Türkiye 36 yıldır izlediği politikayı değiştiriyor. Mülkiyet sorununa TOKİ modeliyle çözüm getiriyor. 18 Haziran 2010. Ankara'da Kıbrıs trafiği yoğundu. KKTC lideri Derviş Eroğlu'nun Ankara ziyaretinde, bu rutin görüntülerin ardında önemli bir karar alındı.
Türk tarafı, mülkiyet başlığındaki politikasına ince ayar yaptı. Çankaya Köşkü'nde yapılan zirvede, "global takas ve tazminat temelli çözümden", tüm Kıbrıslı Rumlarının mülkiyet hakkının tanınacağı bir yaklaşıma geçilmesi kararlaştırıldı.
Altın formül masaya konuldu.
Buna göre;
- Türk ve Rumların eşit olarak temsil edileceği, mahkeme yetkisinde mülkiyet komisyonu kurulacak
- Rumlara, boş yerler hemen iade edilecek. İade almayanlara, kamuya ait araziler ve vakıf ya da kilise arazilerinden alternatif yerler verilecek.
- Türk ve Rumların eşit temsil edildiği TOKİ benzeri bir inşaat şirketi kurulacak. Şirket, Rumların kapalı Maraş kentine, Türklerin de güneyde bıraktıkları arazilere ait tapularını devralacak. kentsel dönüşüm projesi başlatacak.
- Limasol, Baf, Larnaka gibi kentlerde İnşaat projeleriyle değerlenen Türk arazileri, Rum mülkleri ile takas edilecek. Kalan yerler, satışa çıkartılacak ya da kiraya verilerek tazminat fonu oluşturulacak.
Planda 1974'ten sonra türkiye'den gidip adaya yerleşenlere ait mülkler de güvenceye alınıyor.
- KKTC'de ev, işyeri gibi Türklerin ya da yabancıların tapularına dokunulmayacak. Çoğu Türkiye kökenlilere verilen 'tahsisat tapular' da, yeni cumhuriyette geçerli olacak.
- Mülk iadesiyle KKTC'ye geçecek Rumların sayısı Türk nüfusun yüzde 15'ini aşamayacak.
Paketin en büyük artısı, rum kesiminin adanın güneyinde atıl durumda bıraktığı, türklere ait arazilerin "kıbrıs TOKİ" projesiyle değer kazanması...
Bu formülle Türkler kısa vadede mülklerinden vazgeçmekten kurtulacak. Rumların 30 milyar dolarlık tazminat hesabı havada kalacak. Ama takas kapsamında rumlara önerilecek alanlar da değerleneceği için, orta vadede Rumlar da kazançlı çıkmış olacak.
Türk tarafının kazan kazan senaryosunundan Birleşmiş Milletler'in de memnun olduğu ifade ediliyor.
Uzmanlar, paketin dünyanın sorunlu diğer bölgelerine de uyarlanabileceği görüşünde. Paketin Filistin sorunu ve özellikle Kudüs'teki mülkiyet kavgasına da emsal çözüm oluşturacağını belirtiyor.