Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Başkanı İzzet İzcan yaptığı yazılı açıklamada, yangından mal kaçırır gibi Bakanlar Kurulu’nda onaylanan su ile ilgili anlaşmanın biran önce açıklanarak kamuoyu ile paylaşılmasını talep ettiklerini belirterek, “Halka sormadan, anlaşmanın içeriğini halkın bilgisine getirmeden, su ile ilgili böylesine önemli bir anlaşmayı nasıl onaylarsınız?” dedi.
Su konusu ile ilgili süreci kapalı kapılar ardında yürüten ve varılan anlaşma metnini halkın bilgisine sunmadan Bakanlar Kurulu’nda onaylayan CTP-UBP hükümetini şiddetle protesto ettiklerinin altını çizen İzcan, toplumun su konusunu tartışmaya ve suyun özelleştirilmesine karşı toplumsal muhalefetin güçlenmeye başlamasının ardından alel acele anlaşmasının onaylanmasının manidar olduğunu kaydetti.
Özelleştirme olacak mı?, olmayacak mı?
Onaylanan su anlaşması ile ilgili cevap verilmesi gereken sorular bulunduğunu kaydeden İzcan, “Halkın suyunu özel bir tekele peşkeş çektiniz mi? Suyun fiyatı nedir? Su fiyatında tek tarife uygulanması kabul edildi mi? Üçüncü ülkelere satışında yetkili kim olacak? Vatandaşın su kuyularına sayaç takılacak mı? Yapıldığı iddia edilen değişiklikler, anlaşmanın özüne yönelik mi, yoksa yalnızca belediyelerin sisteme katılıp katılmayacağı ile mi ilgilidir?” dedi.
Halkın suyunu özel bir tekele peşkeş çekmenize izin vermeyeceğiz.
Türkiye’den gelen suyun ve tüm su kaynaklarının özel bir tekele peşkeş çekilmesini kesinlikle reddettiklerini kaydeden İzcan, suyun bir hak olduğunu, özelleştirilip ticari bir meta haline dönüştürülemeyeceğini, suyun kamu tarafından yönetilip, işletilmesini talep ettiklerinin altını çizdi.
İzcan, suyun özelleştirilmesine karşı her türlü mücadeleyi ortaya koyacaklarını, Su Platformu ve tüm diğer demokratik kitle örgütleri ile en geniş halk cephesi çerçevesinde su hakkının korunması için birlikte mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.