|
Cumhuriyet Parkı’nda saat 10.00’da başlayan törene Denktaş’ın eşi Aydın Denktaş ve ailesi ile Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun yanı sıra, Meclis Başkanı Sibel Siber, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, TC Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, KTBK Komutanı Korgeneral İsmail Serdar Savaş, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral İlyas Bozkurt, 28. Tümen Komutanı Tümgeneral Taci Kurul, 39. Tümen Komutanı Tümgeneral Sadık Piyade, Yüksek Mahkeme Başkanı Şafak Öneri, ana muhalefet UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, Başbakan Yardımcısı, Ekonomi, Turizm, Kültür ve Spor Bakanı Serdar Denktaş, bakanlar, diğer sivil ve askeri yetkililerle, siyasi parti, üniversite, dernek, kurum, kuruluş ve okul temsilcileri yanında öğrenciler katıldı.
Törende, protokol sırasına göre Denktaş’ın kabrine çelenklerin konulması, saygı marşı, saygı duruşu ve İstiklâl Marşı ile bayrakların göndere çekilmesinin ardından Cumhurbaşkanı Eroğlu, Büyükelçi Akça, KTBK Komutanı Savaş ve GKK Komutanı Tümgeneral İlyas Bozkurt özel defteri imzaladı.
Ardından Cumhurbaşkanı Eroğlu konuşma yaptı.
EROĞLU: “BARIŞÇIYIZ AMA TESLİMİYETÇİ ANLAYIŞ İÇİNDE ASLA DEĞİLİZ”
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kıbrıs Türkü’nün Doktor Fazıl Küçüklerin, Denktaşların yolundan gitmeye devam edeceğini söyleyerek, “Halkımız uyanıktır ve yaşanan bazı sıkıntılara rağmen devletinin egemenliğinin öneminin bilincindedir. Barışçıyız ama özgürlüğümüzü teslim edecek teslimiyetçi bir anlayış içinde asla değiliz” dedi.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın ölümünün üçüncü yılında, Kıbrıs Türk halkı için yaptığı hizmetlerin hâlâ capcanlı olduğuna dikkat çekerek, “En önemlisi Devletimiz yaşıyor, yüceliyor” dedi.
“O’nun, Kıbrıs davamızın savunulmasında ortaya koyduğu temel görüşler ve politikalar hâlâ yolumuzu aydınlatıyor” şeklinde konuşan Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının Denktaş’ın söyledi gibi Atatürkçü çizgiden ayrılmadan, Anavatan Türkiye ile el-ele, gönül gönüle kurduğu devleti sonsuza kadar yaşatacağını vurguladı.
Eroğlu “Rum komşularımız Kıbrıs’ta sadece kendi istediklerinin değil, bizim de istediklerimizin olduğunu, ortak noktalarda buluşmamız gerektiğini içlerine sindirirlerse antlaşma sağlayabiliriz” diye konuştu.
“VAROLUŞ MÜCADELESİNE DAMGA VURDU…”
Kıbrıs Türklerini toplum olma noktasından, “devlet” noktasına taşıyan sürecinin mimarına ve uygulayıcısına bir kez daha Allah’tan rahmet dilediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Eroğlu, Rauf Denktaş’ın, bir Mücahit, diplomat, dava avukatı, devlet adamı olarak varoluş ve özgülük mücadelesine damgasını vurduğunu, tarihteki şanlı yerini aldığını söyledi.
Denktaş’ın destansı hayat hikâyesinin özgürlük ve mücadele edenler için örnek teşkil edecek nitelikte olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, “Ne mutlu Kıbrıs Türkü’ne ki, Denktaş gibi bir kişiyi yetiştirmiş, yok olma noktasından devlet sahibi bir halk noktasına gelmiştir. Kıbrıs Türk halkının özgürlük mücadelesini, Denktaş’ın mücadelesini, yaptıklarını çok iyi bilmeli, anlamalı ve anlatmalıyız. Çünkü, ancak bilinçli halklar, kitleler geleceğe güven içinde uzanabilirler. Eğer bilinçli değilseniz esen rüzgârlar, akımlar, yapılan propagandalar sizi istenmeyen noktalara sürükleyebilir” dedi.
Denktaş’ın Kıbrıs sevdalısı ve vatansever olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Denktaş’ın yaşamının her zerresinde, bu topraklara duyduğu sevgiyi görmenin mümkün olduğunu söyledi.
Denktaş’ın, yaşadığı çağı doğru okuduğunu, çağın ulus devletler çağı olduğunu iyi kavradığını ve kendini iyi yetiştirmiş bir Atatürk milliyetçisi olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Eroğlu, O’nun dilinden Atatürkçülük’le ilgili övücü cümlelerin hiç düşmediğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Eroğlu şöyle devam etti:
“Halkını severdi. Halkla diyaloğu üst seviyedeydi. O, halkın egemenliğin asıl sahibi olduğunun bilinci ile her zaman için kapısını halka açık tuttu, gerektiğinde halkını devreye koymasını çok iyi bildi. Kıbrıs Türkü’nün bağımsızlık davası, O’nun var oluş sebebi, adeta yaşamının ta kendisi idi. Bize çok şey verdi ve çok şey öğretti..."
“O, GAYESİNE ULAŞMIŞ MUZAFFER BİR DAVA ADAMIDIR”
Kıbrıs Türk halkının 1950’li yıllardan 2005 yılına kadar uzanan yaklaşık 55 yıllık tarihinin her önemli noktasında Kurucu Cumhurbaşkanı’nın yaşamsal kararları ve katkıları olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Eroğlu, “O, gayesine ulaşmış muzaffer bir dava adamıdır. Bir zamanlar hayalini kurduğu devlet kurma olayı, verilen mücadele sayesinde gerçekleşmiştir ve o devlet yaşıyor” dedi.
Merhum Kurucu Cumhurbaşkanı’nın üniversitelere, turizme, ekonomiye, eğitime, gençliğe, çevreye, maneviyata önem verilmesini istediğini, egemenliğe, devlete, Anavatan Türkiye’ye dört elle sarılmak gerektiğini söylediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, bugün gelinen noktanın hiç de küçümsenecek bir nokta olmadığını, ama daha ileri gidilmesi gerektiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, bunun için yapılması gerekenin sahip olunan değerleri yıpratmak, yok saymak değil, tam tersine onlara sahip çıkarak çok çalışmak, birlik beraberliğe gereken önemi vermek olduğunu kaydetti.
“RAKİP OLDUK AMA SEVGİ VE SAYGIYI HİÇ YİTİRMEDİK”
Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’la en uzun süre çalışan Başbakan’ın kendisi olduğuna dikkat çeken Eroğlu, aralarında hep saygı ve sevgi olduğunu, çoğu zaman hep birlikte hareket ettiklerini, zaman zaman da rakip olduklarını ama bir birlerine karşı sevgi ve saygıyı hiç yitirmediklerini vurguladı.
“SÖZÜMDE DURUYORUM; DURACAĞIM”
Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’ın kendisine sık sık “Devlete, egemenliğe, halka, sahip çık” dediğini anlatan Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Ben bunu Cumhurbaşkanımızın Kıbrıs Türk halkına ve bana en önemli vasiyeti olarak değerlendiriyorum ve ona sesleniyorum: Sözümde duruyorum; Duracağım. Kıbrıs Türk halkını asla devlet sahibi egemen bir halk noktasından geriye düşürmeyecek, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinden asla taviz vermeyeceğim. Bu asla antlaşmadan kaçmak değildir” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs’ta bir antlaşma olacaksa, egemenliğin iki halktan kaynaklandığı 11 Şubat Ortak Açıklaması’nda da yer aldığı üzere esas alınması gerektiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu konuşmasına şöyle devam etti:
“Biz görüşme masasındayız. Rum komşularımız Kıbrıs’ta sadece kendi istediklerinin değil bizim de istediklerimizin olduğunu, ortak noktalarda buluşmamız gerektiğini içlerine sindirirlerse antlaşma sağlayabiliriz. Ama hâlâ Kıbrıs’ı kendi hâkimiyetleri altına alabilecekleri hayalindeyseler boşuna bizi oylamasınlar, gün gele kendilerine taviz verebileceğimiz, özgürlük yolundan geri dönebileceğimiz hayali içinde olmasınlar. Kıbrıs Türkü, Doktor Fazıl Küçüklerin Denktaşların yolundan gitmeye devam edecektir.”
Cumhurbaşkanı konuşmasını şöyle tamamladı:
“Rahat uyu değerli Kurucu Cumhurbaşkanımız…
Kıbrıs Türk halkı, senin bize söylediğin gibi Atatürkçü çizgiden ayrılmadan, Anavatan Türkiye ile el-ele, gönül gönüle kurduğumuz devleti sonsuza kadar yaşatacaktır.
Halkımız uyanıktır ve yaşanan bazı sıkıntılara rağmen devletinin egemenliğinin öneminin bilincindedir.
Barışçıyız ama özgürlüğümüzü teslim edecek teslimiyetçi bir anlayış içinde asla değiliz.
Senin söylediklerini, yaptıklarını asla unutmayacağız… Sen bizim için değerli bir hürriyet meşalesisin ve hep öyle kalacaksın… Vatan ve halkımız sana minnettardır... Allah rahmet eylesin.”
ÖZEL DEFTERE YAZILANLAR
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, özel deftere şunları yazdı:
“Aziz lider Rauf Raif Denktaş, Kıbrıs Türkü’nün özgürlük ve eşitlik mücadelesinin timsali, KKTC’nin kurucusu Kıbrıs davasının efsanevi savunucusu ve milletimizin yetiştirdiği gerçek kahraman Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş, ebediyete intikalinin 3. yıldönümünde bir kez daha manevi huzurundayız.
Bağımsızlık ve özgürlük mücadelesi olan milli davamızı büyük özveri ve dirayetle savunarak Kıbrıs Türk halkının Anavatanıyla kucaklaşıp bağımsızlık ve özgürlüğüne kavuşmasına önder oldunuz. Eşine az rastlanır destanımsı mücadelenizi Kıbrıs Türk halkı her zaman hatırlayacak ve sonsuza dek minnetle anmaya devam edecektir.
Sizi ve Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık mücadelesinde emeği geçen tüm dava arkadaşlarınızı minnet ve şükranla anıyor manevi huzurunuzda saygıyla eğiliyoruz.
Ruhunuz şad olsun.”
AKÇA
Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, Denktaş’ın mezarındaki özel deftere şu ifadeleri yazdı:
“Aziz lider, Kurucu Cumhurbaşkanı, ebediyete intikalinizin 3. yıldönümünde bir kez daha huzurundayız. Tüm hayatınızı Kıbrıs Türkü’nün hak, eşitlik ve özgürlük davasına adayarak Türk tarihindeki müstesna yerinizi aldınız.
Kıbrıs sevdalısı bir lider olarak Kıbrıs Türkü’nü ada üzerinde toplum olarak yaşama noktasından eşit siyasi hak ve kurucu iradesi olan devlet sahibi bir halk noktasına getirdiniz. Temellerini attığınız KKTC, bugün kendi bayrağı altında geleceğe emin adımlarla ilerlemektedir.
Manevi huzurunuzda bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin haklı davasında daima yanında olmaya devam edeceğini teyit ediyor aziz hatıranız önünde saygı ve şükranla eğiliyoruz. Ruhunuz şad olsun.”
SAVAŞ
Barış Kuvvetleri Komutanı Korgeneral İsmail Serdar Savaş’ın özel deftere yazdıkları şöyle:
“Aziz lider Kurucu Cumhurbaşkanım, aramızdan ayrılışınızın 3. yılında Kıbrıs Türk halkının hayatta kalma, onur ve özgürlük mücadelesinin temelini ve ruhunu teşkil eden önderliğinizin kıymetli hatırasıyla manevi huzurunuzdayız.
Kurucu Cumhurbaşkanı olarak, temeli; hak, hukuk ve eşitlik mücadelesi olan milli davanızı benzeri görülmemiş bir özveri ve dirayetle savunarak Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık ve özgürlüğüne kavuşmasına örnek oldunuz ve dünya tarihinde müstesna yerinizi aldınız.
Kararlılığınız, azminiz ve sabrınız ile verdiğiniz özgürlük mücadeleniz sonucunda Kıbrıs Türk halkı hak ve hürriyetlerini somutlaştırarak dünyaya haykıran bir bayrağa sahip olmuştur.
Sizin başarılarınız, mücadeleci ruhunuz, idealleriniz ve vatan aşkınız, her birimiz için vazgeçilmez bir miras, gelecek nesillere taşınması elzem bir hazine olacaktır.
Aziz büyüğümüz, Türk milleti ve kahraman Kıbrıs Türk halkı varoluş mücadelesine yaptığınız değerli katkıları ve bu uğurda göstermiş olduğunuz emsalsiz fedakârlıkları asla unutmayacak onları, bir gurur timsali ve milli bir tecrübe kaynağı olarak sonsuza dek kalbinde yaşatacaktır.
Bizlere miras bıraktığınız özgürlük tutkusu ve mücadele ruhunu nesilden nesile taşıyacağımızı bir kez daha ifade ediyor, sizi ve mücadele arkadaşlarınızı minnetle anıyor ve aziz hatıranız önünde saygıyla eğiliyoruz. Ruhunuz şad olsun.”
BOZKURT
Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral İlyas Bozkurt da Denktaş’ın 3. ölüm yıldönümünde özel deftere şunları yazdı:
“Kıbrıs Türkü’nün varoluş mücadelesinin sembolü, KKTC’nin Kurucu Cumhurbaşkanı aziz lider Rauf Raif Denktaş, ebediyete intikalinin 3. yıldönümünde huzurundayız.
Kurucu Cumhurbaşkanı olarak Kıbrıs Türkü’nün var olma mücadelesinin her aşamasında tarihi misyonunuzu üstün bir fedakârlık ve başarıyla yerine getirerek, tarih önünde seçkin bir lider oldunuz. Özgürlük ve bağımsızlık uğruna canınızı ortaya koydunuz. Dava arkadaşlarınız ve Mücahitleriniz ile birlikte Kıbrıs Türk halkının gönlünde müstesna yerinizi aldınız.
Vefakârlığın en güçlüsüne ve en anlamlısına sahip olan Kıbrıs Türkü, sizi ve kıyas kabul edilmez fedakârlığınızı asla unutmayacak ve sonsuza kadar kalbinde yaşatacaktır.
Kahraman Kıbrıs Türkü’nün bağrından çıkmış TMT’nin devamı olan Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı bizlere emanet ettiğiniz barış ve huzur ortamının yılmaz bekçisi olmayı sonsuza dek sürdürecek azim ve kararlılıktadır.
Kıbrıs Türkü’nün haklı ve onurlu davasının savunulmasında canlarını feda eden bütün şehitlerimizin ve Kıbrıs Türkü’nün özgürlük ışığını yakan aziz hatıranızın önünde saygıyla eğiliyor minnetle şükranlarımızı sunuyoruz. Ruhunuz şad olsun.”
|
|
|
|
|
|
|
FACEBOOK YORUM |
Yorumlarınızı
Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın... |
|
|
|
|
|
|
|
YORUMLAR |
Onay bekleyen yorum yok. |
|
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din,
ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük
harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bu haber henüz yorumlanmamış...
|
|
|
|
|
|