Babacan, IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantılarının internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, küresel ekonominin İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemin en derin resesyonundan çıkmakta olduğuna ancak bölgeler ve ekonomiler arasındaki toparlanma oranlarının farklılıklar gösterdiğine dikkati çekti.
Bu toparlanma döneminde bazı risklerin varlığına işaret edenBabacan, bu riskler arasında borç sürdürülebilirliği ve mali dengesizliklerin, sadece günümüze ait döneme değil, aynı zamanda ilerleyen yıllar için de tehdit oluşturan önemli zorluklar olarak ortaya çıktığını kaydetti.
Babacan, dikkat gösterilmesi gereken diğer bir konunun da yüksek işsizlik oranları olduğunu ifade ederek, istihdam yaratımı ve sürekli yüksek seviyelerde seyreden işsizlik oranlarının aşağı çekilmesinin, özellikle bütçe açıkları ve kamu borç stoklarının rekor düzeylerde olduğu bir zamanda uğraşılması zor sorunları oluşturacağını belirtti.
Özellikle gelişmekte olan ülkelerdeki yüksek işsizlik oranlarının büyüme oranlarına sürekli baskı uygulayacağına dikkati çekenBabacan, üçüncü bir risk alanının ise finansal sektör olduğunu kaydetti.
Küresel sorunların koordineli ve sürdürülebilir çabalar gerektirdiğine işaret eden Babacan, "bu bağlamda, uluslararası finansal kuruluşlar, politikalarımızın koordinasyonunda merkezi bir rol oynuyor" dedi.
Babacan, meşruiyet için bu kuruluşlarda adil bir temsil mevcudiyetinin gerekliliğine vurgu yaparak, bu hususun, kuruluşlar tarafından alınan kararların etkinliği açısından çok önemli olduğunu kaydetti.
Bu perspektiften bakıldığında, yükselen ülkelerin IMF ve Dünya Bankası'nda yetersiz temsilinin bu kuruluşların meşruiyeti ve etkinliğini ciddi biçimde etkilediğini ifade eden Babacan, IMF'nin 14'üncü kota gözden geçirme çalışmalarının süratle tamamlanması çağrısında bulunarak, bunun, kota paylarının gelişmiş ülkelerden dinamik yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ülkelere önemli boyutta kaydırılmasını içermesi gerektiğini belirtti.
Babacan, IMF İcra Kurulu'nda gelişmiş ülkelere ait bazı sandalyelerin yükselen piyasa ekonomilerine kaydırılmasının da Kurul'un temsiliyeti ve meşruiyetini geliştireceğini kaydetti.