Özkan açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
Turizm sektöründe faaliyet gösteren birçok arkadaşın sayısız isteği üzerine, yarım asırlık tecrübeyle bu basın bildirisini yayınlamayı bir görev addediyorum.
Yüksek turizm sezonuna giriyoruz ama durum vahim ve acil tedbirler alınması şarttır. Aksi halde turizm sektöründeki tüm birimler zincirleme olarak iflasın eşiğinde olduğundan sonuç, sektörün çöküşü ve KKTC ekonomisinin kötü durumudur.
Turizm fonunun %30’a varan kısmı cari bütçe açıklarının kapatılmasında kullanılmakta ve/veya genel bütçeye aktarıldığından turizm acentelerinin alacakları ödenmemektedir. Acenteler hükümetten alacaklarını tahsil edememişler, borçlarını ödeyememişler ve iflasın eşiğine gelmişlerdir. Turisti ülkeye getiren acentelerimizin bu durum sonrasında zincirleme olarak sektör birimleri; Konaklama tesisleri, restoranlar, kiralık araba şirketleri, otobüs işletmeleri, rehberler vs iflas edecekler ve turizm sektörü çökecektir. Geçmişte çok uyardım dinlemediler. Şimdi, son bir defa daha önemle ilgili ve yetkililerin dikkatlerini çekerim. Bu iflasların ve çöküşün sorumlusu hükümet olacaktır.
Acentelere teşvikleri ödenmemektedir. 2011 yılı bir tarafa, 2010 yılının charter teşvikleri dışındaki alacakları dahi ödenmemiştir. Diğer ödemeler hep biriktirilmektedir. Biriken miktarlar dağ gibi yığılmaktadır. Ama bunun yanında acenteler hükümete KDV’yi peşin ödemektedirler.
En önemli ve büyük pazarımız Türkiye’de dahi son EMITT fuarına bakanlığın ilgisizliği, laubaliliği ve fuarın son günü KKTC Standında yalnız tek bir yetkilinin olması kötü imaj yaratma yanında KKTC için yüz karasıdır. Bu fuar kapsamında ve Türkiye’den KKTC’ne en çok turist gönderen acentenin yemek davetine TC Turizm Bakanı, TÜRSAB Başkanı ve ilgili kurumların başkanları katılırken, İstanbul’da olan KKTC Turizm Bakanı, Müsteşar, müdür ve bakanlık yetkililerinin davete icabet etmemesi utanç vericidir. Turizm bakanı-müsteşar uyumsuzluğu, müsteşarın taraflı yaklaşımları da sektörde olumlu karşılanmamaktadır.
Bakanlığın turizm broşürleri için harcadığı miktar çok büyüktür ve gereksiz konularda broşürler basıldığı ve broşürlerin yanlışlarla dolu olduğu da bir gerçektir. Giderler, hangi reklam ajansında yapıldığı, ihale şartları vs bilinmediğinden sektörde ayrıca kuşku yaratılmaktadır. Ayrıca
Hindistan’dan da turist getirilecekmiş… Hala, bırakın Avrupa ülkelerini, Türkiye’den dahi turist getirme planları bile yarı buçuktur. Bunu turist sayısı kanıtlamaktadır.
Fuarlarda bakanlığın katılımcıları için on binlerce Euro harcadığı bir gerçektir. Bakan, Müsteşar, Müdür ve elemanların katılması, turist getirmesi için bağlantı kurmaları bakımından imkânsız olduğundan gereksizdir. Fuarlara sektör temsilcilerinin ve en önemlisi Turizm ve Seyahat Acentelerinin gitmesi ve teşviklendirilmeleri şarttır. Tur Operatörleri ile anlaşma yapan, turisti getiren, yalnız turizm acentelerdir.
Sayın Cumhurbaşkanı üç dört saatini de lokomotif, itici, çekici, sürükleyici turizm sektörüne ayırsın ve “Turizm Zirve Toplantısı” gerçekleşsin. Alınacak kararlar doğrultusunda “Turizm Kurultayı” yapılsın. Akabinde de zaman geçmeden 38 yıldır sektörün üzerinde durduğu siyasetten arındırılmış ve özerk bir “Kıbrıs Türk Turizm Örgütü” kurulsun ve teknik yönden organizasyonu yapılmış, hedefleri saptanmış, planlı, programlı, kaynakları temin edilmiş bir turizm sektörü yönlendirilsin ve kontrol edilsin.
Konu yalnız acentelerin sorunlarını çözmek değil, tüm sektör birimlerinin sorunlarını, konaklama tesislerinin, restoranların, taşımacılığın, kiralık arabaların, rehberlerin vb sorunların hepsi de örgütte bilinçli şekilde çözümlenmelidir.
Acenteler ve onlar vasıtasıyla turizm sektörünün tümü bir an evvel kurtarılmalıdır. Bugün içerisinde bulunduğumuz vahim durumun acı gerçeklerini kıymetli medyamız vasıtasıyla kamuoyuna üzüntüyle duyururum.
Saygılarımla
Ahmet Necati Özkan
KITSAB Onursal Başkanı"