KKTC Cumhurbaşkanlığı’ndan Sert Açıklama
|
|
|
|
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Basın Bürosu’ndan bazı gazetelerde yer alan Kıbrıs Müzakerelerinde yaşanan gelişmelerle ilgili haberler üzerine bir açıklama yapıldı. |
|
|
|
26 Temmuz 2014 Cumartesi - 13:37 |
|
|
|
|
|
|
|
Açıklamada şunlar kaydedildi:
“Basın yayın organlarında son günlerde çıkan bazı haber ve açıklamaların yarattığı soru işaretleri karşısında, 24 Temmuz, Perşembe günü yapılan liderler görüşmesinde yaşanan gelişmeleri, özellikle Rum lider Anastasiades’in toplantıdaki davranışlarıyla ilgili gerçekleri kamuoyuyla paylaşmakta fayda görüyoruz.
Bilindiği gibi, söz konusu toplantı, 11 Şubat 2014 tarihli ‘Liderler Ortak Açıklamasıyla’ yeniden başlayan sürecin ikinci safhasını, yani tarafların birbirlerine öneri sunma aşamasının tamamlanıp bundan sonra nasıl ilerleneceğinin saptanmasını amaçlamaktaydı. Görüşmenin gündeminde, ayrıca, tarafların önceden ele aldığı bazı Güven Yaratıcı Önlemlerin (GYÖ) liderler tarafından onaylanıp hayata geçirilmesi bulunmaktaydı.
Görüşmenin sonunda Birleşmiş Milletler tarafından yapılan açıklamadan da görüleceği üzere, taraflar birbirlerine görüşülmekte olan her 6 başlıkla ilgili önerilerini sunmakla ikinci aşamayı tamamlamış bulunmaktadır. Bundan sonra nasıl ilerleneceği konusundaki görüş ayrılıklarının giderilip sonuçlarının 2 Eylül’de yapılacak liderler görüşmesine getirilmesi hususunda iki tarafın görüşmecileri görevlendirilmiştir. GYÖ konusunda ise, bugüne kadar Güney’deki Hala Sultan Tekke’sini ziyaret edip burada ibadet etmesi engellenen vatandaşlarımızın Ramazan Bayramında Tekke’yi ziyareti konusunda mutabakata varılmış olup Bayramın birinci gününde bu ziyaret gerçekleştirilecektir.
Esasında müzakereciler aralarında sağlık, turizm, mayınların temizlenmesinin de bulunduğu 8 Güven Yaratıcı Önlem konusunda prensip anlaşmasına varmış olup bunu liderlerin onayına sunmuşlardı ancak Anastasiades söz konusu görüşmede üzerinde uzlaşmaya varılan konulara karşı çıkmıştır.
Görüşmede daha fazla ilerleme sağlanamamasının nedeni, Kıbrıs Rum liderinin sergilediği katı tutum ve diplomatik teamüllere uymayan, gerek Kıbrıs Türk tarafı gerekse Birleşmiş Milletler Temsilcilerine, hatta kendi müzakere heyetine karşı bir saygısızlık teşkil eden davranışlarıdır. Bugüne kadar elde edilen yakınlaşmaları ve yerleşmiş BM parametrelerini kabul etmemekte ısrar eden, kendi görüşlerini Kıbrıs Türk tarafına empoze etmeye çalışan Sayın Anastasiades, bunu başaramayınca asabi, uygunsuz bir tutum içine girmiş, görüşmenin önemli bir bölümünü bu şekilde geçirdikten sonra, daha görüşme tamamlanmadan tek başına müzakere salonunu terk etmiş, yani masadan kaçmıştır.
Kıbrıs Türk tarafı olarak biz, Birleşmiş Milletlerin ricası üzerine, bu çok vahim davranışla ilgili olarak kamuoyuna daha önce bir açıklama yapmadık. Ancak Rum basınının o gün öğleden sonra koordineli bir şekilde 24 Temmuz liderler görüşmesiyle ilgili olayları çarpıtıp Kıbrıs Türk tarafını suçlamaya kalkışması hayli dikkat çekici olmuş, daha sonrasında ise bilindiği üzere Kıbrıs Türk medyası Rum liderin yaptıklarını sayfalarına taşımıştır.
Bu noktada dikkati çeken, üzüntü veren bir husus, kendi içimizdeki bir makamın yukarıdaki gerçeklere rağmen, Anastasiades’in masadan kaçmasının söz konusu olmadığını iddia ederek adeta onun savunuculuğuna soyunmasıdır.Kendilerine bu konuda verilen bilgilere ve yapılan uyarıya rağmen bu konuda ısrar edilmesi ve düzeltme yoluna gidilmemesi ise düşündürücüdür.
‘Mutfakta değiliz, bizim gelişmelerden haberimiz yok’ diyen bir makam elinde bilgi, belge yoksa nasıl olur da sendikaları bilgilendir? 500 sayfayı aşan görüşme tutanağ ı elinde olan, istediği anda istediği önerisini Cumhurbaşkanı’na iletebilecek konumda bulunan bir makam sahibi nasıl olur da kendisinin bulunduğu bir ortamda sendikaların Cumhurbaşkanımıza yönelttikleri yanlış eleştiriler karşısında ses çıkarmaz, tam tersine Anastasiades’i savunur?
Sayın Anastasiades’in masadaki yanlış ve saygısızca tutumu KKTC’nin bir makamında oturanlar tarafından kendilerinin gönderdiği görevliye görüşmelerle ilgili tüm gerçekler doğru bir şekilde anlatılmasına rağmen nasıl olur da “ başka bir toplantıya katılmak için erken ayrıldı” gerekçesiyle mazur gösterilemeye çalışılır?
Cumhurbaşkanımız yeri geldikçe Danışma Kurulu, Meclis Platformu, Cumhuriyet Meclisi, Halk Konseyi ve Hükümeti bilgilendirmiştir ve bilgilendirmeye devam edecektir. ,
Sayın Cumhurbaşkanımız pek çok kez kimin önerisi varsa bunları almaya,değerlendirmeye hazır olduklarını ortaya koymuşlardır.
Hükümet yapılan tüm önerilerden haberdardır ve doğrudan ya da oluşturulan komitelerdeki temsilcileri vasıtası ile Cumhurbaşkanlığı’na önerilerini iletmesi mümkündür.
Masadan saygısız bir tutum sergileyerek kaçmak diplomaside çok ciddi bir ayıptır. Bunu eğer Kıbrıs Türk tarafı yapsaydı acaba malum kişiler ve Rumları şımartan ülkeler ne diyecekti malumumuzdur.
Şu bilinmelidir ki Türk tarafı olarak bu davranışı sineye çekmek niyetinde değiliz. Konuyu Birleşmiş Milletler başta olmak üzere diğer ilgili aktörlerle ele almaktayız. Daha ileri adımlar konusunda değerlendirmelerimiz sürüyor.
Cumhurbaşkanımız Sayın Derviş Eroğlu’nun en fazla üzerinde durduğu konu birlik ve beraberliğimizidir O nedenle iç politika amaçlı bazı davranışlara yanıt verilmiyor. Aslında herkesin yapması gereken gelinen bu kritik aşamada iç siyasi mülahazaları bir kenara bırakıp sorumluluk içinde hareket etmektir.”
|
|
|
|
|
|
|
FACEBOOK YORUM |
Yorumlarınızı
Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |
|
|
|
|
|
|
|
YORUMLAR |
Onay bekleyen yorum yok. |
|
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din,
ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük
harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
|
|
|
DİĞER HABERLER |
|
|
|
|
|
|
|