Konuyla ilgili olarak bugün İŞAD adına açıklama yapan Metin Şadi, “Ya mevcut yarı-başkanlık sistemine uygun bir yapı kuracağız; ya da başkanlık rejimine uygun bir sistem kuracağız... İhtiyacımız, bu tarihi görevi üstlenecek bir liderliğin-kıvılcımın ortaya çıkması” dedi.
Şadi, son günlerde sıkça genel seçim telaffuz edildiğini ancak ülkede yürütme ve yasamanın iç içe geçtiğini, kendi fonksiyonlarını dahi yerine getirmekten aciz duruma düştüğünü savunarak, “Mevcut yönetim sistemimiz, yapısı ve kurgusu gereği, istikrarlı, sorumlu- hesap verebilir bir yönetim yerine; kıt ülke kaynaklarımızı ve insanlarımızı harcamakta, popülizm ve yozlaşma üretmektedir. Bu sistemle ne yazık düşük performansa ve verimsizliğe mahkûmuz” iddiasında bulundu.
Metin Şadi, görüşlerine şöyle devam etti:
“Bu sistemi değiştirmeden, aksak yönlerini düzeltmeden A veya B partinin veya farklı siyasal kişilerin yürütme/yasamada görev alması ülkemizin, aş-iş-refah-sağlık, eğitim vs. sorunlarını çözemeyecektir. Çünkü, sistemin kendisi zaman içinde yapılan müdahalelerle işlevsel ve verimli olmaktan çıkmıştır. Sistem çökmüştür ve sistemi değiştirmeden erken veya zamanında gidilecek bir seçimden de beklenilen sonuç alınamayacaktır. Çünkü, bu sistem kaliteli siyasetçilerimizi de sistem içinde ya etkisiz yapıyor, ya da onları dönüştürüyor. Bu bozuk-aksak sistemden kaliteli ve verimli bir yürütme-yasama performansı beklemek doğru değildir. Kaliteli ve verimli performanslar ancak tesadüflere ve iyi niyetlere kalmıştır.”
Şadi, sistem değişikliği için sivil toplum, üniversiteler ve siyasi partiler düzeyinde bir konsey toplantısına ihtiyaç duyulduğunu ve bu konseyde yapılacak tartışmaların, meclise rehber olacağını söyledi. Mecliste tüm partilerin katılımıyla bir komite oluşması gerektiğini kaydeden Şadi, “Acilen kurulacak bu komisyon, seçim sistemi, Siyasi Partiler Yasası, meclis iç tüzüğü gibi bir dizi sistemle ilgili yasal ve anayasal değişiklikleri bir paket olarak toplumun önüne koymalı ve yeni seçimlere mutlaka bu değişecek sistemle gidilmelidir” dedi.