Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
"Toplum, Özgecan Aslan cinayetiyle bir kez daha kadına şiddet olgusuyla yüzleşiyor. Medyaya yansıyan her olay sonrası, toplumda tepki ve duyarlılık artıyor.
Kadına şiddet, tecavüz, cinsel istismar, taciz, görünürde bir “adli ve kriminal bir vak’a” olmakla birlikte aslında toplumun kadına bakışı ve algılayışını ortaya koymaktadır. Bu bakış ve algılayışın temelinde yer alan ana nedenlerden biri, kadının cinsel obje olarak reklâm ve pazarlamanın konusu olmasıdır. Otomobilden, gıdaya; magazin haberlerinden, modaya tüm reklâm, pazarlama ve medya etkileşimlerinde, kadın salt cinsel bir obje olarak sunulmaktadır.
Kimi zaman bir haberin tirajını arttırmak için kadın ve cinsellik unsurlarının haberin içine boca edilmesi, kimi zaman gündelik bir tüketim malzemesinin reklâmında, cinselliği öne çıkarılan bir kadının yer alması; toplumun gözü ve zihninin alıştığı ve giderek kadının salt cinsel obje olarak algılanmasına yol açan medya mesajları niteliğine dönüşmüştür.
Tüketicinin Korunması hakkında Kanun’un 61. maddesi ve Ticari reklâm ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği gereği, reklâmlar;
-Genel ahlâka aykırı olamaz,
-Cinsiyete yönelik ayrımcılık içeremez.
-İnsan onurunu ve kişilik haklarını zedeleyici biçimde yapılamaz.
Reklâmlara ilişkin bu düzenlemelere, evrensel haber etiğinin gereklerine rağmen kadını bir mal olarak gören yayın, reklâm ve pazarlama anlayışının yoğunlaşarak devam ettiği tartışmasızdır.
Toplumun tepki ve duyarlılığının artığı bu süreçte Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) olarak; kadının salt cinsel obje olarak yer aldığı reklâm, pazarlama ve yayıncılık anlayışını reddediyor, protesto ediyor ve reklâm, pazarlama ve yayıncılık anlayışının tüketicilerini, #kadınmaldeğildir diyerek, tüketimden gelen güçlerini harekete geçirmeye davet ediyoruz."