Galatasaray'ın bu sezon kazandığı 18. şampiyonlukta büyük pay sahibi olan Selçuk İnan, A Milli Takım'ın Avusturya kampında konuştu.

13 gol ve yaptığı 13 asistle büyük bir başarıya imza atan, frikikten attığı 5 güzel golle de, yıllardır yeri doldurulamayan Hagi'nin rekorunu da egale eden milli oyuncu, attığı gollerden, şampiyonluğa, hocası Fatih Terim'den en yakın arkadaşları Arda Turan ve Burak Yılmaz'a kadar her konuda özel açıklamalarda bulundu.

Sezonun en önemli maçı olan Fenerbahçe maçına hiçbir karamsarlık taşımadan gittiklerini de söyleyen Selçuk İnan, o günü şöyle anlattı:

"Final için Kadıköy'e giderken de hiç bir endişemiz yoktu. Şampiyonluğa inanıyorduk. Otobüste ve soyunma odasında yine şarkılar söyleniyordu, herkes çok rahattı. Beraberliğin bize şampiyonluğu getireceğini bilmek, oyun anlamında biraz belki bizi etkilemiş de olabilir; bu da çok normaldi. Sadece hocamızın söylediklerini yapmaya çalıştık. Şampiyonluğu da sonuna kadar hakettiğimizi düşünüyorum. Bu arada arkadaşlarla maçlara giderken dinleyip söylediğimiz ortak bir şarkımız var. Ama söylemem. Semih ve Emre hangi şarkı olduğunu iyi biliyor.

'KADIKÖY'DE KUPA ALMAK OLAY'

Maç sonundaki olaylara gelince... Şampiyonluk kupasının orada verileceği belliydi. Şampiyon olduktan sonra hem biz, hem de hocamız şampiyonluk kupasının orada verilmesini istedik. G.Saraylılar için şampiyonluk kupasını Şükrü Saraçoğlu'nda kaldırmak ayrı bir mutluluktu. Sezon öncesi yaşananlara karşın ben, hiçbir futbolcunun bunu sahaya yansıtmadan mücadele ettiğini, düşünüyorum. Sonuç olarak biz şampiyon olduk. Çok da anlamlı bir şampiyonluk oldu."

'KEYİF ALMASINI ÖĞRENELİM'

"G.Saray ve F.Bahçe rekabeti başka yerlere çekiliyor. F.Bahçe olmasa G.Saray olmayacak, G.Saray olmasa da F.Bahçe. İnsanlar keyif almalı." Selçuk İnan'ın, G.Saray ile F.Bahçe arasındaki rekabetle ilgili düşünceleri ise bir ders niteliğinde. İşte tüm anketlerde kamuoyunun 'yılın futbolcusu' seçtiği, bu unvanı karakteri ve duruşuyla sonuna dek hak ettiğini gösteren Selçuk İnan'ın iki büyük takım arasındaki rekabet hakkındaki düşünceleri:

'SADECE KÖTÜ DÜŞÜNÜLMEMELİ'

"İnsanlar, Saracoğlu'nda kupa kaldırmamızı hep farklı bir noktaya çekti. Böyle bir şey olmamalıydı. Çünkü öyle bir rekabet ki bu, bir asırdır süre geliyor. Fenerbahçe olmasa Galatasaray olmayacak, Galatasaray olmasa da F.Bahçe olmayacak. Bir de böyle düşünmek lazım. Sadece kötü tarafından düşünmemek gerekir. Küçüklüğümden beri sadece bu maçları beklerdim, acaba nasıl olacak diye. İnsanların bundan sadece zevk alması lazım. Bu sene Galatasaray şampiyon olur, seneye bir başkası. Öbür yıl bir başkası ki, hep öyle oluyor. Sürekli bir takım 10-15 yıl şampiyon olamıyor. O yüzden insanların biraz bu gözle seyretmesi, bu bilince sahip olması ve desteklemesi gerek. Sadece keyif almalı ve onun tadını çıkarmalı. Ama Kadıköy'deki Fenerbahçe maçından sonra istenmeyen olaylar da yaşandı. Bence hepsi gereksizdi ve olmaması gerekiyordu. Ülkemiz adına, bundan sonra böyle şeylerin olmasını gerçekten istemeyiz. Çünkü bu yaşanan olumsuzluklar kimseye bir şey kazandırmıyor aksine her defasında eksi olarak yansıyor."

'HEDEFLERİMİ GERÇEKLEŞTİRDİM'

"G.Saray'a gelmeden, Trabzon ile sözleşmem bitmişti ve Avrupa'dan bazı kulüplerle görüşüyordum. Ama beklediğim büyük takımlardan istediğim teklifler gelmedi. Fatih Hoca'nın beni istemesi ve hedeflerim için de G.Saray'ın uygun olması, Cimbom'u seçmeme neden oldu. Bugüne dek aldığım hiçbir karardan pişmanlık duymadım. Umduğumu da buldum. Hedeflediğim her şeyi gerçekleştirdim. Trabzon'da kılpayı kaçan şampiyonluk vardı. Bunu G.Saray'da başardım. Bu kadar gol atmayı ben de beklemiyordum. Sürpriz oldu."

'ALBAYRAK BABAM GİBİ'

"Abdurrahim Albayrak bizler için çok önemli biri. Benim de babam gibi. Beni en son F.Bahçe maçından 3 gün önce arayıp kendisini kötü hissettiğini söyleyince, 'Merak etme ağabey, şampiyon olacağız' dedim, öyle rahatladı."

'DÖRDÜNÜN DE YERİ FARKLI'

"Böyle büyük hocalarla çalıştığım için kendimi şanslı hissediyorum. Fatih Terim, Şenol Güneş ve Ersun Yanal ve de Milli Takım'da çalıştığım Guus Hiddink çok önemli isimler. Aralarında kıyaslama yapmak doğru olmaz, hiçbir zaman da yapmadım. Hepsinin bende ayrı yeri var." 'MİLLİLİK GEÇ GELDİ' "Şu an Avrupa'dan hiçbir teklif almadım. En büyük 2 hayalimden biri Milli Takım'da oynamaktı. Bunu biraz geç yakaladığımı düşünüyorum. Diğeri de büyük bir takımda oynamaktı. Bunu da G.Saray'da başardığım için çok mutluyum. Önemli olan buralarda başarı sağlayabilmek. Bundan sonrası için de hedeflerim var. Onlar da Milli Takım ve G.Saray ile Avrupa da bir kupa kaldırmak."

'ZİDANE'I ÖRNEK ALDIM'

"Beni hep Xavi'ye benzetiyorlar. Dünyanın en iyi orta saha oyuncularından biri. Ama ikimiz farklı tarzlardayız. Kimi örnek aldığımı soruyorsanız, bu soruya vereceğim tek bir isim, hayatını ve her şeyini takip ettiğim kişi Zinedine Zidane'dır. Maçlara çıkmadan önce hep onu izler ve örnek alırdım. Onun gibi topa vurmaya çalışır, onun gibi olmayı hayal ederdim. Benim için hiçbir şey değişmedi, yine öyle. Hala örnek alıyor ve onun gibi olabilmek için çalışıyorum."

'HEP FRİRİK ÇALIŞTIM'

"Çocukluğumdan beri hep frikik çalışıyorum. G.Saray'da da çalışıyorum. Vuruş aslında bir özelliktir ama geliştirilmeli. Bir sürecin sonucu bu atışlar. Topun başına geldiğimde insanlar heyecenlanıyorlarsa, bu bir motivasyondur."

'BURAK'I KİM İSTEMEZ?'

Burak ile çok yakın arkadaşız. Trabzon'da da beraberdik. G.Saray'a gelme kararını alırken Burak yanımdaydı. Tıpkı Arda'nın bana yaptığı gibi, ben de Burak'ı bırakıp gittim. Şimdi Burak tüm Avrupa'yı peşinden koşturan biri. Umarım onun için en iyisi olur. Onunla her gün her şeyi konuşabiliyorum. Ama alacağı kararda etkili olmamaya çalışıyorum. Çünkü insan sadece kendi kararından pişmanlık duymaz. Ona hep, 'Nerede mutlu olacaksan, onu yapmalısın' diyorum. G.Saray'a gelmesini isterim. Kim istemez? Burak bence sadece G.Saray değil, dünyanın her takımında başarılı olabilecek bir oyuncu. Trabzonda kalması hayırlısıysa, kalsın. G.Saraysa hayırlısı, gelsin. Avrupaysa da Avrupa'ya gitsin."

'ARDA İKİ ŞEY YÜZÜNDEN GİTTİ'

"G.Saray'a gelmemde Arda'nın da etkisi oldu. Beraber iyi işlere imza atacağımızı söylüyordu. Hep aklının bir yanında gitme fikri vardı. Arda'nın yaşadıklarını biliyoruz. İki şey için gitti. Hem yaşadığı olaylar, hem de kendi hedefleri için. Gitmesini istemezdim ama ilk gitme kararını aldığında, bana söyledi. UEFA Kupası'nı almalarından sonra 'Doğru bir karar almış' diye düşündüm. Aynı benim şimdi eksikliğini hissettiğim gibi, Avrupa'da kupa kaldırmak ve başarılı olmak onun hedefiydi."

'KEŞKE HAMİT GELSE'

"Hamit Altıntop gibi bir futbolcuyla G.Saray'da yan yana oynamayı çok isterim. Çünkü Hamit gerçekten çok kaliteli bir futbolcu. Oynadığı takımlardan da zaten bu belli. Milli Takım'da da beraber oynuyoruz. Keşke öyle bir şey olsa. Gelmesini çok isterim. Gerçekten her anlamda çok iyi bir insan ve çok iyi bir futbolcu. Bu arada Melo ile de iyi bir birlikteliğimiz oldu. Skor anlamında da, oyun anlamında da çok katkımız oldu bu sene. Kalması için hem kendi, hem de kulübün menfaatleri ne olur, bilemem. Ama kalmasını isterim."