UBP Genel Başkanı ve Başbakan İrsen Küçük, yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun siyasi partiler arasında son dönemde yaşanan gelişmeler hakkında toplumsal bir konsensüse varılması için çalışma başlattığını söyledi.
Küçük, toplantıda ekonomik sıkıntılardan kaynaklanan eylemler ve siyasal parti, sendika ve sivil toplum örgütlerinin ortaya koyduğu duyarlılığın görüşüldüğünü ifade etti.
Cumhurbaşkanı’nın mecliste temsil edilen siyasi partiler arasında “toplumsal bir konsensüs” sağlanması amacıyla bir çalışma başlattığını belirten İrsen Küçük, partilerin değerlendirmelerde bulunduktan sonra siyasi parti başkanlarının Cumhurbaşkanının çağrısı ile yeniden bir araya geleceğinin söyledi.
SOYER
CTP-BG Genel Başkanı Ferdi Sabit Soyer ise, 28 Ocak’ta yer alan mitingin Kıbrıs Türk halkının ürettiği demokratik bir enerji olduğunu, bunun Kıbrıs Türk varlığının canlı bir varlık olduğunun göstergesi olduğunu ve bunun herkes tarafından kabullenmesi gerektiğini söyledi.
Mitingde Türkiye aleyhinde açılan pankartlar nedeniyle halkın taleplerinin tartışmaların odağına taşınamadığını belirten Soyer, Kıbrıs sorununun çözümü ve ekonomik gelişim için TC ile olan ilişkilerin önemli olduğunu ifade etti ve “Mitingin Türkiye’ye karşıt bir eylem olduğunu ifade etmek ne kadar yanlışsa bunu böyle algılamak da o kadar yanlıştır” dedi.
Türkiye ile ilişkilerin, KKTC’nin IMF’si gibi yansıtılması halinde Türkiye’nin tepki alacağını söyleyen Soyer, “Programın fayda getirmediği açıktır bunun süratle ele alınması gerekir. Bunun yanısıra üslubun metodun yanlışlığı ortadadır” dedi.
Ekonomik tedbirler alınması gerektiğini ve bunun diyalogla mümkün olabileceğini ifade eden Soyer, “Bununla ilgili olarak da Kıbrıs Türk halkının varlığını ve kimliğini korumak lazımdır” dedi.
DENKTAŞ
DP Genel Başkanı Serdar Denktaş, toplantıda “TC Yardım Heyetinin uygulamalarının hiçbir şekilde tasvip edilmediğinin çok daha büyük bir konsensüs konusu olduğunu gördük” dedi.
Hükümetin istifa etmesi ve yerine Kıbrıs Türküne uygun reformları hayata geçirecek tüm partilerden oluşacak bir “Teknokrat Hükümetin” getirilmesi gerektiğini toplantıda belirttiğini ifade eden Denktaş, “Konsensüsle bazı sorunlarımızı ve Türkiye ile olan ilişkileri doğru bir noktaya getirebileceksek bu uğraşıyı ortaya koymakta fayda var” dedi.
TC Başbakanı Recep Tayip Erdoğan’ın açıklamalarına atıfta da bulunan Denktaş, “besleme” benzetmesinin kabul edilemeyeceğini ifade etti.
Kıbrıs Türkünün imkanlarının kısıtlı olduğunu, bunun için çıkış yolları aranması gerektiğini ifade eden Denktaş, “Cumhurbaşkanlığının müşterek bir hareket, bir tavır arayışı devam etmesi gerekir” dedi.
Mitingin Kıbrıs Rum kesimi ile birlikte yapıldığı yalanı ile Türkiye Başbakanı Erdoğan’ın da kandırıldığını belirten Denktaş, “Kıbrıslı Türkler olarak dayatma olduğu anda bu dayatma Türkiye’nin buradaki temsilcisinden de gelse hayır diyeceğimizi gösterdik” dedi.
ÇAKICI
TDP Genel Başkanı Mehmet Çakıcı ise, Erdoğan’ın eksik bilgilendirildiğine inandıklarını ancak Kıbrıslı Türklere “besleme” benzetmesi yapılması ve mitingin Kıbrıslı Rumlarla işbirliği içerisinde yapıldığı yöndeki suçlamalardan rencide olduklarını belirtti.
TDP’nin mitinge dayatma paketlere karşı oldukları için katıldığını ve mitingin Rumlarla işbirliği içerisinde yapıldığı iddialarının bir hayal ürünü olduğunu ifade eden Çakıcı, ancak hükümetin de bu düşüncede olduğunu gözlemlediğini kaydetti.
Çakıcı, “ekonomik paket” geri çekilinceye ve tüm siyasi partilerle birlikte Kıbrıs Türküne uygun tedbirler belirleninceye kadar tutumlarını sürdüreceklerini kaydetti.
Hükümetin mitingdeki mesajı doğru algılamadığını savunan Çakıcı, “Biz kendilerine (Hükümete) uzlaşıya açık olduğumuzu söyledik. Uzlaşının hep birlikte ancak bize uygun bir yerel programla, siyasal, sosyal, ekonomik, demokratik ilkeleri içeren yeni bir program koşulu ile olabileceğini söyledik. Aksi takdirde hükümet istifa etmelidir” dedi.
Mitinge atıfta bulunan Çakıcı, “Bir iki tane pankarta yoğunlaşarak esas mesajı kaçırmamız bana göre çok anlamlıdır ama Kıbrıs Türk halkını susturmak sindirmek için de konunun bu mecraya çekildiğini de düşünüyorum” diye konuştu.
AVCI
ÖRP Genel Başkanı Turgay Avcı ise, mitingi düzenleyen Sendikal Platformun girişiminden 28 Ocak mitinginde açılması düşünülen pankartlardan ve belirlenen ilkelerden dolayı ayrıldıklarını anımsattı, “olan oldu fakat Anavatan yavru vatan ilişkilerini farklı bir konuma götürmüştür” dedi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun çağrısı üzerine yer alan toplantının toplumsal uzlaşı arayışı için yapıldığını ifade eden Avcı, tüm siyasi partilerin TC-KKTC ilişkilerini bozacak pankart ve sloganlara birlikte karşı durması gerektiğini belirtti ve “ekonomik paketin” de iyileştirilmesi için yardıma hazır olduklarını ifade etti. Avcı, “Önce kayıt dışı ekonomi ve kamu alacaklarının üzerine gidilmesi gerektiğini ve tüm kurumlardaki 30 yıllık siyasi anlayışın değişmesi gerektiğinin üzerinde hassasiyetle durduk” dedi.
Turgay Avcı, “Cumhurbaşkanı bugün bir toplumsal uzlaşı için bir çağrı bir ortak metin üzerinde çalışılması konusunda bir irade ortaya koydu. Biz bu ortak metne ÖRP olarak onay verdiğimizi bildirdik maalesef bu ortak metin bugün çıkamamıştır” dedi.