4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "kasten eşini öldürmek" suçundan müebbet hapsi istenen 83 yaşındaki S.Y., 2 yıl önce mart ayında son kez hakim karşısını çıktı. Miras tartışması yüzünden 55 yıllık hayat arkadaşı, 9 çocuk annesi eşi Gülten Yıldız'ı (72) kamayla öldürdüğü iddia edilen S.Y., olayı hatırlamadığını söylemişti. Duruşmaya tedavi gördüğü Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden getirilen yaşlı sanığın ayakta durmakta zorlandığı ve konuşmakta güçlük çektiği görüldü.
Kiremitçi Mahallesi'nde babadan kalma bir evlerinin olduğunu ifade eden S.Y., "Eşim buranın tapusunu büyük kızımın üzerine yaptı. Eşimle birlikte kirada oturuyorduk. Eşim, babasından kalan parası ile oğlumuza bir ev aldı. Ben kendisine, tapunun yarısını kendi üzerine yapmasını söyledim. Ancak o tapuyu oğlumuzun üstüne yapmış. Ben kendisine, 'Bari evin bir odasında biz kalalım, kiradan kurtulalım' dedim. Ancak eşim bana çocuğun bunu kabul etmediğini söyledi. Ben de kendisine, 'Neden o zaman tapuyu onun üzerine yaptın? Ortak yapsaydın böyle diyemezdi. Biz de kiradan kurtulurduk. Bak yine kiracı olarak kaldık' dedim. Eşim bunun üzerine kızıp duvarda asılı bıçağı kılıfından çıkararak bana saldırdı. Bıçağı elinden zor aldım. Bana, 'Sen artık ne beni, ne de çocuklarımı seviyorsun, sana bunun hesabını soracağım' diyerek takrar saldırdı. Ben de ayağa fırladım, kendimi savunmak istedim, ancak sonra neler olduğunu hatırlamıyorum" diye konuştu.
Mahkeme, Bakırköy'den akıl ve ruh sağlığının yerinde olduğu yönünde rapor gelen sanık S.Y.'yi, "kasten adam öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ardından sanığın cezası, duruşmadaki iyi hali sebebiyle ömür boyu hapis cezasına çevrildi. Ayrıca sanık S.Y.'ye olayda kullandığı kama sebebiyle "6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu'na muhalefet" suçundan 5 ay hapis ve 400 lira da adli para cezası verildi.
Daha önce damadını öldürdüğü için 15 yıl hapis yatan S.Y, ikinci bir cinayet suçundan tekrar cezaevine girdi. Üç yıldır Bursa E Tipi Cezaevinde kalan sanık S.Y.'ye tedavi gördüğü Bursa Devlet Hastanesi, 'cezaevi şartlarında hayatını yalnız olarak idame ettiremez' şeklinde bir rapor verdi. Bunun üzerine sanık S.Y., 4 ay önce çıkan 4. yargı paketi ile gelen '6411 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun' dahilinde tahliye edildi. Belli aralıklarla bağlı bulunduğu karakola gidip imza atarak denetim altında tutulacak olan sanığa bir yıl sonra tekrar hastaneden heyet raporu alması şartı getirildi.