Katar'ın El Cezire televizyonuna göre, Tahrir Meydanı'nda toplanan gösterici sayısı 150 bine yaklaşırken, merkezi Kahire'de bulunan özel Arap haber ajansının iddiasına göre, Tahrir Meydanı'ndaki gösterici sayısı 300 bine ulaştı.
Göstericiler, yarın diğer kentlerden gelen göstericilerle birleşerek, Mısır televizyonu ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı önünde gösteri yapmayı planlıyor.
Bu arada Mısır devlet televizyonu, bugün Mısır ordusu tarafından tutuklanan ve yağmacı oldukları iddia edilen 700 kişinin resimlerini yayımladı.
Televizyon, bu kişilerin üzerlerinde ele geçirilen çok sayıda tüfek, tabanca, bıçak ve benzeri kesici aletlerle teşhis edildiğini bildirirken, olaylardan muhalefet sorumlu tutuldu.
Yağmanın, organize ve planlı olduğunu öne süren Mısır televizyonu, ordunun, bu kişiler tarafından çeşitli bankalardan çalındığı iddia edilen mücevher ve paraya el koyduğunu bildirdi.
Öte yandan, Mısır'ın başkenti Kahire'de arkeolojik eserleri yağmalamak için Ulusal Müze'ye girmeye çalışan 50 kişi göz altına alındı.
Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in rejimine karşı eşi benzeri görülmemiş gösterilerin yedinci gününde yazılı açıklamada bulunan Müslüman Kardeşler, yeni hükümeti reddettiğini bildirdi.
Mısır'daki en önemli muhalif grup olan Müslüman Kardeşler, yeni hükümetin açıklanmasından birkaç saat sonraki bu açıklamasında ayrıca Mübarek rejimi düşene kadar gösterilere devam çağrısında bulundu.
ORDU GÖSTERİCİLERE GÜÇ KULLANMAYACAK
Mısır Silahlı Kuvvetleri, göstericilere karşı güç kullanmayacağını açıkladı.
Devlet televizyonundaki haberde, ülkenin ikinci büyük kenti İskenderiye'de 'bir milyon adam yürüyüşü' arifesinde ordunun göstericelere karşı güç kullanmayacağı yönünde güvence verdiği belirtildi.
Haberde, ordunun Mısır halkının taleplerini ''meşru'' gördüğü de ifade edildi.
AB BİN ALİ'NİN MAL VARLIĞINI DONDURDU
AB Dışişleri Bakanları, Tunus'un devrik lideri Zeynelabidin Bin Ali'nin mal varlığını dondurdu.
Brüksel'de toplanan AB Dışişleri Bakanlarının aldıkları kararda, "Tunus makamlarına da danışılarak devlet fonlarının zimmete geçirilmesinden sorumlu bireyler hakkında kısıtlayıcı önlemlerin alındığı" belirtildi.
AB'nin, Merkez Bankası'ndan çaldığı 1 buçuk ton altınla Dubai'ye kaçan Bin Eli'nin eşi Leyla Trabelsi'nin mal varlığını da dondurduğu ifade edildi.
"Tunus halkının cesareti ve kararlılığına" saygı duyan AB, istikrarlı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan haklarına ve temel özgürlüklere tam saygılı demokratik çoğulculuk çabalarının hayata geçirilmesi noktasında Tunus halkıyla tam dayanışma içinde olduğunu bildirdi.
AB'nin Mısır kararlarında ise "Mısır halkının meşru demokratik özlem ve şikayetlerinin tanındığı ve bunların dikkatlice dinlenerek acilen, somut ve kararlı önlemlerle çözümlenmesi" talep edildi.
Mısır halkının gitmesini istediği, 30 yıldır ülkesini dikta rejimiyle yöneten Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'in geleceği hakkında fikir beyan etmeyen AB, barışçıl gösterilerde gözaltına alınanların derhal serbest bırakılmasını, medya ve internete erişimin güvence altına alınmasını istedi.
AB kararlarında, Mısır'da "demokratik normlara ve sivil topluma riayet eden tüm siyasi güçlerle ciddi ve açık diyalogla barışçıl ve yapıcı çıkış yolu aranması" çağrısı yapıldı.
Kararlarda, Mısır makamlarından, hukukun üstünlüğüne, insan haklarına ve temel özgürlüklere tam saygılı demokratik reformlar sürecini başlatacak geniş tabanlı bir hükümetle, serbest ve adil seçimlerin yolunun açılması talep edildi.
UZMANLAR: ARAP REJİMLERİNİN AÇGÖZLÜLÜĞÜ TETİKLEDİ
Uzmanlar, Tunus ve Mısır'daki olaylara ilişkin olarak, "ayaklanmaları Arap rejimlerinin açgözlülüğünün tetiklediği ve Arap halklarının, devleti kendi malı gibi görüp, mutlak iktidarlarını kullanmakla suçlanan rejimlere karşı kendi kaderlerini ellerine geçirdikleri" görüşünü savundu.
Paris'teki Sorbonne Üniversitesi Arap Etütleri Merkezinin Müdürü Burhan Haliun, ''Batılı ülkelerin desteklediği yolsuzluğa bulaşmış bir elit sınıfın'' ortaya çıktığını belirtirken, bu elit sınıfın tek motivasyonunun zenginliklerin biriktirilmesi olduğunu söyledi.
Suriye kökenli siyasi sosyoloji profesörü, bunun dışında ''30 yıldır iktidara yapışan'' yöneticilerin yerlerine evlatlarının gelmesini istediğini de kaydetti ve ''Tunus Devlet Başkanı Zeynelabidin Bin Ali'nin 23 yıllık iktidardan sonra devrilmesi ve Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'e yönelik eşi benzeri görülmeyen protestoların, Ortaçağ despotizmiyle pazarın vahşice açılmasının kombine edilmiş modelinin iflası anlamına geldiğini'' ifade etti.