Diyarbakır'ın Silvan ilçesi Dolapdere köyünde meydana gelen, 13 askerin şehit, 7 askerin yaralandığı ve 7 teröristin ölü olarak ele geçirildiği çatışma bölgesinde inceleme yapan Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcilerinden oluşan heyet gözlemlerini kamuoyu ile paylaştı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Başkanlığı öncülüğünde saldırının yaşandığı bölgeye giden STK temsilcileri hazırladıkları raporu Sümerpark Resepsiyon Salonu'nda düzenlenen bir basın toplantısı ile paylaştı. İHD Diyarbakır Şubesi, Mazlumder Diyarbakır Şubesi, Diyarbakır Tabipler Odası, Diyarbakır Barosu, TİHV, Özgür-Der Diyarbakır Şubesi, KESK Diyarbakır Şubeler Platformu ve Memur-Sen Diyarbakır Şubesi tarafından ortak hazırlanan rapor İHD Diyarbakır Şube Sekreteri Raci Bilici tarafından okundu.
Bilici, heyetin köyde yaptığı inceleme ve araştırma ile görgü tanıklarının ifadeleri doğrultusunda gözlemlerini tamamladıklarını söyledi. Görgü tanığı köylülerin ifadelerine de yer verilen raporu açıklayan Raci Bilici, "Diyarbakır'ın Silvan ilçesine bağlı Dolapdere köyünde meydana gelen çatışmada 13 askerin şehit edilmesi, 7 askerin yaralanması ve 7 PKK'lının öldürülmesi haberleri üzerine basında yer alan çelişkili açıklamalar nedeniyle kamuoyunu sağlıklı bilgilendirmek için bir heyet oluşturarak köyde inceleme yaptık. Heyet üyeleri köye giderek görgü tanıklarını dinledikten sonra çatışma bölgesine hareket etti. Çatışma bölgesi çevreye göre her yere hakim bir tepeydi. Alanda yaptığımız incelemelerde 44 adet yanmış askeri sırt çantası kalıntıları, yanmış gıda maddeleri, çevreden toplanmış mermi kovanları ve çekirdeklerini gördük. Olay yerinde yaklaşık 20 mevzi heyetimiz tarafından tespit edildi. Tüm mevziler yanmış, mevzilerde askerlere ait mermi, şarjör, kumanya malzemeleri görüldü. Olayın gerçekleştiği alan tamamen yanmış ve bazı alanlarda duman çıkıyordu. Bazı mevzilerin hemen önünde yukarıdan atıldığı tespit edilen silahlardan dolayı oluşan çukur alanlar ve patlayıcı madde kalıntıları görüldü" dedi.
"YANGIN DOLAYISIYLA ÖLÜMLER ARTMIŞTIR"
Heyetin inceleme ve gözlemlerinin ardından oluşan kanaate de değinen Raci Bilici, gerek görgü tanıkları ve gerekse heyet incelemeleri sonucunda askerlere havadan helikopterle müdahale edildiğini düşündüklerini söyledi. Bilici, heyet üyelerinin ortak kanaatini şöyle açıkladı:
"Olayın meydana geldiği yer göz önüne alındığında askerlere yönelik pusu kurulması açışından uygun olmadığı görüldü. Köylülerin anlatımı ile olay yerinde helikopterden atılan gaz ve diğer bombalar neticesinde çıkan yangın ölümlerin artmasına neden olmuştur. Hakim tepenin tamamı yukarıdan bombalandığı kanaatine varılmıştır. Olay yerinde bulunan silah ve diğer bulgulardan hareket edilerek, olay yerine havadan helikopter ile müdahale edildiği sonucuna varılmıştır. Yangının yayıldığı alana bakıldığında el bombalarıyla meydana gelebilecek bir yangın olmadığı gözlemlenmiştir. Savcılık incelemesine rağmen olay yerinde patlamamış askeri malzemenin bulunması dikkat çekici olduğu ve bu malzemelerin köy halkı için hayati tehlike oluşturabileceği kanaatine varılmıştır."
Raci Bilici incelemelerini tamamlayan heyet üyelerinin ortak olarak hazırladıkları raporda cevaplanması gereken soruları da kamuoyu ile paylaştı. Bilici, "Bütün ölümlerin sebeplerinin derhal kamuoyuyla paylaşılması gerekir. Helikopterle atılan ve yangına sebep olan silah veya silahların ne olduğunun açıklanması gerekir. Çatışmada öldüğü iddia edilen 7 PKK'lıdan 2'sinin Malatya Devlet Hastanesi'nde olduğu bilinmesine rağmen, geri kalan 5 kişinin akıbetiyle ilgili açıklama yapılması gerekir. Bunların akıbetinin ne olduğu ve kimler olduğu açıklanmalıdır. Operasyona çıkmış ve çatışma esnasında dinlenme anında olunsa bile çevre güvenliğinin nasıl alınmadığı, böylesi bir uygulamanın askeri disipline ve teamüllere aykırı olup olmadığı açıklanmalıdır. Geniş bir alanda meydana gelen yangından diğer askerlerin nasıl kendini muhafaza ettiği açıklanmalıdır. Saldırıdan hemen sonra PKK'lıların bölgedeki helikopterlere rağmen nasıl kaçtığı açıklanmalıdır" ifadelerine yer verdi.