Erdoğan Katıldığı Programda Soruları Yanıtladı
|
|
|
|
Başbakan Erdoğan, dünyanın sekizinci zengin başbakanı olduğu yönündeki iddiaları cevapladı, "Meclis kayıtlarına baksınlar bakalım, dünyada kaçıncı sıraya düşüyorum" dedi. |
|
|
|
9 Haziran 2011 Perşembe - 09:20 |
|
|
|
|
|
|
|
Başbakan Erdoğan, bir TV de yayınlanan programda gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Erdoğan, terör örgütü yandaşlarının Şivan Perver'i tehdit ettiklerini, Hakkari Merkez İlçe Başkanına cumaya kadar zaman verdiklerini ve istifa etmemesi halinde, kendisini infaz edileceklerini söylediklerini belirterek, ''O aziz hocamızı biliyorsunuz şehit ettiler. Şimdi de buna kafayı takmışlar. Ya istifa edeceksin, istifa etmediğin taktirde infazın geliyor diyorlar. Böyle bir demokrasi olur mu? Böyle bir özgürlük mücadelesi olur mu? O da Kürt sen de Kürt'sün. Sen nasıl Kürtlerin temsilcisi oluyorsun? Bunlar inanın bir vahşeti yaşatıyorlar. Bu zorbalık. Şehir eşkıyası bunlar" diye konuştu.
Erdoğan, bazı kesimlerin AK Parti'den hem memnun olduklarını hem de gidip başka partilere oy verdiklerini dile getirerek, şöyle devam etti:
''Türkiye'nin kalbur üstü iş adamları, iş kadınları vesaire, 'biz bu dönemde çok iyi para kazandık ama oyumuz yine CHP'nin' diyorlar. Hem iktidarımızdan memnunlar ama oylarını da geçen seçimler için söylüyorum, CHP'ye veriyorlar. Ben sadece onlara bir şey söyleyeyim; hem memnunsunuz, hem bize oy vermiyorsunuz, bu ne menem bir iştir? Siyasette bir şey var; marifet iltifata tabidir. Eğer biz hakikaten başarılıysak daha başarılı kılın, daha güçlü kılın. Biz de hizmetlerimizi, performansı daha da yüksek olarak götürelim.''
HAKARET TELAKKİ EDECEĞİM
Başbakan Erdoğan, yazar Ahmet Altan'ın bir yazısında AK Parti'de tek adam rolünden bahsettiği şeklinde bir soru üzerine, şunları söyledi:
''Sayın Altan'ın özellikle bizde tek adamcılık anlayışını ifade edişi, benim adeta eleştiri değil, hakaret telakki edeceğim bir yaklaşımdır. Çünkü bizim partimizin içindeki çalışma esaslarını zerre kadar bilmiyor. Aday tespitinden tutun, bu kararları vereceğimiz ana kadar... Biz, benim de başında olduğum son üst kurula gelene kadar hangi adaylar gelmiş, kimler elenmiş, bunların hiç birini bilmem. En üst kurula gelen adayların üzerinde biz arkadaşlarımla müzakereyi yaptık. Bu kadar bizde olay şeffaf yürümüştür. Bunun dışında bir diğer yanı da işin, özellikle bizden önceki dönemlere biraz gidelim zaman tünelinde... Allahaşkına bir yerlerin talimatıyla bu ülkede yazılar yazıldı."
TAKDİRE ŞAYAN
Gazeteci Mehmet Ali Birand'ın yazılarını nasıl karşıladığı yönündeki soruyu ise Başbakan Erdoğan, şöyle yanıtladı:
''Geçen akşam ben kendisiyle bir program yaptım. Mehmet Ali Bey bana gazetesindeki bir arkadaşla grubundaki bir arkadaşıyla alakalı dedi ki, 'Ben de seninle beraber 12 Eylül'de aynı şeyleri yapmadım mı? Yaptım. Ama şimdi yanlış yaptığımızı anladım. Ve şimdi de doğruları yazacağım ve yazıyorum da' diyor. Bu tabi takdire şayandır. Geçmişteki yanlışı görüp, hakikati söylemek çok önemli. Şimdi Türkiye'de biz şu yargı reformu vesaire tüm bunları bu 26 maddelik paket içerisinde gerçekleştirdiğimizde Sayın Evren'in, Sayın Şahinkaya'nın bunların yargılanmayacağıyla ilgili neler yazdılar. Yani 20 küsur köşe yazarı biliyorum ben, bize hakaretler ettiler. E noldu? Şimdi yargılanıyor. Peki şimdi onlar ne yapacaklar?''
COŞKU DİYARBAKIR'A TAŞIDI
Erdoğan, canlı yayında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bingöl mitinginde alanda bulunanlara ''Diyarbakır'' diye seslendiğinin hatırlatıldığı Erdoğan, yorgunluğun ötesinde coşkunun kendisini Diyarbakır'a taşıdığını ifade etti ve gülümseyerek ''Bingöl'den doğru cevabı alamayınca, burada bir şey var. Sonradan fark ettim bir karışma olmuş'' dedi.
EMNİYET ZAAF GÖSTERDİ
Erdoğan, Hopa'daki olaylarda hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu'ya ilişkin sözlerinin hatırlatılması üzerine de kendisine gelen bilgi ve belgelerde Lokumcu'nun olayların içerisinde olduğunun belgelendiğini söyledi.
Erdoğan, şöyle konuştu:
''(Sizi buralarda barındırmayacağız), (Sizi buralarda konuşturmayacağız) gibi bir çok belgeler de var. Emniyetin arşivlerinde olan şeyler bunlar. Taş atarken çekilmiş resimleri var. Biz bunları hiç görmüyoruz. Benim üzüldüğüm bir nokta var. Medya o şahsın üzerinde bu kadar dururken benim Servet'imin üzerinde neden durmuyor? Şu anda hala yoğun bakımda taşı hedef olarak aldı, otobüsten düştü. Benim otobüsümdeydi. Ben hedeftim. Benim önümdeki cama ufağı, sürücüme ise büyüğü geldi. Yüzü kan revan içinde kaldı. Bütün bunlar var ama bakıyorsunuz medyada yer almıyor. Biz bu ülkede bir siyasi partinin genel başkanıyız ve orada 10 bin kişiye bütün tedbirlerle hitap edebilmişiz... Bir seçim anında bu hoşgörüyü gösteremeyen insanlara karşı tabii ki tavrımız farklı olacak.
İNAN KIRAÇ "RİSK ALIYOR" KONUSU
Erdoğan, iş adamı İnan Kıraç'ın, seçim tahminine ilişkin iddiaları üzerine yaptığı ''Risk alıyor'' açıklamalarının yanlış anlaşılıp anlaşılmadığının sorulması üzerine, ''Ben yine kullanırım onu. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir holding veyahut da bu tür iş adamları, grupları kalkıp da o ülkenin siyasi hareketleri üzerinde genellikle çok net açık beyanda bulunmazlar. Şöyle olacak, böyle olacak falan filan demezler. Çünkü bilirler ki, 'O olur veya bu olur. Ben geldiğinde onunla beraber yine çalışacağım.' Böyle bir riski üzerine almaz. Ben bunu söyledim'' yorumunu yaptı.
Erdoğan'a, ''Buradaki risk nedir?'' sorusu da yöneltildi. Erdoğan bu soruya, ''En azından gelecek yönetimlerle birçok işleriniz var. Örneğin, beni mesela açılışına davet ediyor. Gitmem'' cevabını verdi.
TÜSİAD DEĞERLENDİRMESİ
TÜSİAD'ın duruşunu nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Erdoğan, ''TÜSİAD'ın doğrusu ne olduğu belli değil. Ne zaman ne yaptığı belli değil. Ama konumu belli zaten. Bunu biz biliriz'' dedi.
TÜSİAD'ın genel kuruluna katıldığını anımsatan Erdoğan, ''Ama ben şunu beklerim. Bir Anayasa çalışması yaptı. Niye bunları sahiplenmiyorsunuz? Yaptıktan sonra ne dediler, 'Bu bilim adamlarının görüşleridir. bizi bağlamaz' dediler. Sen çalıştırıyorsun. Ortaya bir eser konuyor. Eser konduktan sonra, bazı yerlerden tepkiler gelmeye başlayınca, 'bu onların çalışmasıdır, onların görüşüdür' deyip, hemen onları meydanda bırakıyorsun, açıkta bırakıyorsun. Peki bu doğru bir yaklaşım mı?'' diye sordu.
WİKİPEDİA'DA MI YAZIYOR?
Bir gazetecinin, ''bazı muhalefet üyelerinin, kendisini, dünyanın sekizinci zengin başbakanı olduğu'' şeklinde eleştirdiğini hatırlatması üzerine Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bana o dereceyi verene onu sormanız lazım. Benim Meclis kayıtlarına baksınlar bakalım, dünyada kaçıncı sıraya düşüyorum. Eğer benim Meclis kayıtlarındaki beyannamem sizin dediğiniz gibi dünyada sekizinci sıraya düşüyorsa kabulümdür. Ama benim Meclis kayıtlarındaki mal beyanımda öyle dünyanın sekizince sıraya gelen bir lider olarak görülmem mümkün değil. Dünyada ne liderler var. Onu söyleyen, o iftirayı atanlara ciddi olarak müfteri yakıştırması yapabilirim. Çünkü ya bunlar dünyayı takip etmiyor, ya dünyadan habersiz yaşıyorlar.
Sekizinci sırayı da nereden almışlar Allah aşkına söyleyin, bana yardımcı olun. Nerede yazıyor bu sekizinci sıra? Wikipedia'da mı yazıyor? Daha önce biliyorsunuz, Wikipedia'da da bir şeyler çıkardı bu CHP. Sonra arkadaşlarım yüzlerine yüzlerine vurdular, rezil ettiler onları Meclis'te. Şimdi işte yine villaydı, bilmem neydi, böyle, helikopterlerle resimlerdi, bir çok iftiralar attılar. Bunlar 30 yıl, 40 yıl öncesinin politikaları. Biz bunlarla dünyaya bakmayalım. Dünyaya şu anda hizmet siyasetiyle, eser siyasetiyle bakalım. Bu adamlar ne üretmişler, CHP ne üretmiş? Buna bir bakın. Sizin arşivleriniz var. MHP ne üretmiş, bir bakın. Ama AK Parti şu sekiz buçuk yılda bu ülkede neler üretti? Bir de bunu masaya yatıralım. Ama biz bunları konuşmuyoruz. Malayaniyle işi geçiriyoruz gibi geliyor bana.''
TUTUKLAMALAR TSK'YI ETKİLEMEZ
Erdoğan, bazı generallerin ''Balyoz'' soruşturması kapsamında tutuklanmasının Yüksek Askeri Şura'da (YAŞ) sıkıntı yaratıp yaratmayacağıyla ilgili olarak da, ''TSK'da herhangi bir aksama olması söz konusu değil ve kimsenin yeri de bu noktada boş değildir. Şu anda herkesin görevini birileri yürütüyor. YAŞ toplantısına girerken önümüze tablolar gelecek tabii inşallah iktidara devam etmemiz halinde bu çalışmaları yine kendileriyle yapacağız'' dedi.
ÖCALAN KARARININ DÖNÜŞÜ YOK
''Bu ülkede, bölücü terör örgütüne bölücü terör örgütü diyemeyen bir BDP var'' diyen Erdoğan, MHP Lideri Bahçeli'nin Öcalan konusundaki eleştirilerine de değindi. Başbakan, ''Siz seçimden sonra İmralı'dakini, Abdullah Öcalan'ı bırakmayı planlıyorsunuz' gibi saçma sapan şeyler uydurdu. AK Parti döneminde böyle bir şey beklemesinler, bunun artık kararı bitmiştir, kesinleşmiştir. Ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkumdur'' diye konuştu
|
|
|
|
|
|
|
FACEBOOK YORUM |
Yorumlarınızı
Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |
|
|
|
|
|
|
|
YORUMLAR |
Onay bekleyen yorum yok. |
|
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din,
ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük
harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
|
|
|
DİĞER HABERLER |
|
|
|
|
|
|
|