Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin il başkanları toplantısında konuştu.

Başbakan Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

“Ülkesinin itibarını düşürmek pahasına AK Parti’ye muhalefet etmenin adı siyaset olamaz. Bir, söylediklerini hakkaniyet çerçevesinin dışına çıkmadan söyleyeceksin. İki, misyonunun hakaret ve eleştirlerileriyle sınırlı olmayacak. Kendi doğrularınla öneriler de sunacaksın.

Siyaset dünyanın hiçbir yerinde düz bir çizgi üzerinde devam etmez. Ferah zamanlar gibi sıkıntılı zamanlar da var. Esas olan sıkıntılı zamanlarda dik durmaktır.

Dünyaya söyleyecek sözü olan Türkiye için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. Bugünün dünyasında hiçbir mesele diğer bir meseleden bağımsız değil, diğerlerine de bağlıdır.

Kritik ülke meseleleri üzerinde siyaset yapmaya çalışırsanız ülkeye zarar verir, milletin gözünden düşersiniz.

'BU MU ADALET?'
Neredeyse 'Başbakan yurttdışında siyaset yapıyor' diyecekler. Türkiye’nin saygınlığını arttırmaya devam edeceğim. Sizin ‘Arap sokağı’ diye küçümsediğiniz yer dünya siyasetinin döndüğü yerdir.

İran’a nükleer enerji nedeniyle yaptırım uygulayacaksın, ama İsrail hakkında sessiz kalacaksın. Bu mu adalet? Adil davranmadığınız zaman dünyanın karmaşıklaşan sorunlarını çözemezsiniz.

Rum Yönetimi sondaj adı altında sabotaj yapıyor. Buna rağmen barışı koruyacak kurumlardan ses çıkmıyor. Trübünden maç seyretmiyor, Türkiye’yi yönetiyoruz.

'SİYASİ UZANTILARI DA RANT ELDE EDİYOR'
Türkiye’ye musallat edilen bu cinayet örgütünün kime, nasıl saldırdığını iyi görmek gerekiyor. Kim için, neyin karşılığında taşeronluk yapıyor? Bunlar düğün evini cenaze evine çeviriyor. Ekmek alan polisimi vuruyor. Bu terör örgütü neyin mücadelesini veriyor? 4 kızımıza sıkılan kurşun sayısı 200’ü buluyor.

Bunlarda samimiyet, dürüstlük yok. Bunlar cinayet şebekesi olarak rant elde ediyorlar. Onların siyasi uzantıları da rant elde ediyor. 'Başbakan sert konuşuyor' diyorlar. Ciğerim yanıyor ciğerim. Ne sert konuşması?

Evine helal ekmek götürmek isteyen bir ayakkabı boyacası bomba ile öldürülüyor. Bunlara gönül verenler, bunları destekleyenler, bunlara oy verenler tarihe nasıl hesabını verecekler?

Evvelsi gün, Batman'da araç taranıyor, baba yaralanıyor, hamile kadın, Mizgin Hanım şehitoluyor, 8 aylık yavrusu hastanede, 4 yaşındaki kızı Sultan da şehit oluyor. Bu örgütün bir insani değere inandığını hangi vicdan sahibi söyleyebilir. Bunun kültürel haklar mücadelesiyle ne alakası var? Yakından uzaktan ne alakası olabilir? Sizin kültürünüz, size acımasızca insanları öldürme yetkisini nasıl veriyor? Ben böyle bir kültürü tanımıyorum, böyle bir kültür olamaz.

Terör örgütünden kaçmak isteyen 5 kadın militanı işkenceyle öldürüyorlar.

Mabedlerinizi roketatarlarla bombalayan örgüte nasıl destek veriyorsunuz?

Eskiden karanlık günlere dönmeden kandan beslenen cinayet şebekesini yakamızdan düşüreceğiz. Türkiye bu musibeti bertaraf edecektir.

'ANAYASA İÇİN ÖN ŞART YOK'
Yeni anayasa için hiçbir ön şartımız yok. Tek arzumuz, ön yargılardan arındırılmış bir şekilde bu işin yapılmasıdır. Söyleyecek sözü olan herkesi davet ediyoruz."