Emine Erdoğan, İstanbul Uluslararası Çevre Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Bugünümüzden olduğu kadar gelecek nesillerin yaşam kalitesinden de sorumluyuz. Yeryüzü, ihtiyacı olan kadarını alıp, onu paylaşarak yaşamak üzerine tasarlanmış bir yer. Dünyayı mülkiyetine geçirme yarışında kazanan kimse olmayacak. Bu bağlamda, çevre sorunlarıyla mücadele ederken, meselenin etik ve dini boyutu bizi motive edebilir” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Uluslararası Çevre Zirvesi’ne katıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde “Yaşanabilir Çevre İçin Dönüşüm” temasıyla düzenlenen zirve, kamu kurumlarının ve sektör temsilcilerinin, şehir plancılarının, akademisyenlerin ve sanayicilerin katılımıyla gerçekleşti.
“DÜNYANIN GELECEĞİNİ ETKİLEYECEK ÇEVRE KRİZİ TÜM YÖNLERİYLE ELE ALINMALI”
Çevre eylem planı, atıkların geri kazanımı, küresel iklim değişikliği, biyolojik çeşitliliğin korunması gibi konuların, çevre dostu çözüm ve gelecek perspektiflerinin ele alındığı zirvede Emine Erdoğan bir konuşma yaptı.
Dünyanın geleceğini etkileyecek çevre krizinin tüm yönleriyle ele alınması gerektiğini belirten Emine Erdoğan, tüketim alışkanlıklarındaki değişimin ambalajlı ürün satışını artırdığını ve bununla beraber atık kompozisyonunun değiştiğini söyledi. Konuşmasında, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın koordinasyonu ve kendisinin himayesinde sürdürülen Sıfır Atık projesine de değinen Emine Erdoğan, kontrol edilmeyen atıkların sulara karışarak hayatı zehirlediğini vurguladı.
Sıfır Atık Projesi’nin kazanımlarına dikkat çeken Emine Erdoğan, çevre krizlerinin önlenmesinde, kamu kurumları ve bilim çevrelerinin ortak çalışmalarının yanı sıra bireysel alışkanlıkların da gözden geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.
“DOĞRU TERCİHLERLE BİZE HİZMET ETMEKLE YÜKÜMLÜ SEKTÖRLERİ ÇEVRE DOSTU OLMAYA ZORLAYABİLİRİZ”
Gelecek nesillere sürdürülebilir yaşam tarzları miras bırakmanın anahtarının, bireysel davranışları değiştirmek olduğunu söyleyen Emine Erdoğan, “Markete bez torbasıyla giderek dünyanın geleceğine katkıda bulunduğunun bilincinde olmalı. Bir su matarası taşımaktan geri durmamalı. Doğru tercihler yaparak bize hizmet etmekle yükümlü sektörleri çevre dostu olmaya zorlayabiliriz” dedi.
Gandi’nin “Basit yaşa ki, başkaları da var olabilsin” sözünü hatırlatan Emine Erdoğan, “Çocuklarımız gelecekte berrak bir gökyüzünü, mavi okyanusları ve yemyeşil ormanları sadece kitaplarda görmesin” ifadelerini kullandı.
“ÇEVRE SORUNLARIYLA MÜCADELEDE MESELENİN ETİK VE DİNİ BOYUTU BİZİ MOTİVE EDEBİLİR”
Çevreyle kurulan ilişkinin bir ahlak meselesi olduğuna ve dünyanın insana emanet edildiğine dikkat çeken Emine Erdoğan şunları söyledi: “Bugünümüzden olduğu kadar gelecek nesillerin yaşam kalitesinden de sorumluyuz. Yeryüzü, ihtiyacı olan kadarını alıp, onu paylaşarak yaşamak üzerine tasarlanmış bir yer. Dünyayı mülkiyetine geçirme yarışında kazanan kimse olmayacak. Bu bağlamda, çevre sorunlarıyla mücadele ederken, meselenin etik ve dini boyutu bizi motive edebilir. Dindarlığı hep şekil şartları üzerinden anlıyoruz. Oysa her Müslümanın, içinde yaşadığı doğaya, hayvana ve bitkiye karşı sorumluluğu vardır.”
2010’da yapılan bir istatistiğe göre 2 buçuk milyon hacının, ardında 100 milyon plastik şişe bıraktığını hatırlatan Emine Erdoğan, “Çevre dostu bir Hac, biz Müslümanların derdi olmalı. Seyahat acentelerine, sundukları hizmetin çevre dostu olup olmadığını sormalıyız. Hac seyahatimizi, arkamızda en az karbon ayak izi bırakacak şekilde tasarlamalıyız. Buna gücümüz yetmiyorsa, karbon ayak izini telafi edecek kadar ağaç dikmeliyiz” sözlerine yer verdi.
Çevre Zirvesi’nin etkili sonuçlar vermesi ve bilinç aşılaması temennisinde bulunan Emine Erdoğan konuşmasını, zirveyi düzenleyen kuruluşlara ve katkı veren katılımcılara teşekkür ederek tamamladı.
Zirve kapsamında açılan çevre konulu stantları ziyaret eden Emine Erdoğan, İBB tarafından geri dönüşüme katkı amacıyla uygulanan proje kapsamında; Akıllı Geri Dönüşüm Konteyneri'ne pet şişe atarak, İstanbul Kart'ına bakiye yüklemesi yaptı. Etkinlikte, Emine Erdoğan’a günün anısına atık malzemelerden imal edilmiş bir gitar hediye edildi.