Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Libya lideri Kaddafi'ye "git" çağrısını içeren konuşması Batı medyasınca "parlak", ABD Başkanı Obama'nın "Hollywood vari konuşmasından daha anlamlı, daha güçlü, daha tarihi" olarak nitelendirilirken, "Erdoğan bir çizgi çizdi", "Daha sert bir ton benimsendi" gibi ifadeler de kullanıldı.
İngiliz İndependent gazetesinin tanınmış yazarı ve Ortadoğu uzmanı Robert Fisk, "Türk başbakanının, Suriyelileri öldürmeye son vermeye ve Kaddafi'yi Libya'yı terk etmeye çağıran İstanbul'daki parlak sözleri, Pazartesi günü Obama ve Clinton'un yaptıkları adi, övüngen Hollywood bari konuşmalarından daha anlamlı, daha güçlü ve daha tarihi idi" ifadelerini kullandı.
'Türkiye'nin Libya politikasında keskin değişiklik'
İngiliz yayın kuruluşu BBC, Erdoğan'ın açıklamalarının "Türkiye'nin Libya politikasında keskin bir değişiklik"oluşturduğu görüşüne yer verdiği haberinde şu yorumu yaptı: "Türkiye, ilk başta Albay Kaddafi ile iyi ilişkileri korumaya çalıştı. Kaddafi güçlerine saldıran NATO liderliğindeki koalisyona katılırken bile. Ancak şimdi bu çaba son buldu. Albay Kaddafi, uluslararası toplumda son önemli dostunu kaybetti. Yalnızlığı tam. Türkiye artık muhalefet ile barışçıl anlaşma fikrinin öncülüğünü yapmayacak."
Erdoğan'ın Kaddafi'ye çağrının bölgede iyi bir yankı bulacağını belirten BBC, "Türkiye ilk defa Libya konusunda müttefiklerle mutabıktır"dediği haberinde muhtemelen, bir ay sonra bir genel seçimle karşı karşıya bulunan "Türk hükümetinin politika değişikliğine muhtemelen halkın Mısrata konusundaki kızgınlığının, katkıda bulunduğu"nu savundu.
'Erdoğan bir çizgi çizdi'
Başbakan Erdoğan'ın sözlerini"Libya'daki durum konusunda şimdiye kadar en sert açıklamaları" olarak niteleyen New York Times, Türkiye'nin iki ayı aşkın bir süre Kaddafi ile isyancılar arasında arabuluculuk yapmaya çalıştığına işaret ettikten sonra"Ancak Salı günü Sayın Erdoğan, sanki bir çizgi çizdi"değerlendirmesini yaptı. Bir Türk Dışişleri yetkilisinin Erdoğan'ın özel olarak Kaddafi ile üç defa konuştuğunu, barışçıl bir biçimde görevden ayrılmasını istediğini ancak Kaddafi'nin reddettiğini kaydeden NYT, isyancıların sözcüsü Celal Al Gallal'in Erdoğan'ın açıklamalarını olumlu karşıladıklarını belirtirken, "Bu, artık NATO'da bir engel kalmadı demek" dediğine dikkat çekti.
'Erdoğan'ın açıklaması önemli kayma'
ABD'nin büyük gazetelerinden Los Angeles Times, Başbakan Erdoğan'ın Kaddafi'ye çağrısına yer verdiği haberinde "Müslüman dünyasında kilit bir oyuncu olan Türkiye'nin Salı günü keskin bir biçimde Libya lideri Muammer Kaddafi'nin rejimine karşı tavır aldığı"nı belirtti. Gazete,"Türkiye'yi bölgesel bir güç oyuncu"olarak şekillendiren Erdoğan'ın, Tunus ve Mısır'daki ayaklanmalarına "güçlü destek" verdiğini, Mısır eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i açıkça görevini bırakmaya çağırdığını ancak Kaddafi ve Suriye Devlet Başkanı Esad'a karşı isyanlara kalben destek vermemede direttiği" yorumunu yaptı.
Libya ve Suriye'deki ölülerin sayısı artıkça Erdoğan'ın yurt içinde "artan baskı altında kaldığı"görüşünün dile getirildiği haberde Erdoğan'ın Haziran ayında "önemli" bir seçimle karşı karşıya olduğunu belirterek, "Erdoğan'ın Salı günü yaptığı açıklamalar, Türkiye için önemli bir kayma anlamına geliyor" sözlerini de kullandı.
'Türk Başbakanı daha sert bir ton benimsendi'
İngiliz The Telegraph gazetesi de, "Türk Başbakanı dün Kaddafi rejimi konusunda daha sert bir ton benimsedi ve Albay Kaddafi'yi 'derhal' iktidarı bırakmaya ve Libya'yı termeye çağırdı" dedi.
'Türkiye, Kaddafi gitmeli diyenler korosuna katıldı'
Diğer bir ABD'li gazete Washington Times ise, "Türkiye, Kaddafi gitmeli diyenler korosuna katıldığı" başlığı ile yayımladığı haberde, "Başbakan, diplomatlar, (Kaddafi için) bir iltica yerini bulacaklarını söylüyor" spotunu kullandı.