Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bayram namazını Marmara İlahiyat Camii’nde kıldı. Namaz sonrası vatandaşlarla bayramlaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra kendisini bekleyen basın mensuplarının sorularını cevapladı.
“BİZİM İÇİN HER BAYRAM BİR UMUTTUR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayramın Türkiye ve tüm İslam âlemi için hayırlı olması temennisinde bulunarak İslam dünyasının bu bayrama da sıkıntılar içinde girdiğini söyledi. Kendilerinin bu süreçte umutlarını kaybetmediklerini, bilakis tazelediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz biliyoruz ki bizim için her bayram bir umuttur, umut tazelemedir” şeklinde konuştu.
MİLLETİN HUZURUNU KAÇIRMAYA KİMSENİN HAKKI YOK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında dün Suruç’ta gerçekleşen AK Partililere saldırı olayına değindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan dört kişinin öldüğü sekiz kişinin de yaralandığı saldırı ile ilgili olarak şu değerlendirmeleri yaptı: “Şanlıurfa milletvekilimiz İbrahim Halil Yıldız’ın ağabeyini Suruç’ta ne yazık ki terör örgütü PKK, HDP bunlar öldürdüler. Aileden birkaç kişiyi yaraladılar, bunların içerisinde ağır olanlar da var. Tabii bunlar birer tahrik unsuru olarak hâlâ bu işi bırakmış değiller. Esnaf ziyareti yapılırken işte ‘Siz bizim HDP’li olduğumuzu bilmiyor musunuz, nasıl buraya gelir girersiniz’ gibi bir yaklaşımla orada bu aileye bu tür bir saldırı cereyan etti ve bunun neticesinde böyle bir durum ortaya çıktı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Barışa koşalım’ diyenlerin,  ‘Demokrasi, barış, özgürlükten yanayız’ diyenlerin çözüm sürecinde yaptıkları oyunları hâlâ devam ettiklerine dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz ‘Millî birlik, kardeşlik’ dedik, orada da aynı şeyi yaptılar. ‘Çözüm süreci’ dedik, orada da aynı şeyi yaptılar. Şu anda da aynı şeyi yapıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, ama şunu bilsinler ki biz bu işin arkasını bırakmayacağız. Ne Gabar’da bırakacağız, ne Cudi’de bırakacağız, ne Tendürek’te bırakacağız, ne Besler Deresi’nde bırakacağız, Ne de bu tür yerlerde bırakacağız. Üzerine üzerine gideceğiz. Tek terörist kalmayıncaya kadar bunu kovalayacağız. Çünkü benim milletimin huzurunu kaçırmaya kimsenin hakkı yok.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, devlet olarak huzuru, mutluluğu, birliği, beraberliği, kardeşliği temin etmekle görevli olduklarını, bunu tesis etmeye çalışırken bu tür olaylarla karşılaşıldığı zaman gereğini yapmak durumunda olduklarını vurgulayarak, “Onun için milletimin bu oyunlara gelmemesini, aman kardeşliği elden bırakmamasını, dayanışma içerisinde özellikle de şu 24 Haziran’ı hayırlısıyla başarmamızı, atlatmamızı ben milletimden özellikle rica ediyorum”  dedi.
“GÖÇ DALGASINI ENGELLEYEBİLMEK İÇİN RUSYA VE İRAN TARAFIYLA GÖRÜŞMELERİMİZİ YAPIYORUZ”
Bir basın mensubunun İdlib’te devam eden rejim saldırıları dolayısıyla Birleşmiş Milletlerin yeni bir göç dalgası uyarısında bulunduğunu, konuyla ilgili Türkiye’nin bir tedbir alıp almadığını sorması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: “Şimdi tabii bu İdlib olayında rejim, Rusya özellikle oradaki bazı terör örgütlerine yönelik dün nokta vuruşlar yaptılar. Tabii gönlümüz bir an önce İdlib’i aslında barış zeminine kavuşturmak. Yani Afrin’de neyi yakaladıysak, aynı şekilde İdlib’de de bunu yakalamak. Bu tür bir göç dalgası olur mu olmaz mı, onu biraz da tabii zaman belirleyecek. Ama biz bu göç dalgasını engelleyebilmek için de görüşmelerimizi gerek Rusya tarafıyla, İran tarafıyla, bunlarla da yapıyoruz. Tel Rifat bu noktada önemli bir durum arz ediyor ve bunu en az zararla nasıl atlatırsak o kadar isabetli olacak.”
“BEDELLİ ASKERLİKLE İLGİLİ BİR İHTİYACIN OLDUĞU ORTADA”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bedelli askerlik ile ilgili bir soruya yönelik olarak da bunun sınırının şartlarının konuşulacağını, bunun da daha çok askerî erkân, yani Genelkurmay’la görüşüleceğini ifade ederek “Genelkurmay Başkanlığımız bize şu kadar asker gerekiyor dediği zaman, biz kalkıp tabii Genelkurmay’ın bu talebini bir kenara koyamayız. Şu anda Türkiye’de bizim zaten Silahlı Kuvvetlerimiz ciddi oranda biliyorsunuz profesyonel orduya geçmiş durumda, hâlâ da devam ediyor. Ama şimdi bu bedelli askerlikle ilgili de, bir ihtiyacın olduğu ortada. Temennimiz o ki, inşallah seçimlerden sonra bunu Türk Silahlı Kuvvetleri’yle oturacağız, konuşacağız ve ihtiyaç nedir, yaş sınırları ne olacak, bunları belirledikten sonra da bunun adımını atacağız. Yani gündemimizde var” değerlendirmesinde bulundu.