Ulusoy, Türkiye'nin bölgede bugüne kadar güvenli ülke olmasının sonuçlarının, ülkeye gelen yabancı ziyaretçi sayısındaki artış ve turizm sektörünün ekonomiye yaptığı önemli katkılardan görüldüğünü anlattı.
Türkiye'de tatil için gerek Avrupa gerekse Ortadoğu'dan gelen turistlerin gönül rahatlığıyla tatillerini geçirebileceğini dile getiren Ulusoy, turizmin ülke ekonomisine sağladığı katkı ile kültürler arası diyaloğu artıran yapısı dikkate alındığında, bu sektörün daha da geliştirilmesi için elbirliğiyle çalışmaların sürdürülmesi gerektiğine dikkat çekti.
Ulusoy, Türkiye'nin halihazırda komşu ülkeler, Avrupa, Ortadoğu ve ABD'den çok ciddi turist alan bir ülke konumunda bulunduğunu söyledi.
Çin ve Hindistan pazarları
İstatistiklere bakıldığında Rusya'dan gelen ziyaretçilerin, genel ziyaretçiler içerisinde oluşturduğu toplam payın yüzde 10'lar seviyesinde olduğuna vurgu yapan Ulusoy, "Avrupa ülkeleri yüzde 45’lik pay ile Türkiye'nin en önemli kaynak pazarını oluşturmaktadır. Dolayısıyla bu ülkelerde, Kültür ve Turizm Bakanlığımız öncülüğünde gerçekleştirilecek çalışmaların olumlu netice doğuracağı kanaatindeyiz" dedi.
Ulusoy, bununla birlikte Çin ve Hindistan gibi pazarların da büyük potansiyel taşıdığını anlatarak, şunları kaydetti:
"Kısa vadede değil ama orta ve uzun vadede nüfus ve harcama potansiyeli son derece yüksek olan bu iki ülkeden gelen ziyaretçi sayılarında da ciddi artış bekliyoruz. Nitekim, 2015 yılında Çin'den gelen ziyaretçi sayısı yüzde 57 artmış durumda. 2014 yılında Çinli turist sayısı 200 binin altında iken, bu rakam 2015'te 313 bini aşmış durumda. Bu büyüme oranlarını sürdürebilirsek, orta vadede çok ciddi sayılara ulaşabileceğimizi düşünüyorum."