İstanbul’da emniyet teşkilatı mensupları ile iftarda bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı konuşmada, “Türkiye, geçmişte uzun yıllar olduğu gibi, kaynaklarını sadece belli kesimlere aktaran bir ülke değildir. Biz geçmişte olduğu gibi sadece vesayeti kendine kalkan yapan bir avuç seçkinin refah ve huzuru için değil, 81 milyon vatandaşımızın tamamının ve kalbini bize yöneltmiş kardeşlerimizin geleceği için çalışıyoruz” dedi.
Yenikapı’da gerçekleşen iftar programında Cumhurbaşkanı Erdoğan, emniyet teşkilatı mensuplarına hitaben Müjdeli ve önemli bir konuşma yaptı.
“RABBİM SİZLERİ HER TÜRLÜ SALDIRIDAN KORUSUN”
Mübarek Ramazan ayının milletle birlikte tüm emniyet güçleri ve polisler için hayırlara vesile olması temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, emniyet teşkilatı şehitlerini ve tüm şehitlerini rahmet ve minnetle yâd ettiğini söyledi, gazilere şükranlarını sunarak hayırlı, sağlıklı ve uzun ömürler diledi.
Ülkenin 81 ilinde ve yurt dışındaki temsilciliklerinde görev yapan, nöbet tutan, milletin emniyeti için fedakârca çalışan tüm güvenlik güçlerine teşekkürlerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim her birinizin yar ve yardımcısı olsun, Rabbim sizleri her türlü tehditten, saldırıdan muhafaza buyursun” temennisinde bulundu.
“TÜRKİYE, GÜVENLİK TEHDİTLERİ BAKIMINDAN SON DERECE ZORLU BİR COĞRAFYADA BULUNUYOR”
Türkiye’nin; donanım, eğitim, kapasite ve disiplin açısından dünyada parmakla gösterilen bir emniyet teşkilatına sahip olduğunu ve teşkilatın 173 yıllık köklü bir birikimi temsil ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güçlü bir emniyet teşkilatı ülkemiz için bir tercih değil, zorunluluktur. Çünkü Türkiye, güvenlik tehditleri bakımından son derece zorlu bir coğrafyada bulunuyor” diye konuştu.
Terörden düzensiz göçe, uyuşturucu ticaretinden insan kaçakçılığına kadar küresel güvenliği etkileyen pek çok sorunla Türkiye’nin doğrudan yüzleştiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sadece coğrafi olarak değil aynı zamanda stratejik bakımdan da küresel güç mücadelelerinin kavşağında olan bir ülkenin askerî, istihbari ve güvenlik açısından güçlü olması şarttır” dedi.
“FETÖ, TÜRKİYE’NİN TERÖRLE MÜCADELESİNE ÇOK BÜYÜK DARBELER VURDU”
Bu alanların her hangi birinde yaşanacak bir eksikliğin, ihmal ve sorunun, devlete ve millete çok ağır maliyetlerinin olacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, son birkaç yılda bunun pek çok acı örneğine şahit olunduğunu, güvenlik birimlerinin kritik noktalarına sızan FETÖ terör örgütünün, Türkiye’nin terörle mücadelesine çok büyük darbeler vurduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şunları söyledi: “Bu hain yapı, terör örgütlerindeki istihbarat elamanlarımızın ifşasından karartma operasyonlarına, hatta ve hatta sabotajlara kadar terörle mücadeleyi akamete uğratacak pek çok yönteme başvurdu. Bunun yanında bu örgüt ülkemizi uluslararası planda zor duruma düşürmek amacıyla siyasi suikastlar dâhil, sayısız provokasyona teşebbüs etti. Ülkeyi tekrar 70’lerdeki gibi kardeş kavgasına sürüklemek için toplumumuzun farklı kesimlerini karşı karşıya getirmeye çalıştılar. Bunun için de kimi zaman marjinal yapılar içindeki militanlarını dahi kullanmaktan çekinmediler.”
7 Şubat MİT kriziyle başlayan, 17-25 Aralık girişimiyle devam eden ve 15 Temmuz’la zirveye çıkan bu sancılı dönemde, milletin ve devletin ciddi sıkıntılar yaşadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önce Allah’ın yardımı ve milletimizin feraseti, sonra da aklını ve şerefini Pensilvanya’daki şarlatana kiraya vermeyen polislerimizin, askerlerimizin, yargı mensuplarımızın desteğiyle tüm bu sıkıntılı süreçleri atlatmayı başardık” diye ekledi.
“GÜVENLİK BİRİMLERİMİZİ FETÖ VİRÜSÜNDEN ARINDIRMAK İÇİN KARARLI ADIMLAR ATTIK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan; vatanına, devletine, yeminine sadakat gösteren tüm polislere, ülke ve millet adına teşekkür etti ve “Sizler devletimizin en zor günlerinde sergilediğiniz millî duruşla vatandaşlarımızın hafızasında unutulmayacak bir yer edindiniz. Bir daha aranızda bu tür ihanet çetelerinin türemesine ve yerleşmesine izin vermeyeceğinize inanıyorum” dedi.
15 Temmuz darbe girişimi sonrasında, güvenlik birimlerini FETÖ virüsünden tamamen arındırmak için süratli ve kararlı bir şekilde adımlar attıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, örgütle irtibat ve iltisakı bulunan, gizli haberleşme araçlarını kullanan, örgüt çıkarları için makamını suiistimal eden şahısları titiz bir çalışmayla tespit ederek, bunların kurumla ilişiğini kestiklerini söyledi.
Bu süreçte hukuk ve adaletten da ayrılmamaya özen gösterdiklerini, hatalar yapıldıysa bunları da telafi etmeye çalıştıklarını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilerek ve isteyerek hiç kimsenin mağduriyete uğramasına göz yummadıklarından emin olunmasını istedi.
“FETÖ İLE MÜCADELE EDERKEN ADALETİN TECELLİSİ İÇİN ÇABA GÖSTERDİK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Açık söylüyorum; dünyada pek az ülke devletin kılcal damarlarına kadar sızmış böyle melun bir yapıyla bizim kadar hakkaniyetli ve başarılı bir mücadele yürütebilir. Dünyada çok az toplum böyle ağır bir travmanın üstesinden bizim milletimiz gibi dirayetle gelebilir. Ankara Emniyet Müdürlüğü Binası’nda, Gölbaşı Özel Harekât Başkanlığı’nda mesai arkadaşları vahşice katledilen polis kardeşlerimizin sağduyularını koruyarak vazifelerini icra etmeleri gerçekten takdire şayandır. Yaşadığımız ihanetin ve acının büyüklüğüne rağmen asla duygularımızı aklımızın önüne geçirmedik. FETÖ ile mücadele ederken intikam duygusuyla değil adaletin tecellisi için çaba gösterdik, hâlen de bu şekilde hareket ediyoruz.”
Emniyet birimlerini FETÖ’den temizlemenin faydalarının hemen görülmeye başlandığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün bölücü terör örgütü yurt içinde tarihinin en büyük hezimetlerini yaşıyorsa, bundan sonra 2 yılda atılan adımların çok büyük payı vardır. Şehirlerimiz 2-3 yıl öncesine göre daha güvenliyse, bunda üniformasının hakkını vermek için canla-başla çalışan polislerimizin emeği vardır. Şayet bugün çetelerle, uyuşturucu tacirleriyle veya adi suçlularla çok daha etkin bir mücadele yürütülüyorsa, sebebi devletin içindeki hainlerden temizlenmesidir” sözlerine yer verdi.
“POLİSLERİMİZİN EMEKLİLİK EK GÖSTERGELERİNİ 3 BİN 600’E ÇIKARIYORUZ”
Emniyet teşkilatının görevini huzur ve gönül rahatlığı içinde yapabilmesi için, polisi her açıdan desteklemeye devam ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, kırsalda lojmanlar, özlük hakları, eğitim, teçhizat, maaş gibi konularda pek çok çalışmayı hayata geçirdiklerini, polisleri askerlik görevinden muaf tutan yasayı çıkardıklarını hatırlattı.
Yeni dönemde polislerin emeklilik ek göstergelerini 3 bin 600’e çıkaracaklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, getirilecek düzenlemeyle yükseköğrenim mezunu polis memurlarının emeklilik maaşlarında yüzde 21 oranında artış olacağına değinerek, 25 hizmet yılı üzerinden hesaplandığında, polislerin emekli maaşlarının net 533 lira, emekli ikramiyelerinin ise net 17 bin lira artacağı bilgisini paylaştı.
Aynı şekilde öğretmen, hemşire ve din görevlilerinin de benzer rakamlarla bu artıştan faydalanacağını, toplamda 1 milyon 412 bin kişiyi ilgilendiren bu düzenlemeden, emeklilerin dul ve yetimlerinin de istifade edeceğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elbette ülkemizin ekonomisi güçlendikçe, imkânlar elverdikçe, bunu sizlere daha fazla yansıtmayı sürdüreceğiz” dedi.
“ÜÇ BEŞ OY UĞRUNA MİLLETİMİZİN EMANETİNE ASLA İHANET EDEMEYİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye artık vatandaşları arasında ayrımcılık yapan eski Türkiye değildir. Türkiye, geçmişte uzun yıllar olduğu gibi kaynaklarını sadece belli kesimlere aktaran bir ülke de değildir. Bu devlet artık vatandaşlarından topladığı vergileri çalışmadan, üretmeden, hiçbir riske girmeden kar peşinde koşan çevrelere altın tepside sunan bir devlet hiç değildir. Biz geçmişte olduğu gibi sadece vesayeti kendine kalkan yapan bir avuç seçkinin refah ve huzuru için değil, 81 milyon vatandaşımızın tamamının ve kalbini bize yöneltmiş kardeşlerimizin geleceği için çalışıyoruz.”
Birilerinin rant çevrelerine selam durabileceğini, iktidara gelmenin yolunu vesayet odaklarına teslimiyette bulabileceğini, makam ve mevki için her türlü değeri ve hassasiyeti ayaklar altına alabileceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama biz asla böyle davranamayız. Üç beş oy uğruna, kısa vadeli çıkarlar uğruna milletimizin emanetine asla ihanet edemeyiz” vurgusunda bulundu.
“EKONOMİMİZİ GÜÇLENDİRİRKEN HERKESİN HAK ETTİĞİ PAYI ALMASINI SAĞLAYACAĞIZ”
Son 16 yıldır ekonomiden ticarete, dış politikadan terörle mücadeleye, sosyal yardımlardan kamu görevlilerine sağlanan imkânlara kadar attıkları her adımda meseleye bu şekilde yaklaştıklarını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiç kimsenin milletimizin helal lokmasına musallat olmasına izin vermedik. İnşallah bundan sonra da aynı hassasiyetle çalışmayı sürdüreceğiz. Ülkemizi büyütürken, ekonomimizi güçlendirirken herkesin bundan hak ettiği payı almasını sağlayacağız” sözlerine yer verdi.
Türkiye’nin 24 Haziran’da bir erken seçime gittiğine dikkat çekerek, seçim güvenliğinin sağlanması noktasında en büyük görevin polislere düştüğüne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, emniyet mensuplarının; gerek propaganda döneminde, gerek seçim gününde her hangi bir zafiyetin oluşmasına müsaade etmeyeceklerine inandığını söyledi.
“BUGÜNE KADAR SANDIĞA ASLA GÖLGE DÜŞÜRMEDİK”
“Türkiye, şeffaf, serbest, adil ve demokratik seçimler gerçekleştirme konusunda tüm dünyada başarısını ispatlamış bir ülkedir” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Bize kimse demokrasi dersi vermesin, bu konuda Türkiye örnektir. Bugüne kadar sandığa asla gölge düşürmedik, birilerinin düşürmesine de fırsat vermedik. 24 Haziran seçimlerinde de aynı demokratik olgunluğu göstereceğimize inanıyorum. Vatandaşlarımızın iradelerini sandığa hür bir şekilde yansıtabilmelerini temin için sizlerden görevinizi fedakârca yapmanızı bekliyorum. Önümüzdeki 28 gün başta emniyet teşkilatımız olmak üzere devletimizin ilgili birimleri için zorlu ve yorucu bir dönem olacak. Seçim sürecini dinamitlemek için şer odakları hiç boş durmayacaklar. Türk demokrasisine leke çalmak amacıyla birileri muhakkak akla hayale gelmedik yöntemlere, iftiralara başvuracak. Devletimizin tüm kurumlarının sorumluluklarını en güzel şekilde yerine getirerek bu süreci inşallah alnımızın akıyla atlatacağımıza inanıyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftar programında Nusaybin Çocuk Eğitim Merkezi’nde eğitim gören ve gezi için İstanbul’da bulunan terör mağduru çocuklarla da görüştü.