Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Sekreteri Salih Sonüstün yaptığı yazılı açıklamada, Kıbrıs sorununun erken federal bir çözüme ulaşması gecikirse Kıbrıslı Türklerin siyasi, sosyal, kültürel yok oluş süreci de hızlanacaktır diyerek, toplum liderlerini görüşme masasında samimi davranmaya ve soruna bir önce çözüm bulmaya çağırdı.
“ Yarım asırdır görüşme masasında konuşulmayan hiçbir şey kalmamıştır. Konuşulacak her şey konuşulmuştur. Bundan sonra sürecin federal çözümle sonuçlanması için ihtiyaç duyulan samimiyet ve iyi niyettir. Görüşmeleri yürütenliderlernezdinde samimi davranmaları için baskı oluşturulmalı, her iki toplumdaki barış ve çözüm yanlıları ise işbirliği içinde hareket etmelidir” diyen Sonüstün, boşa geçen her gününbarış ve çözüm yanlılarının aleyhine, ayrılıkçı politikalar yürüten milliyetçi ve şoven gurupların lehine işlediğini vurguladı.
“Kıbrıs’ın kuzeyindeki yapı Kıbrıslı Türklerin kontrolünden çıkmıştır”
Kıbrıs’ın kuzeyinde 1974’ten sonra oluşturulan yapının tamamen iflas ettiğinin altını çizen Sonüstün, “ Kıbrıs’ın kuzeyindeki yapı Kıbrıslı Türklerin kontrolünden çıkmış, AKP yanlısı Türkiye sermayesine peşkeş çekilmiştir. İlahiyat koleji ile eğitim sistemimize, koordinasyon ofisi ile kültürel yapımıza müdahale edilmekte, Sünni İslam yaşayış biçimi hayatın her alanında etkin kılınmaya çalışılmaktadır. Ankara’daki AKP hükümetinin dayatmacı politikalarına boyun eğen hükümetler de yok oluş sürecinin yerli işbirlikçileri rolü üstlenmekten geri kalmamaktadır. Her açıdan köşeye sıkıştırılarak irademiz elimizden alınmaya çalışılmaktadır. Bu nedenle hem çözüm sürecinde, hem de iç meselelerde daha etkin bir siyasal duruşa ihtiyaç vardır” dedi.
Mevcut siyasal yapının toplumu motive edecek dinamiğe sahip olmadığını ifade eden Sonüstün, alternatif bir siyasi örgütlenmeye ihtiyacın her geçen gün arttığının altını çizerek, Birleşik Kıbrıs Partisi olarak varoluş nedenlerinin Kıbrıs Türk toplumunun varlık ve kimliğinin devamını sağlayacak politikalar üretmek ve erken federal çözüme ulaşılması için çalışmak olduğunu söyledi.