Bir süreden beri KKTC’de ikamet eden modacı Barbaros Şansal'ın sınır dışı edilmesi ve Türkiye'ye varışında kendisine yönelik yapılan linç girişimlerini değerlendiren Özyiğit, nedeni ne olursa olsun, fikri ne olursa olsun bireye linç girişiminde bulunulmasının doğru olmadığını kaydetti.
Yaşananlardan, ortaya çıkan görüntülerden, fikir ve ifade özgürlüğü ile övündüğümüz ülkemizin bu olaya bulaştırılmasından duyduğu derin üzüntüyü belirten Özyiğit, yaşanan olayların temel hak ve özgürlüklerimize kadar uzanan bir yasaklar yolunun da kapısını aralamakta olduğuna dikkat çekti.
Barbaros Şansal'ın hangi gerekçe ile sınır dışı edildiğine yönelik açıklama yapması konusunda UBP-DP Hükümetine çağrıda bulunan Özyiğit, "Şansal daha önce verilen ceza neticesinde mi gönderildi? Yoksa birkaç kişinin talebiyle mi? Belli ki yine icazet almışlar, yerine getiriyorlar. Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş bugün Meclis'te yaptığı konuşmada olayı sosyal medyadan öğrendiğini söylüyor, İçişleri Bakanı ise konuyla ilgili sorulara yanıt vermemek adına meclis genel kurulunu terk ediyor. Geçmiş hükümet döneminde Şansal'ın sınır dışı edilmesi dönemin bakanı tarafından uygun görülmemiş, mevcut UBP-DP hükümeti de aylarca bu kararı uygulamamıştı, dün ne oldu da bu karar alındı? Bu bizlere ve topluma açıklanmalıdır" ifadelerini kullandı.
TDP Başkanı Özyiğit, Şansal'ın sınır dışı edilmesi ve bunun yapılış şekli ile toplumda gerginliğin ve kutuplaşmanın, aynen geçtiğimiz hafta KTÖS ajandası olayında olduğu gibi yeniden tırmandığını; devletin görevinin toplumu karşılıklı anlayış etrafında huzur ve güvenlik içinde yaşayabilecekleri bir düzen sağlamakken, UBP-DP hükümetinin linç kültürü ve bölücülüğü beslediğini belirtti. Özyiğit "Ülkede baskıya dayalı şiddet ve linç kültürü tırmandırılmak istenmekte, buna karşı önlem alması gereken yöneticiler ise tam tersini yapmaktadırlar. Hükümetin bu tutumu sürdüğü sürece maalesef istenmeyen olaylarla karşılaşabiliriz" dedi.