapalı Maraş’ı konuşup, anlaşamamışsak, denenmiş ve tüketilmiş olan öneriler üzerinden başkasının iradesine bağlı olduğunu bildiğimiz bir süreçte ısrar etmek bizi yine bir yere götürmeyecek. Bu nedenle tek yanlı bir adımla, kimse ile müzakere etmeye gerek olmaksızın bu bölgeyi kendi irademizde eski mal sahiplerinin kullanımına açarak ekonomiye ciddi bir katkı yapabilir, gençlere istihdam alanı yaratabilir, üzerimizden bu ölü toprağını atabiliriz” diyen Kudret Özersay çözümü beklemeden bu konuda atmanın dengeleri değiştireceğini vurguladı. Özersay, bir takım adımları bizim atmamız gerektiğini belirterek, “Rum tarafı ile bir şeyi müzakere edip sonuç alamıyorsak Kıbrıs Rum yönetimini aradan çıkarıp, Kıbrıs Rum toplumuna hitap eden bir açılım yapıp bundan Kıbrıs Türk halkının özellikle ekonomik alanda ciddi kazanımlar sağlamasını mümkün kılmalıyız” dedi. Kıbrıs’ta çözümün %1’lik bir ihtimal de olsa bir çaba ortaya koymamız ve haklarımızı en iyi şekilde müzakere masasında müzakere edecek cumhurbaşkanına sahip olmamız gerektiğine vurgu yapan Özersay, “çözümün bulunmaması veya gecikmesi durumunda da “öldük bittik” edebiyatı yapmak yerine elimizde olanı doğru yönetmeye bakmak durumundayız, dünya ile uyumlu bir iç hukuk ve yönetim yaratmak için çaba harcamalıyız. İşte tüm bunların hayata geçmesinde enerjisi olan, tarafsız davranabilen vizyon sahibi yeni bir siyasi liderlik şarttır” vurgusu yaptı.