Erdoğan iddialara ilişkin cevabını TBMM Bütçe görüşmeleri sırasında hükümet adına söz aldığı sırada vererek, "Bu kişiyle ilgili yargılama 2 yıl sürmüş, adı geçen şahıs 6 yıl 14 gün cezaya mahkum olmuş ve cezası Yargıtay tarafından onaylanmıştır. Şu anda bu zat hapiste, cezaevinde. Yine çaktın, yine çaktın; devamlı yaptığınız iş bu..." dedi.
Konuşmalar sırasında, sürekli olarak "yolsuzluk" kelimesinin tekrar edildiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti: "Elinde aslı astarı olmayan belgeleri sallayanlar, -şimdi yine burada da sallandı- bunları çok gördük. Bakın, yerel seçimlerde İstanbul adayı olan Sayın Kılıçdaroğlu, benim İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanım ile ilgili de birçok şey konuştu. Benim belediye başkanımın dokunulmazlığı yoktu, yargıya götürseydin ve yargılansaydı. Aldığın neticeye bak, ne aldın? Çünkü bugüne kadar açtığın tüm dosyaların içi hep boş çıktı, boş. Belediye Başkanı adayı iken fakirlere ayda 600 lira maaş bağlayacağınızı ifade etmiştiniz.
Şimdi CHP'nin Genel Başkanı oldunuz. Haydi, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı tüm fakirlere 600 lira versin; hadi yap... Bekara karı boşamak kolay; işi yap, işi. Gerçekçi olacağız; biz ülke yönetiyoruz ülke, devlet yönetiyoruz. Öyle kuru kuruya, 'şuraya şu kadar vereceğim, buraya bu kadar vereceğim' demekle bu iş yürütülmez. İşte senin partinin belediyesi bu, hadi ver 600 lira."
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, konuşmasında söz ettiği Kayseri'deki yolsuzluk iddialarına da yanıt veren Erdoğan, belediye başkanının, söz konusu kişiyle ilgili anında davayı açtığını ifade etti.
Erdoğan, şöyle konuştu: "Şikayeti hemen ortaya koymuş. 27.06.2007 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiği yazılı şikayet ile belediye çalışanı Hacı Ali Hamurcu'yu yolsuzluktan ihbar etmiş. Vurgulanması gereken şudur; bu şikayeti AK Parti'li belediye başkanı yapmıştır. 20 gün sonra da bu kişi yakalanmış ve savcılık tarafından adı geçenin 3 kere ifadesi alınmıştır. Birinci ifade 16 sayfa, ikinci ifade 12 sayfa, üçüncü ifade 3 sayfadan ibarettir. Tüm bu ifadeler dosyalarında mevcuttur. Kaybolan herhangi bir ifade yoktur.
Yargılama 2 yıl sürmüş adı geçen şahıs 6 yıl 14 gün cezaya mahkum olmuş ve cezası Yargıtay tarafından onaylanmıştır. Şu anda bu zat hapiste, cezaevinde. Hapiste şu anda. Yine çaktın, yine çaktın; devamlı yaptığınız iş bu. Soruyorum şimdi; yolsuzluğun olduğu yerde 13 bin 375 kilometre bölünmüş yol olur muydu? Yolsuzluğun olduğu yerde hızlı tren hatları olur muydu? Yolsuzluğun olduğu yerde 160 bin derslik, 80 üniversite olur muydu? Yolsuzluğun olduğu yerde bin 807 sağlık tesisi, 263 hastane, 224 ek bina olabilir miydi? Cumhuriyet tarihinde 596 bin metrekare adalet sarayı inşa edilmiş. 8 yılda, bizim inşa ettiğimiz yaklaşık 2 milyon metrekare. İnşaatı devam edenler bittiği zaman 3 milyon metrekare oluyor."
ARINÇ'TAN DA JET CEVAP
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise, "Ergenekon" davası soruşturması kapsamında tutuklanan Yusuf Erikel ile hiç bir ilgisinin olmadığını söyledi.
TBMM Genel Kurulunda, 2011 yılı bütçesinin görüşmelerinde söz alan Arınç, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Kayseri ile ilgili bir olay anlattığını, ancak kendisinin konuyu anlamadığını ifade etti.
"Olay nedir, taraf kimlerdir, şikayetçi kimdir, sanıklar kimlerdir? Bunun bizim hükümetimizle ilgisi nedir?" diye soran Arınç, şunları söyledi: "Yani gizemli bir roman gibi, bunu bir takım sembollerle anlatmaya çalışmak, gerçekten bir yolsuzluğun üzerine gitmek değildir. Olayı tam ortaya koyun ki bunun karşılığını size tam olarak verebilelim. 'Yakup Erikel kimdir' diyorsunuz, 'bir başkası kimdir' diyorsunuz. Bunları siz biliyorsunuz, kim olduğunu siz söyleyeceksiniz ama benim tanıdığım bir Yakup Erikel var. Ankara Barosuna kayıtlı bir avukattır. Kendisini şahsen de tanırım. Bazı davalarımda benim de avukatlığımı yapmıştır.
Ancak, geçtiğimiz günlerde bazı gazetelerde bir yazı yayımlandı. O yazıda Yusuf Erikel isimli bir avukatın Milli Demokratik Halk Partisi gibi bir parti kurduğu, sonunda da bazı olaylara karışması sebebiyle Silivri'de yargılandığı ve tutuklandığı vardı. Yusuf Erikel'den bahsederken, benim de avukatım olduğunu söylemişlerdi. Ben bu konuda açıklama yaptım ve Yusuf Erikel ile hiç bir ilgim ve alakam olmadığını söyledim ama Yakup Erikel üzerinde duruyorsanız, benim avukat olarak tanıdığım bir arkadaşımdır. Bu olayla neyi anlatmak istiyorsunuz, benim bağlantım ya da Sayın Başbakan'ın ne bağlantısı olabilir? Lütfen çok açık konuşun Sayın Kılıçdaroğlu. TBMM, bu açıklığa her zaman saygı duyacaktır ve gereken mutlaka yapılacaktır."