KTOEÖS, öğle saatlerinde Demokrasi Ortaokulu’nda basın toplantısı; ardından okul öğretmenlerinin bilgilenmesi ve sorularına yanıt bulması için Tabipler Birliği Başkanı Hüdaoğlu’yla sohbet toplantısı düzenledi.
HÜDAOĞLU: “AŞIYLA ÖNLENEBİLİR”
Hüdaoğlu, Hepatit A’nın aşılamayla önlenebilecek bir sorun olduğunu belirterek, toplumunu korumak isteyen bir devletin bunu aşı programına alması gerektiğini, oysa alınmadığını savundu.
Kuluçka süresi bulunan Hepatit A’nın yayılma riski olduğunu ve bir buçuk aylık süre içinde başka vakalara da rastlanabileceğini ifade eden Hüdaoğlu, Kıbrıs Türk toplumunun hâlâ, aşıyla önlenebilecek bu hastalıkla mücadele etmek zorunda kalmasının üzücü olduğunu vurguladı ve herkese aşılanmaları çağrısı yaptı. Hüdaoğlu, halsizlik, gözlerde sararma ve idrar renginde değişikliklerin Hepatit A göstergesi olabileceğini kaydederek, öğretmenleri uyardı.
Tabipler Birliği Başkanı Dr. Suphi Hüdaoğlu, geçmiş yıllarda başka okullarda da Hepatit A görüldüğüne işaret ederek, devletin “eğitim, sağlık, asayiş ve adalet” fonksiyonlarını yeterince yerine getiremediğini; bütçeden de yeterli payın ayrılmadığını ileri sürdü.
Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlığa yüzde 15 pay ayrılmasını öngörürken KKTC’de yüzde 5.8 pay ayrıldığını kaydeden Hüdaoğlu, Hepatit A’nın bulaşıcı bir virüs olduğunu, ishal, tifo ve sarılığa yol açabildiğini ve yüzde 1 de ölüm riski bulunduğunu belirtti.
“DEVLET TEMEL GÖREVİNİ YAPAMIYOR”
Demokrasi Ortaokulu’ndaki bir öğrencide bu virüsün görülmesinin ciddi bir sorun yaşandığını gösterdiğini ifade eden Suphi Hüdaoğlu, 20 öğrenciye 1 tuvalet gerekirken okullarda yeterli tuvalet olmadığını; devletin temel görevini yapamadığını; okulların bütçesi de bulunmadığını savundu.
“UYARILARIMIZA RAĞMEN AŞI PROGRAMINA ALINMIYOR”
“Hepatit A, aşıyla önlenebilecek bir hastalıktır. Devlet, bu aşıyı yaptırarak toplumunu koruyabilir ama yıllardır uyarılarımıza rağmen aşı programına alınmıyor” diyen Hüdaoğlu, makam arabalarına ve yurt dışı gezilere büyük paralar harcadığını öne sürdüğü hükümeti, sağlık için yeterli bütçeyi ayırmadığı gerekçesiyle eleştirdi.
Suphi Hüdaoğlu, sağlıkta temel görevlerini yerine getirmeyen hükümetin sivil toplum örgütlerini suçladığını savundu; eğitim, sağlık ve adalet için hep birlikte mücadele vermek gerektiğini vurguladı.
GÖKÇEBEL: “OKULLARDA SAĞLIK VE GÜVENLİKTE CİDDİ SIKINTILAR VAR”
KTOEÖS Genel Başkanı Tahir Gökçebel, sağlık ve hijyenin münferit bir konu olmadığını, bu konularda Eğitim ve Sağlık Bakanlıklarının ciddi bir politikası bulunmadığını savunarak, okullarda sağlık ve güvenlik konularında ciddi sıkıntılar yaşandığını ileri sürdü.
Okul bütçelerinin, en temel sağlık malzemelerini bile alabilecek yeterlilikte olmadığını; tuvaletlerde standart ve hijyen bulunmadığını anlatan Gökçebel, “Tüm bunlar iki kez düşünülerek politika üretilmelidir ama bugün Eğitim Bakanlığı’nın görüntüsü, devlet okullarını terk ettiğidir” dedi.
“TATMİN OLMADIK”
Gökçebel, Demokrasi Ortaokulu’nda Hepatit A görülmesinden sonra yapılanlardan tatmin olmadıklarını; bunun basit bir olay olmadığını kaydederek, bulaşıcı olan bu hastalığa karşı gerekenlerin yapılmasını ve “şovun bırakılmasını” istedi.
“BAKANLIK MÜDÜRLERİ TOPLUMU YANILTIYOR”
“Okula bile gelmeden demeç veren bakanlık müdürleri, toplumu yanıltıyor” iddiasında bulunan Tahir Gökçebel, çocukların ve öğretmenlerin verimli ders yapabilmesi için sağlıklı bir ortamda bulunmalarının şart olduğunu vurguladı.
“BAKANLIK ADIM ATMAZSA BİZ GEREKENİ YAPACAĞIZ”
KTOEÖS Genel Başkanı Gökçebel, olayın örtbas edilmemesini isteyerek, sadece belli kişilere aşı yapılarak sorunun çözümlenemeyeceğini belirtti. Gökçebel, bakanlık adım atmazsa kendilerinin gerekeni yapacağını ifade etti.
Gökçebel, “Çocuklarımız geleceğimizdir” diyerek Eğitim Bakanlığı’nı, devlet okullarına sahip çıkmaya, sağlık, güvenlik ve çevre sağlığı için politika üretmeye davet etti.
Atılacak adımların, söylenecek sözlerin basında şov olmasını istemediklerini kaydeden Tahir Gökçebel, bakanlığın gerekli adımları atacağı umudunu dile getirdi.
ELCİL: “EĞİTİM BÜTÇESİ ÖZEL OKULLARA VE ÜNİVERSİTELERE GİDİYOR”
KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, hastalıkların “geçmiş olsun” demekle değil, bilimsel yaklaşımlarla önlenebileceğini belirterek, toplumdaki bozulmaların okullara da yansıdığını savundu.
Elcil, bütçede en fazla payın eğitime ayrıldığını ama bunun büyük bölümünün özel okullara ve üniversitelere gittiğini savunarak, geri kalan rakamla eğitimin sürdürülmesinin mümkün olmadığını kaydetti.
Ülkede 7 yıl önce tüberküloz bile görüldüğünü ve Dünya Sağlık Örgütü’nün bakanlığı uyardığını ifade eden Şener Elcil, “KKTC tanınmıyor ama hastalıklar, kumar ve fuhuşla tanınıyor” iddiasında bulundu.
“EĞİTİM HARCAMA DEĞİL, YATIRIMDIR”
Şener Elcil, eğitimin harcama değil yatırım olduğunu vurgulayarak, eğitime bu mantıkla bakılmasını istedi.
SİYAH BANTLI PROTESTO
Elcil, ülkede yaşanan olayları protesto etmek için 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda görev alan öğretmenlerin siyah bant takacağını da açıkladı.
Elcil, maaş alamayan belediye çalışanlarının durumunu, batırılan kooperatifleri, çocuk cinayetini ve hükümetin icraatlarını protesto edeceklerini kaydederek, “Ülkenin ve çocukların geleceğiyle ilgili endişelerimiz var” dedi ve toplumsal meseleleri gündeme getirme görevlerini sürdüreceklerini söyledi.
Basın toplantısında KTÖS ve KTOEÖS yöneticileri yanında YKP temsilcisi de yer aldı.