Bedavaya Konut Kiralamak Başınıza İş Açabilir
|
|
|
|
Aman dikkat; mülkiyeti size ait olan, yakın akrabalarınıza, örneğin amca ya da halanıza oturması için bedava kiraladığınız daire hem başınızı hem de cebinizi ağrıtabilir. Genelde pek bilinmeyen bu uygulamada "hayır peşindeki" ev sahibinin cebini ilgilendiren konu işlemin vergiye konu olmasıyla ilgili. |
|
|
|
17 Temmuz 2010 Cumartesi - 18:10 |
|
|
|
|
|
|
|
Dikkat ettiyseniz yazının girişindeki tanım akrabalarla ilgiliydi. Yani durum tüm kiralamalar için geçerli değil. Vergi hukuku açısından sorun yaratan ya da yaratmayacak bedelsiz kiralamaları ise birkaç başlıkta toplamak mümkün.
ilk tanımda; bedel alınmadan kan bağı ile bağlı akrabaların kullanımına tahsis edilen daireler için vergi hukuku açısından emsal kira bedeli uygulanmadan işlem yapılabiliyor. Bu kategoriye kimler dahil, aşağıdaki tablodan kolaylıkla görebilirsiniz. Tabloyu, "Sahip olunan daireyi yakınlık derecesine göre konutlar için; eş, çocuklar, anne ve baba ya da kardeşlere tahsis edilmesi, kira geliri elde etmeksizin bu tahsis nedeniyle vergi hukuku açısından herhangi bir işlem yapılamaz" şeklinde özetlemek de mümkün.
Şimdi işin cebimizi ilgilendiren kısmına gelelim...
Yukarıda belirtilen akrabalar dışındaki kişilere bedelsiz kiralama yapılırsa bu tür kullanım için vergi idaresi matrah belirleyerek bu matrah üzerinden resen vergi tarh eder.
Gelir Vergisi Yasası'nda tutarlarla ilgili durum da açıktır. Yasanın 73. maddesi gereği kiraya verilen mal ve hakların kira bedelleri emsal kira bedelinden düşük olamaz. Bedelsiz olarak başkalarının intifama bırakılan mal ve hakların emsal kira bedeli, bu mal ve hakların kirası sayılır. Bina ve arazide emsal kira bedeli, yetkili özel mercilerce veya mahkemelerce takdir veya tespit edilmiş kirası, bu suretle takdir veya tespit edilmiş kira mevcut değilse Vergi Usul Kanunu'na göre belirlenen vergi değerinin yüzde 5'idir. Diğer mal ve haklarda emsal kira bedeli, bu mal ve haklarının maliyet bedelinin, bu bedel bilinmiyorsa, Vergi Usul Kanunu'nun servetlerin değerlendirilmesi hakkındaki hükümlerine göre belli edilen değerlerinin yüzde 10'udur.
Peki hala ve amca örneğinde olduğunu gibi; acaba emsal kira bedeli madde madde tanımlamak gerekirse başka kimleri kapsıyor? Sayın okurlarım; dayı ve yengeye de bedelsiz ev kullandırılması gelir vergisine tabi. Aynı şekilde bir arkadaşınıza kira almadan, yani bedelsiz ev kiraya verilmesi beyanla gelir vergisine tabi. Malum beyanda istisna tutarlar da var tabii ki.Ve sayın okurlarım, son olarak uygulamanın yasalar nezdindeki tartışmasına da değinmekte yarar var. Nitekim, akrabalar dışındaki kişilere tahsis edilen konutlar için vergi tarh edilmesi konusu ve emsal bedel konusunun tümü için yaratılan ihtilaf Anayasa Mahkemesi'ne taşınmış ve mahkeme emsal bedel uygulamasının anayasaya aykırı olmadığına karar vermiştir.
Son söz: Yapmak istediğiniz iyilik size zarar vermesin.
Hangi hallerde emsal kira bedeli uygulanmaz?
• Boş kalan gayrimenkullerin muhafazaları maksadıyla bedelsiz olarak başkalarının ikametine bırakılması;
• Binaların mal sahiplerinin usul (üst soy), füru (alt soy) veya kardeşlerinin ikametine tahsis edilmesi (Usul, füru ve kardeşlerden her birinin ikametine birden fazla konut tahsis edilmiş ise bu konutların yalnız birisi hakkında emsal kira bedeli hesaplanmaz. Kardeşler evli ise eşlerden sadece biri için emsal kira bedeli hesaplanmaz.)
• Mal sahibi ile birlikte akrabaların da aynı evde veya dairede ikamet etmesi.
• Genel bütçeye dahil daireter ve katma bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyeler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan kiralamalarda.
Eski memura ikramiye çilesi
Anımsarsınız bu köşede bir süre önce yayımlanan, "Yüz binlerce emekliye dava yolu" başlıklı yazımızda eski memurlara ikramiye konusunda önemli uyarılarda bulunmuştuk.
Emekli olduğu tarihte devlet memuru olan memurlara ikramiye ödeniyor, memur olmayanlara ise ikramiye verilmiyordu. Bu eski memurlara yapılan önemli bir haksızlıktı. Anayasa Mahkemesi ise ilgili kanunda yer alan "Son defa T.C. Emekli Sandığı'na tabi görevlerden emekliye ayrılan ve..."ibaresini anayasaya aykırı bulmuş, kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından bir yıl sonra yürürlüğe girmesi uygun görülmüştü.
Şimdi 5997 sayılı torba kanunla yapılan düzenlemeye göre; hizmet sürelerinin tamamı 5434 sayılı kanun ve/veya 5510 sayılı kanunun geçici 4'üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi veya vazife malûllüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarların bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilecek.
Aslında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen hükümlerin yeniden bir başka yasaya aktarılmasından öte bir anlamı olmayan bu düzenleme, eski memurun ikramiye beklentisini karşılamamaktadır.
Geçmiş yıllarda memurluk yapan ve SSK, Bağ-Kur veya Emekli Sandığı'ndan emekli olmuş ancak son defa memur olmadığı için ikramiye ödenmeyenlerin mağduriyeti ise devam ediyor. Görünen o ki, Anayasa Mahkemesi kararına uygun bir değişiklik yapılmadığı için bu düzenleme de mahkeme tarafından iptal edilebilecek. Şimdi, eski memurların yargıya başvurarak ikramiyelerini alabilmeleri için öncelikle aşağıdaki dilekçe örneğiyle isim, adres ve TC Kimlik No'larını belirterek SGK'ye başvurmaları gerekiyor. Ne diyelim; kolay gelsin...
|
|
|
|
|
|
|
FACEBOOK YORUM |
Yorumlarınızı
Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |
|
|
|
|
|
|
|
YORUMLAR |
Onay bekleyen yorum yok. |
|
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din,
ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük
harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
|
|
|
DİĞER HABERLER |
|
|
|
|
|
|
|