Bozer, dünyanın Kıbrıs Rum tarafına karşı yanlı bir tutum içinde olduğunu, Rumların ise anlaşma noktasında olumlu bir tutum sergilemediğini belirterek, yıllardır sürdürülen müzakerelerin karşı tarafın dünyadan aldığı yanlı destekle bugünlere kadar geldiğini ve halen çözüme ulaşılamadığını söyledi.
Meclis Başkanı Hasan Bozer kabullerde yaptığı konuşmalarda, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı’nın Kıbrıs Türk halkının en önemli bayramlarından biri olduğuna işaret ederek, Kıbrıs Tük halkının uzun, zor ve çetin mücadeleler neticesinde Türkiye ve silahlı kuvvetlerin desteğiyle bugünlere geldiğini söyledi.
Kıbrıs Türk halkının Barış Harekatı öncesinde çok şehitler verdiğini, göçler, çatışmalar yaşadığını anlatan Bozer, Kıbrıs Türklerinin var oluş mücadelesi süreci ve yaşanan olayları anlattı.
Dünyanın Rumlara karşı yanlı bir tutum içinde olduğunu, Rumların ise anlaşma noktasında olumlu bir tutum sergilemediğini ifade eden Bozer, yıllardır sürdürülen müzakerelerin karşı tarafın dünyadan aldığı yanlı destekle bugünlere kadar geldiğini ve halen çözüme ulaşılamadığını söyledi.
Rumların Kıbrıs’ın tek hakimi olma çabalarına karşın, Kıbrıslı Türklerin Anavatan’ın katkısı ve desteğiyle devlet çatışı altında yaşayabildiğine işaret eden Hasan Bozer, Ada’da bir anlaşmaya varılmasını ümit ettiğini ancak yakın bir gelecek için bu konuda pek iyimser olamadığını vurguladı.
Meclis Başkanı Hasan Bozer, kabullerde söylediklerine ilaveten İngiliz heyetine KKTC’deki seçim sistemi hakkında bilgiler vererek, KKTC’nin daha ileri götürülebilmesi için karşılıklı görüş alışverişinde bulundu.
“DENGELİ BİR ANLAŞMA”
Bozer, İngiliz heyete, Kıbrıs Türk halkının adada dengeli bir anlaşma istediğini söyleyerek, Kıbrıslı Türklerin bu istemini Annan Planı’na evet diyerek kanıtladığını vurguladı.
Adanın yıllarca İngilizler tarafından yönetildiğini de anımsatan Meclis Başkanı Hasan Bozer, bu sebeple İngiliz hükümetinin Kıbrıslı Türkleri daha çok anlaması ve desteklemesini beklediklerini sözlerine ekledi.
AZERBAYCAN HEYETİ
Azerbaycan heyeti adına söz alan milletvekili Ceyhun Osmanlı da, KKTC’de bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, KKTC’de kendilerini yabancı hissetmediklerini söyledi.
“Kıbrıslı Türklerin üzüntüsü üzüntümüz, başarınız, başarımızdır” diyen Osmanlı, Kıbrıslı Türkleri tatmin eden, kalıcı bir çözümün ortaya koyulmasını temenni etti.
Azerbaycan’da eğitim ve turizm alında KKTC’ye yoğun bir ilgi olduğuna dikkat çeken Osmanlı, “doğalgaz ve petrol konusunda yaşanan gelişmeleri yakından izliyoruz, Kıbrıs Türklerinin bundan yararlanacağı şekilde sonuçlanmasını istiyoruz” dedi.
İNGİLİZ HEYETİ
İngiliz heyetinden ilk sözü alan Lord Maginnis de, KKTC’deki seçim sistemi hakkında Meclis Başkanı Bozer’den bilgi alarak, Kıbrıslı Türklerin kendilerini anlatma noktasında ciddi bir sıkıntısı olduğunu kaydetti.
KKTC’nin kendisini yeterince tanıtıp pazarlayamadığına işaret eden Maginnis, Kıbrıslı Türklerin Kıbrıs davasına daha çok sahip çıkmaları gerektiğini ve kendilerini dış ülkelere daha fazla pazarlamaları gerektiğini kaydetti.
İngiliz Heyetinden Andrew Rosindell de, adada bir çözüme ulaşılabilmesi için sadece AB’ye ve BM’ye itimat edilmemesi gerektiğine dikkat çekerek, Kıbrıs’ın İngiliz Milletlerarası topluluğu üyesi olduğunu, bu çerçevede İngiliz Milletlerarası topluluğuna dayanılabileceğini söyledi.
Rosindell, Kıbrıs Türklerinin daha nötr bir topluluğun üyesi olmasının da bir alternatif olabileceğine dikkat çekti.
DESTİCİ
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici de, bu önemli günde KKTC’de olmaktan duydukları mutluluğu dile getirerek, bütün şehitleri, Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük’ü ve Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ı andı.
Birlik olmanın önemine değinen Desici, Kıbrıs Türk halkının geçmişte yaşadığı acıları bir daha yaşamamasını temenni ederek, Büyük Birlik Partisi olarak her zaman Kıbrıs Türk halkının yanında olduklarını söyledi.
Destici, Kıbrıs’ta ya kalıcı bir barış tahsis edilmesi, ya da KKTC’nin herkes tarafından tanınarak, Kıbrıs Türk halkının özgürlük, refah ve güvenliğinin garantiye alınması gerektiğini sözlerine ekledi.