Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Tahir Gökçebel, yaptığı yazılı açıklamada, “Sayın Beşir Atalay yüzlerce yıl önce başlayan ve halen devam eden sömürge devleti bakanı gibi konuşmuştur” dedi.
“15 Temmuz Yunan Darbesi ve 20 Temmuz 1974’ten sonra Kıbrıs ikiye bölünmüş ve sömürge yapılmıştır. Özellikle Kıbrıs’ın Kuzeyinde ayrılıkçı bir rejim kurularak demografik yapı değiştirilmiş, sakat bir demokrasi oluşturularak dışa karşı demokrasicilik oynanmıştır” iddiasında bulunan Gökçebel, ekonomik tedbir adı altında Kıbrıs’ın Kuzeyi tamamen kolonize edilmeye; buna uygun kurumlar, eğitim sistemi, alt yapı sistemleri getirilerek yerleştirilmeye başlandığı görüşünü dile getirdi.
Kıbrıs’ın Kuzeyi’nde oluşturulmaya çalışılan yapının Kıbrıslı Türklerin çıkarı için olmadığını savunan Gökçebel, şu ifadelere yer verdi:
“20 Temmuz 1974’ten önce ayrılıkçı politikalara itilen Kıbrıs Türkleri, eşit haklara sahip, mal, mülke sahip olan fakat hakları gasp edilen ve toplumsal haklarını almak için mücadele edendi. Bu gün ise hak talebinde bile bulunamayacak kurumlarını, zenginliklerini, eşitlik haklarını, ekonomik değerlerini, topraklarını kaybeden, aşağılanan ve sömürge devletin çıkarlarına hizmet eden rolüne sokulmak istenmektedir.”
Gökçebel, UBP hükümetini de sömürge hükümeti gibi davranmakla suçlayarak, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Sömürgeciliği, asimilasyonu, entegrasyonu reddeden sendikaların, siyasi partilerin, örgütlerin, Kıbrıs Türk toplumunun ayağa kalkma zamanı gelmiştir. Dışlanmış ve liderliğince ayrılığa sürüklenen olsa da, Kıbrıs Türk toplumu adada AB üyesi Kıbrıs Cumhuriyeti’nin hukuki eşit ortağıdır. Kıbrıs Türk toplumunun fakirleştirip, göçe zorlanması asimilasyon, entegrasyon politikaları yüksek sesle reddedilmelidir. Çözüm, barış ve özürlük, eşitlik hakları talep edilmelidir. Kendini Kıbrıs Türk toplumu parçası gören her yurtsever varoluş kavgasını yükseltmelidir.”