Ekmeleddin İhsanoğlu, Pakistan temaslarını başkent İslamabad'daki Türkiye Büyükelçiliği'nde Türk basın mensuplarına değerlendirdi. Pakistan'daki sel felaketinin, verdiği zarar bakımından, büyük can kayıplarına neden olan yıkıcı tsunamiyi geçtiğini belirten İhsanoğlu, Pakistan topraklarının beşte birinin şu anda sular altında olduğunu dile getirdi. İKT Genel Sekreteri, süper güç dahi olsa bu kadar büyük bir felaketin üstesinden hiçbir ülkenin tek başına gelemeyeceğini vurguladı.

 

Sel bölgesini gezdikten sonra Pakistanlıların her şeye ihtiyacı olduğunu gözlemlediğini aktaran İhsanoğlu, afetzedelerin öncelikle yiyecek, içecek ve sağlık hizmetine ihtiyaç duyduğunu anlattı. Yardımların bir an önce ulaştırılması gerektiğine işaret eden İhsanoğlu, zararın Birleşmiş Milletlerin açıkladığı 43 milyar dolardan daha fazla olduğunu düşündüğünü dile getirdi.

 

 

İKT Genel Sekreteri, "Afetzedelerin, barınma ihtiyaçlarının karşılanmasının ardından bu insanların tekrar evlerine dönmemesi ve yıkılan evlerin yeniden inşa edilmemesi durumunda bir takım sosyal problemler ortaya çıkacaktır.'' uyarısında bulundu.

 

İhsanoğlu, Pakistan'da selin ardından ortaya çıkan tehlikelere dikkat çekerek şöyle konuştu: "Aldığımız bilgilere göre Pakistan'daki felaket bölgesinde yarım milyon kadın hamile. Salgın hastalıklar başlamış. Kısa süre içinde on binlerce çocuk yurtsuz yuvasız, ilaçsız, doktorsuz doğacak. Milyonlarca selzedenin kendi evlerine, yurtlarına geri dönmesi temin edilmezse, bir takım sosyal problemler, sosyal problemlerle beraber siyasi problemler doğacaktır.''

 

Pakistan'da terörist akımların ve radikal hareketlerin sosyal ve insani sıkıntıları istismar edebileceğini söyleyen Genel Sekreter, bunun daha sonra ülke dışına da taşabileceğini kaydetti. İhsanoğlu, "Bu yüzden, dünyanın ve özellikle İslam dünyasının buraya özel önem vermesi ve yardım ulaştırması lazım. Özellikle Ramazan ayı olması münasebetiyle, dini kurumların, özellikle ülkemizde Diyanet İşleri Başkanlığı'nın fitre ve zekatları bu tarafa yönlendirmeye teşvik etmesi lazım. Bu hem Allah nezdinde hem de büyük bir insani hedefe büyük katkısı olacaktır.'' diye konuştu.

 

 

17 Ağustos depreminin ardından dönemin Pakistan Başbakanı Navaz Şerif'in Türkiye'ye gidip deprem bölgesini ziyaret ettiğini ve 10 milyon dolar bağışta bulunduğunu hatırlatan İhsanoğlu, diğer İslam ülkelerinin de aynı şekilde yardımlarda bulunduğunu hatırlattı. İhsanoğlu, şimdi de Pakistan için tam dayanışma zamanı olduğunu dile getirdi.

 

İKT Genel Sekreteri Prof Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu İKT üyesi ülkelerin hükümetleri, yardım kuruluşları ve yardımseverler arasında koordinasyonu sağlamak için İslamabad'da özel bir koordinasyon merkezi kuracaklarını da belirtti.

 

İhsanoğlu, İslamabad'daki temaslarının ardından selden etkilenen güneydeki Karaçi'ye geçti. Burada Pakistan Cumhurbaşkanı Zerdari ile de bir görüşme gerçekleştirecek olan İhsanoğlu, daha sonra ülkeden ayrılacak.

 

İhsanoğlu'na 2005 Pakistan depreminin ardından gösterdiği çalışmalardan ötürü devlet başkanı olmayan yabancıya verilen en büyük nişan olan Pakistan nişanı verilmişti.

 

 

Pakistan'ın Dış İlişkilerden Sorumlu Devlet Bakanı Navapzade Malik Amad Khan, İhsanoğlu'nun ziyaretinin Pakistan için çok önemli olduğunu ve başarılı geçtiğini ifade etti.

 

"Pakistan'da büyükten küçüğe herkes, Türkiye ile Pakistan'ın kardeş ülke olduğunu bilir. İkili ilişkiler, sadece devletlerarası değil, halklar arasında da vardır.'' diyen Khan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın Pakistan'a bir ziyaret gerçekleştireceğini hatırlattı. Pakistanlı Bakan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün telefonla arayarak, Türkiye'nin Pakistan'ın yanında olduğunu söylediğini ve Pakistan Cumhurbaşkanı Asıf Ali Zerdari'nin, Türkiye'den yapılan yardımları unutmayacağı yönündeki sözlerini de aktardı.

 

Cihan muhabirinin "Türkiye'nin yardım çalışmalarını nasıl buluyorsunuz ve diğer İslam ülkeleriyle karşılaştırıldığında bunu nasıl görüyorsunuz?" sorusuna cevap veren Malik Amad Khan "Karşılaştırmak istemiyorum, çünkü her Müslüman ülke bizim için çok değerli ve bizim kardeşimiz. Ancak daha önce de dediğim gibi, Türkiye'nin cevabı her zaman çok iyi, çok hızlı ve hakkından gelici olmuştur. Türkiye ayrıca kardeş Pakistan'ın en yakın dostu olma unvanına uygun hareket etmiştir." ifadelerini kullandı.