Bakanlık açıklamasına göre BRT’de “Gazetecinin Not Defteri” adlı programda konuşan Dürüst, Haspolat Endüstri Meslek Lisesi’nde yeni açılan ilahiyat bölümü konusunda şunları söyledi:
“Meslek liselerimizde her yıl ihtiyaç olan yeni bölümler ekleniyor. Örneğin bu yıl Güzelyurt bölgesinde narenciyeden ötürü tarım bölümü açtık. Ya da buzdolabı çamaşır makinesi tamirciliği ile ilgili yeni bölümler gibi… Bu yıl sadece 12 yeni bölüm ekledik endüstri meslek liselerimize… Bir üniversitemizin İlahiyat Fakültesi açması ile biz de bir bölüm olarak Haspolat’taki okulumuzda bir sınıf açtık. Toplam 18 öğrenci gelip kayıt yaptırdı. Bunlardan 15 tanesi erkek öğrenci.”
“Sendikacılar eylem yapacak diye biz bu bölümü kapatacak değiliz” ifadelerini kullanan Dürüst, “ülkeyi sendikaların değil kendilerinin yönettiğini” de kaydetti.
Güney’de din öğretimine verilen değer ortada iken İslam dinine inanan bir toplum olarak bu yönde eğitim almak isteyenlere bu şansı vermek zorunda olduklarını kaydeden Dürüst, bu konuda bir ihtiyaç olması halinde ihtiyacı karşılamanın devletin görevi olduğunu belirtti.
Dürüst, “Her yıl bu ihtiyacı karşılamazsak bu aileler çocuklarını uçaklara doldurup bizim bilmediğimiz yerlerde, içeriğini bilmediğimiz dini eğitim kamplarına götürüyorlar. Burada müfredatı biz belirliyoruz ve bizim kontrolümüzde eğitimlerini alıyorlar. Kimseyi zorlamadan kendileri gelip kayıtlarını oluyorlar. Buna saygı göstermemiz lazım” dedi.
Kendisinin de geçmişte sendika üyesi olduğunu, sendikacılığa karşı olmadığını fakat “demokratik hak diye eğitimin kaosa sürüklenmesine ve her fırsatta Türkiye’ye hakaret edilmesine göz yummayacağını” da söyleyen Dürüst, gerek eğitim sistemi gerekse ekonomiye Türkiye’nin çok ciddi katkılar sağladığını, bugün gelinen noktada 1940’lardan bu yana öğretmenlerin çok büyük fedakârlıkları bulunduğunu söyledi, “demokratik hak” diye eylem yapan sendikaların “halkın gözünde öğretmenin değerini düşürdüğünü” savundu.
“Öğretmenin paragözmüş gibi lanse edildiğini” kaydederek, sendikaların bu duruşlarını bir kez daha gözden geçirmesi gerektiğini ifade eden Dürüst, “UBP’yi AKP’yle işbirlikçi diye nitelemek bu ülkede eğitimi bir noktaya taşımaz. Katkı koymak istiyorlarsa buyursunlar katkı koysunlar. Ama gerçekçi katkılar bekliyoruz. Tam gün eğitim konusunu tartışmaya açtık; buyursunlar öneri sunsunlar, sahiplensinler, biz bunu istiyoruz” dedi.
Dürüst, Atatürk Öğretmen Akademisi için de şunları kaydetti:
“UBP’nin iktidar olduğu günden bu yana sendikamız her fırsatta Akademi’nin kapatılacağını söyledi ve sık sık eylemler yaptı. Oysa ne benim ağzımdan, ne bir başka arkadaşımızın ağzından Atatürk Öğretmen Akademisi kapatılacak diye tek bir kelime çıkmadı. Ama buna rağmen sendika bizi öğrencilerle karşı karşıya getirmek maksadı ile sürekli AÖA kapatılamaz şeklinde eylem ortaya koydu. Amacı öğrencileri bize karşı kışkırtmak.
Öğretmen sendikalarımız sık sık ‘Kıbrıs’ta barış engellenemez’ şeklinde görüşlerini ortaya koydular. Peki ben soruyorum; ya iç barış ne olacak bu ülkede..? Artık öğretmen ile veliler karşı karşıya gelme durumunda. Bence iç barış için artık sendikalar bir şeyler ortaya koymalı, bu noktada duruşlarını gözden geçirmeli.”