Üreticiye ülke şartlarına en uygun bitki türlerini sunmak ve yerli bitki çeşitlerini korumak, tarımsal sorunlara çözüm üretmek amacıyla projeler yürüten Tarım Bakanlığı’na bağlı Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü (TAE), iki yerli ürünü daha mercek altına alıyor.
Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü son olarak, babutsa (diken inciri) ile harnup (keçiboynuzu) üzerine “tür seleksyonu ve gen kaynakları muhafaza projesi” başlattı. Projedeki amaç, ülkede var olan babutsa ve harnup türlerinin belirlenmesi, uzun süre ülkede var olan türlerin, oluşturulacak parsellerde koruma altına alınması ve öne çıkan türleri üreticilerle buluşturmak. TAE, harup ve babutsadan önce ise, ülkede uzun zamandır yetişen zeytin, üzüm, alıç, badem, enginar, narenciye ve fiğ üzerine seleksiyon ve gen kaynakları projesi başlatmıştı.
AKERZURUMLU
TAE Müdürü Ercan Akerzurumlu, Türk Ajansı-Kıbrıs (TAK) muhabirine yaptığı açıklamada, “Projeler, yetiştirme ve uzun süre gözlem gerektirdiğinden, üreticilere bilimsel verilere dayalı tavsiye ancak 5 yıl sonra verebiliriz” dedi. Akerzurumlu, tamamlanmak üzere olan narenciye projesine atıfta bulunarak, araştırmalar ışığında yeni portakal bahçesi tesisinde valencia ve yafa, mandarin bahçesi tesisinde ise mandora ve murcot türlerinin kullanımının tavsiye edildiğini söyledi.
TAE projelerini, Türkiye ve KKTC’deki üniversite ile Türkiye Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü ile işbirliğinde yürütüyor. Bunların arasında, yeni türlerin ülkeye adaptasyonunu sağlamak amacını taşıyan çalışmalar da var. Ülkede yüksek fidan talebi olduğunun açık olduğunu ancak ithal fidanların ülkeye adaptasyonunun nasıl olduğu bilinmediğinden “büyük risk” taşıdığını kaydeden TAE Müdürü Akerzurumlu, ekilen fidanın ülkeye uyumlu veya uyumsuz olduğunun ancak 8 yıl sonra anlaşılabileceğini; bunun da bazen ciddi kayıplara neden olabileceğini vurguladı. Ercan Akerzurumlu, başlattıkları tüm projelerin, 2014’te hayata geçirilmesi öngörülen Bitkisel Üretim Master Planı’na hizmet edeceğini, üretici desteklerinin de Bitkisel Üretim Master Planı çerçevesinde düzenleneceğini anlattı.
“DESTEK PROGRAMI DEĞİŞMELİ”
Mevcut, alan ve ağaç sayısına göre verilen destek programının ürün verimi üzerinde olumlu bir etkisi olmadığını kaydeden Akerzurumlu, “Kaliteyi arttırmak amacıyla, öngörülen yeni sistemde; doğru şekilde ekim yapan, zararlılar ile doğru şekilde mücadele yapan, bahçesine doğru bakımı yapanlara daha çok destek verilecek” dedi. Akerzurumlu, “Kalite ancak böyle yakalanabilir, üreticiler ancak böyle eğitimleri ve yeni uygulamaları takip eder” şeklinde konuştu. Geçmiş hükümetin projelerine tam destek verdiğini da kaydeden Akerzurumlu, üreticiye ülke koşullarına uygun verimli türler sunmayı hedefleyen projelerde, üzerinde çalışma yürütülen bir ürünün, ithalat hacmi, üretim maliyetinin de değerlendirildiğinin altını çizdi.
SON TAMAMLANAN PROJELER
Akerzurumlu, TAE’nin son dönemde, “Patates üretim alanlarında viral etmenlerin araştırılması” projesinin de tamamlandığını kaydetti. Yapılan incelemeler sonunda, İskoçya ve Hollanda gibi ülkelerden gelen tohumluk patateslerin, paket üzerinde “virüsden arındırılmış” yazmasına rağmen virüslü olduğunun anlaşıldığını, bunu üzerinde tohumluk patateslerin virüs kontrolünün Türkiye’de de yaptırılmaya başlandığını anlatan Akerzurumlu, “Bu proje sayesinde ülkeye virüsten arındırılmış ürün girmesi sağlandı” dedi. Akerzurumlu, “palmiye böceğini yok etme projesinin” de uygulamaya konulduğunu kaydetti.